Avrupa Parlamenterler Konseyi ve AB Dışişleri Bakanları, geçen pazar günü özel
"Gazze" gündemiyle toplandı. Tavsiye niteliğinde bir karar aldı. Karar AB Dış İlişkiler Komisyon Başkanı
Javier Solana'ya iletildi. Komisyon, "Konsey'in aldığı bu karara saygı duyacağız" dedi.
Peki, tavsiye niteliğindeki bu karar neydi?
Kesin bir değişikliğe yol açmasa da AB'nin
"Hamas eksenini" dengeleyen bir yolun başlangıcıydı. AB; artık ne Hamas'ın yanında, ne de karşısında olmayı planlıyordu.
Bu yaklaşım Ortadoğu'da Hamas'a yakın duran
Suriye-İran ilişkisine karşılık, Filistin Lideri
Mahmud Abbas 'a yakın
Mısır-Ürdün ekseninde yeni bir lego oluşturmanın somut bir göstergesiydi. Başbakan
Erdoğan AB'nin aldığı bu tavsiye niteliğindeki kararın gücüyle olsa gerek, vakit kaybetmedi, ABD Başkanı Obama'ya, "Ortadoğu'daki terör listeleri yeniden gözden geçirilmeli" diye seslendi.
Ancak evdeki hesap çarşıya uymuyor.
Davos'ta yaşanan gerilim bir anda dengeleri altüst etti. AB'nin aldığı kararın gücüyle ABD'ye karşı tonlaması farklı olan
Türkiye'nin mesajının değeri bir anda düşüverdi. Soğukkanlı AB, henüz konuyla ilgili bir değerlendirme yapmadı, gelişmeleri izliyor. Ama
Türkiye'nin ne yapacağı önemli!
Türkiye, derhal Ortadoğu'da "Entegre Dış Politika" açılımından uzaklaşmalı. Aksi takdirde IMF ile süren görüşmelerde yapılan
pazarlık gücü bir anda
reste dönüşür!
Türkiye sıkışır ve kaybeder...
Görüşümüz; Davos krizi Saadet Partisi'ni de sıkıştıracak. Çünkü Saadet'in üç aydır gündemi
"Gazze"ydi. Erdoğan bir çıkış yaptı,
Türkiye alkışladı. Görünen o ki; 29 Mart belediye seçiminde işin meyvesini AK Parti yiyecek.
Davos'ta yaşanan gerilim haberini bir grup gazeteciyle birlikte Topkapı Eresin Otel'de
Saadet Partisi Genel Başkanı
Numan Kurtulmuş ve ekibiyle sohbet ederken aldık. Tam yerel seçim, ekonomik kriz, IMF ilişkileri, yabancı sermayeyi konuşmaya başladık, Davos patladı. Kilitlendik, "
Oylarınız gitti Numan Bey" bile diyemedik.
Kurtulmuş'u dinledik:
"Gazze,
18 aydır abluka altında. O süre içinde
Peres Türkiye'ye geldi, Meclis'te konuştu. AK Partili vekiller kendisini ayakta alkışladı. Bir tek milletvekili çıkıp ne oluyor diye soru bile soramadı. Siyaset icrayı yönetmektir! Bu konuda bir kararlılık koyamadık. Bu tartışmanın yapılacağı yer orası değil. Tavrı koyuyorsa diplomatik ilişkileri askıya alacaktı. Siyaset adamlığı somut iş yapmayı gerektirir. Başbakan dikleşmeden dik duracağız, diyordu.
Dikleşmesin, dik dursun..."
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubuna aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.
Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir.
Ayrıntılar için lütfen
tıklayın
Bugünkü Tüm Yazıları
'Dikleşmesin, dik dursun!'
Yayın tarihi: 31 Ocak 2009, Cumartesi
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2009/01/31//okur.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2009, TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş.