kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
19 Şubat 2009, Perşembe
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Çizerler
Sabah Günaydın Cuma Cumartesi Pazar Buzz
 
24 Saat
24 Saat
Günaydın  
YÜKSEL AYTUĞ

Binbir musibet!

Binbir Gece'nin Mart ayı sonlarında final yapacağını öğrendim. Dizi, sona doğru yaklaşırken, giderek ivme kazanıyor. Son bölüm adeta bir heyecan kasırgası şeklinde geçti. "Kara gece" herkesin diline düştü. Bunca zamandan sonra "en başa" dönüldü. Ve Kerem de kurşunlara geldi. Peki Kerem'i kim vurdu? Eda mı, yoksa Onur'un adamları mı? Belli ki finale doğru dizi, polisiye ağırlıkta olacak. Diğer taraftan, diziye bir "kaçış sendromu" hakim olduğunu gözlemliyorum. Bu arada Allah, sevgili Mehmet Ali Erbil'e tez zamanda şifa versin. Ama benim burada bahsedeceğim, o milyarda bir görülen "kaçış sendromu" hastalığı değil. Efendim, neredeyse her bölüm birileri evden kaçıyor ya da sevdiğini terk ediyor. Benim bildiğim dizideki çocuklar en az ikişer kez evden kaçtı. (Son bölümde Kaan yine balıkçı barınağında bulundu) Bir de sevgililer sürekli sevdiklerini terk etme alışkanlığına tutuldular. Örneğin Şehrazat ile Onur birbirlerinden kaç kez ayrılıp, barıştı, ben sayısını unuttum. Dizinin bu yönüyle, aşk, sevgi, aile birliği gibi önemli konularda hatalı mesajlar verdiğine inanıyorum. Bir de dizide önemli hastalık ya da kaza geçirmeyen karakter kalmadı gibi. Özellikle Burhan Bey ve karısının "nöbetleşe" fenalaşmalarından artık seyirciye fenalık geldi!..

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.
Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir.

Ayrıntılar için lütfen tıklayın