Hüma Gruaz, ABD'de yatırım yapmak, marka geliştirmek isteyen şirketlere de danışmanlık yapıyor.
Hollywood yıldızı getirilir
Su Forumu nedeniyle İstanbul'a gelen yüzlerce gazeteciyi koordine eden Hüma Gruaz, ABD'de yaşayan Türkiyeli bir halkla ilişkiler uzmanı. Gruaz, Andy Garcia, Sharon Stone gibi ünlü sanatçıları ve mankenleri Türkiye'ye..
Geçen hafta İstanbul zorlu bir sınavdan geçti ve Dünya Su Forumu'nu alnının akıyla atlattı. Ama tüm bu hengâme içinde bir isim, forumun dünyanın gündemine oturmasına birebir tanıklık etti. ABD'de yaşayan Türk asıllı Hüma Gruaz'dan söz ediyorum. Kendisi, ABD'deki bir basın ve halkla ilişkiler şirketinin sahibi. Ama Gruaz'ın ki sıradan bir halkla ilişkiler şirketi değil. Geçen yıl ABD'nin en iyi halkla ilişkiler şirketi seçilmiş. İletişim, marka, stratejik ürün pazarlama uzmanlığı yapan Hüma Gruaz, Su Forumu için görevlendirildiğinde bunun Türkiye'nin tanıtımı için bulunmaz bir fırsat olduğunu sezerek tüm çalışmalarını bu yönde yürütmüş. 27 bin kişinin katıldığı foruma yüzlerce basın mensubu davet ederek, yaklaşık 2000 haberin dünya gazete ve televizyonlarında yer almasını sağlamış.
Aslında Su Forumu, Gruaz'ın Türkiye için yaptığı ilk iş değil. Kurtlar Vadisi dizisine Sharon Stone'u ve Andy Garcia'yı getiren, Acun Ilıcalı'nın yarışmasına Christina Aguilera'nın konuk olmasını sağlayan da o.
- Nasıl geçti forum?
- Global olarak bakıldığında bu forum Türkiye'yi çok iyi bir konuma oturttu. Katılımcı sayısı 27 bin kişinin üstünde. Afrika'dan, Avustralya'ya, Cezayir'den, Finlandiya'ya birçok ülkenin televizyonlarında, gazetelerinde 1800 haber yer aldı. Tarihte ilk defa bu iş bir Türk'e emanet edildi; yani bana... Bizde 'bu tip işleri yabancıya verelim, daha profesyonel olur' gibi bir inanç vardır ama ilk kez bir Türk'e güvendiler. Forum bu kadar çok dünya basınında yer aldığı için Türkiye bu tip organizasyonların üstesinden gelebilen modern bir ülke olarak lanse edilmiş oluyor. Mesela Hillary Clinton geldi, Obama gelecek. Bunlar benim getirdiğim gazetecilerin de içini rahatlattı, korku olmadan geldiler İstanbul'a. Bu kadar yabancı ziyaretçi ve eksperin gelmesi Türkiye'ye gelme korkusunu yeniyor.
- Türkiye ABD'de iyi tanıtılıyor mu?
- Türkiye'nin tanıtımı ABD'de hiç Türkiye'ye gelmemiş şirketler tarafından yapılıyor, Türk Hava Yolları'nın tanıtımı hiç Türk Hava Yolları'yla uçmamış bir şirket tarafından yapılıyor. Türk hükümetinin de benim gibi Türkleri kullanması lazım yurt dışında. Beyin göçü bu şekilde değerlendirilir.
- Bundan sonra neler yapılabilir Türkiye'nin tanıtımı için?
- Ben bu adımı Türkiye'nin markalaşması olarak görüyorum. Bu, İstanbul'un dünyaya, uluslararası bir organizasyonun çok güzel ve modern yapılacağı bir şehir olduğunu anlatıyor. Bazı organizasyonların yapıldığı şehrin, bu organizasyonun büyümesinde çok etkisi olur. İstanbul bunun için çok iyi kullanabileceğimiz bir ülke. Bu forumun başarısı çok daha büyük organizasyonların kapısını açar.
- Siz sanatçı da getiriyorsunuz Türkiye'ye...
- İlk kapıyı Sharon Stone ve Andy Garcia ile açtık. Kurtlar Vadisi dizisi için sanatçı ismi arıyorlardı, aslında Al Pacino'yu getirmek istiyorlardı ama bunlar televizyona çıkmayı reddeden aktörler. Onlar için televizyona çıkmak sınıf düşürmek gibi. Sonunda Sharon Stone ve Andy Garcia geldi ve çok olumlu baktılar, dizide oynadılar. Bu kapının açılmasından sonra Türkiye'ye yurtdışından özellikle ABD'den çok sanatçı gelmeye başladı. Sonra Acun Ilıcalı için sanatçı getirdik. Ama bu işte de bizim profesyonel olmamız gerekiyor. 'ABD'den birini getirmek istiyorum bir fiyat alın,' yaklaşımı ters teper, çünkü fiyat almak demek o fiyatı vereceğiniz anlamına gelir. Adam 'Tamam geliyorum,' dedikten sonra vazgeçmek mümkün değil. O sanatçı çıkar benim evime, şirketime el koydurabilir. Yani teklif, yapanı bağlar. Ben bu nedenle riski üzerime alıyorum. Çok güvendiğimiz şirketlerle çalışıyoruz. Birkaç sanatçı daha gelecek ABD'den önümüzdeki aylarda. Sinema projemiz var. Ama amacımız Türkiye'nin tanıtımı doğru yapmak.
- Türkiye'den sanatçıları götürmek mümkün mü?
- Ne güzel olur ama sanatçıyı tek başına götürüp orada marka yapmak çok zor, hatta imkânsız. Bizim yapmamız gereken, Slumdog Millionaire gibi bir filmle sesimizi duyurup, bu filmde oynayan oyuncularımızı yurtdışına açmak olmalı. Doğru yöntem bu. Bunun için de planlarımız var. Bize senaryolar geliyor. Türkiye'den beğendiklerimizi ABD'deki stüdyolara gönderiyoruz.
- İlginç projeleriniz var mı?
- Dünya dövüş sanatları ABD'de en çok seyredilen şey bu aralar. Ekonomik krizde patlayıp büyümüş bir spor. Biz bunun çok değişik bir şekilde pazarlamasını yapıyoruz. Olimpiyat seviyesindeki çok güreşçi bu yarışmalara katılıyor. Bunu Türkiye ile harmanlayacağız...
Yayın tarihi: 5 Nisan 2009, Pazar
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2009/04/05/pz/haber,CAEC1C4C7E044776A2B48C76978794C5.html
Tüm hakları saklıdır.