kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
5 Nisan 2009, Pazar
Sabah
 
Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Yazarlar Çizerler
Gündem Siyaset Ekonomi Yaşam Dünya Teknoloji Turizm Otomobil
 
24 Saat
24 Saat

'Bize emanetsin' deyip Başkan Yenge yaptılar

Savaş Ay
05.04.2009
Başkanını aniden kaybeden Aydın İncirliova halkı, "Herkes vefamızı anlasın" dedi, eşini 'Başkan Yenge' seçti..
Fadime Orbay, Aydın İncirliova'nın yeni belediye başkanı. Başkan olan eşi Yahya Orbay 1.5 yıl önce vefat edince, ilçe halkı 'miras emaneti' bu defa Fadime Hanım'a verip belediye başkanı seçti. "Hüzün ki en çok yakışandır bize" diyen dizeleri yazmıştı Hilmi Yavuz. Şaire ihanet edip, eğip büktüm son sözcüğü. "Hüzün ki en çok yakışandır size" yaptım. Öyle yüzüne karşı değil, içimden söyledim elbet. Dokunsan ağlayacak hallerdeydi, dokundum ağladı. Hem de hiiiç utanmadan, etraf ahali dolu, çoluk çocuk eş dost ahbap dolu demeden, yıkadı yüreğini.

NE OLUYOR DEMEYE KALMADI

Keseden arz edeyim meramımı: 1.5 yıl kadar evveli bu ilçenin Yahya Ümit Orbay adlı sevilen, sayılan bir belediye başkanı vardı. Bu iyi adam elli türlü güzelim projeyi doğup büyüdüğü şu topraklarda nakış gibi işlerken kaderin iğnesi batıverdi canına. Üç beş hafta içinde "Ne oluyor, aman" derken, yitip gidiverdi daha 50 yaşında. Şimdi seçim oldu ya, işte o seçimde "Sen bize emanetsin Fadime Hanım. Vefamızı anlasın herkes diye seni başkan edeceğiz" dediler, oyların çoğusunu ona kullanıp "Başkan Yenge" yaptılar Fadime Hanım'ı.

* Bir damla gözyaşının içine amma da hatıra sığıyormuş değil mi? - Hem de nasıl Savaş Bey? Hem de nasıl... Halkın arasından geçip, kadınların, çocukların sarmaş dolaş coşkularından zor kurtulsak da, az ötede kırlık bir yerde, büyük kızı Bahar'la birlikte amma da şey konuşuyoruz.

ÖNCE 'STRESTENDİR' DEDİLER

* Çok ani olmuş eşinizin vefatı?
- Hiç sormayın Savaş Bey... Nasıl başladı nasıl onu bizden kopardı anlayamadık. Başı ağrımaya başladı önce. "Strestendir dedi" ilçe doktorlarımız. Sonra yorgunluk, halsizlik. O karınca gibi dur durak bilmeden çalışan adam, her öğlen eve gelip uzanmaya başladı. Ağrılar dayanılmaz olunca da MR çekildi ve İzmir'e sevk ettiler. Beni götürmedi. Döndüğünde de renk vermedi. "Küçük bir şey varmış beynimde. Bıçak bile değmeyecek, kaşıkla alacaklarmış" diye şakalar da yaptı.

DOKTORUN ETTİĞİ...

* Ne yaptınız sonra?
- Biz ameliyatı Hacettepe'de olsun istedik. Oraya da göründük. Çocuklara söylemiyorduk güya. Ama orada bir doktor hepimiz odanın ortasındayken; "Keşke iyi haberler verebilseydim. Ama ne yazık ki hastalık fena hastalık. Tümörün cinsi kötü, yeri kötü. Kendisi de kötü. Beynin 2 lobu arasında ve saçaklı olan cinsten" diyerek daan diye söyleyiverdi. Yıkıldık elbette. Sonradan özür diledi gerçi o doktor ama ne fayda?..

* Ameliyatı Ankara'da mı oldu? "Ameliyatı İzmir'de olacağım" dedi ısrarla. Biz de geldik. Ama sadece biyopsi operasyonu geçirdi. Sonuç aynıydı. Yatırdılar. Birkaç gün radyoterapi aldı. Artık hiçbir şey yiyip içemiyor, zorlukla konuşabiliyordu. O gün odadaydım. Güçlükle "yanıma eğil" dedi. Eğildim, kulağıma fısıldadı: "Çocuklarımıza iyi bak" dedi ve... (yine ağlıyor)
Haberin fotoğrafları