kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
31 Ocak 2009, Cumartesi
Sabah
 
Spor Günaydın Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Yazarlar Çizerler
Gündem Siyaset Ekonomi Yaşam Dünya Teknoloji Turizm Otomobil
 
24 Saat
24 Saat

Bahçeli: "Yöntemi tartışılır ama tepkisi haklı"

AA
Giriş Saati : 31.01.2009 13:18
Güncelleme : 31.01.2009 16:34
Yeni Haber
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a, Davos'taki toplantıda gösterilen üslup ve yaklaşımı ''küstahlık örneği'' değerlendirerek, Erdoğan'ın tepkilerinin, yöntemleri tartışılsa bile haklı, meşru ve yerinde olduğunu bildirdi.

Bahçeli, yaptığı yazılı açıklamada, Davos'ta düzenlenen Dünya Ekonomik Forumu kapsamında ''Gazze: Ortadoğu'da Barış İçin Yeni Model'' konulu panelde yaşananlarla ilgili değerlendirmelerde bulundu.

Bahçeli, ''Toplantıda, Türkiye Cumhuriyeti'ni temsilen bulunan Sayın Başbakan'a hitaben oturum yöneticisi ile İsrail Cumhurbaşkanı'nın üslup ve yaklaşımı aziz milletimizin asla kabul edemeyeceği bir küstahlık örneği olmuştur. Tartışma esnasında taşıdığı sorumluluk ve makama yönelik olarak aşağılayıcı ve nezaketsiz tavırlara maruz kalan Başbakan Erdoğan'ın aziz milletimiz adına gösterdiğini düşündüğümüz tepkileri, yöntemleri tartışılsa bile haklı, meşru ve yerindedir'' dedi.

Bunun yanında Erdoğan'ın, paneli terk ettikten sonraki basın toplantısında, ''tepkisinin panel yöneticisine yönelik olduğunu, kimsenin hedef saptırmaması gerektiğini, İsrail Cumhurbaşkanı'na, İsrail halkına ve Musevilere karşı bir tepki ve tavır olmadığını'' açıklama telaşına düştüğünü savunan Bahçeli, bunun, ''gösterilen tepkileri zayıflattığını ve kafaları karıştırdığını'' kaydetti. Bahçeli, açıklamasında şu görüşlere yer verdi:

''Uluslararası ilişkilerde özenle seçilerek sarf edilmesi gereken sözlerin bağlayıcılığı yalnızca özürle geçiştirilemeyeceğine göre, Sayın Başbakan'ın özellikle İsrail politikalarına ve İsrail Cumhurbaşkanı'na yönelik doğrudan itham ve eleştirileri, bundan sonra Türkiye-İsrail arasında yeni bir ilişkiler sürecinin başlatılmasını gerektirecek kadar önemli ve ciddi sonuçlar doğuracaktır.Bu bakımdan Başbakan Erdoğan'ın Türkiye'nin onurunu korumak için gösterdiğini belirttiği tavır ve tepkinin, toplantıyı terk etmekle sınırlı, anlık ve geçici bir hareket olarak kalması düşünülmemelidir.Teslimiyetçi siyasi geçmişinde rastlanmayan bir hassasiyetle mazlum Filistinliler'in haklarının savunulmasında gösterdiği tutumun, dik durmaya devam edeceğine dair sözlerinin ve akabinde Atatürk'ün mücadelesine atıfta bulunmasının, Başbakan'ın şahsında olumlu bir değişim ve dönüşüm sürecini yaşadığına dair iyimser bir işaret olması temennimizdir.''

Devlet Bahçeli, yöntemi ve yeri, yoruma açık olsa bile gösterilen kararlılık ve sonrasındaki gelişmelerin millete ümit verdiğini, yıllardır ''tam bir teslimiyetle'' sürdürüldüğünü iddia ettiği uluslararası ilişkilerin artık son bulacağı konusunda bütün yurtta heyecan uyandırdığını belirtti.

''DİK DURMA SIRASI ÜLKE GERÇEKLERİNE GELMELİ''

''Türk milleti, 'Ben kabile reisi değilim. T.C Başbakanıyım. Ülkemin saygınlığını ve onurunu korumam için ne gerektiyse onu yaptım' diyen Başbakan Erdoğan'dan Davos'ta başlattığı ve kendisi için bir ilk olan bu duruşunu, kendi eseri olan önümüzdeki ağır sorunlar karşısında da sergilemesini beklemektedir'' görüşünü dile getiren Bahçeli, şunları kaydetti:

''Dik durma ve onurlu tavır gösterme sırası, artık Ortadoğu'dan ülkemizin gerçeklerine bir an önce gelmeli, yıllardır hükümet tarafından tek taraflı tavizler verilerek onurumuzun zedelendiği milli meselelerimiz sürüklendiği darboğazdan acilen çıkartılmalıdır.Bu nedenle milli bir duruş göstermek için sıra, terörle mücadele ve Türkmenlere sahip çıkılması konusunda Barzani, sözde soykırım iddialarına karşı Ermenistan, Kıbrıs Türklüğünün mücadelesinde Rum Yönetimi ve Yunanistan, taviz ve dayatma listelerine karşı Avrupa Birliği, bölgesel tehdit ve zorlamalar için ise ABD ile olan ilişkilere gelmiştir.Türk milletinin, İsrail'e bu sözleri söylemiş bir Başbakan'dan, bundan sonra sürdüreceği uluslararası ilişkiler için Davos'ta söyledikleri ile tutarlı, yaptıkları ile uyumlu bir politika, açık ve somut bir tavır gösterilmesini artık beklemek hakkıdır.''

''GERÇEK HAYSİYET SINAVI BUNDAN SONRAKİ SÜREÇTE''

Bahçeli, Türkiye'nin her meselesinde onurunu ve itibarını koruma konusunda Başbakan Erdoğan'ın önündeki ''gerçek haysiyet sınavının'' bundan sonraki süreçte belli olacağını ifade etti. Bahçeli, açıklamasında şu görüşlere yer verdi:

''Başbakan ve hükümeti bu aşamada ya Türkiye'nin milli tezlerini baskı, dayatma, taviz ve hakaretlere maruz bırakmadan ısrarla savunarak yeni bir sayfa açacaktır ya da Davos'ta gösterilen duruş, şuurlu bir tepkinin ve samimi bir sorumluluğun eseri olmaktan çıkacak, anlık bir öfkenin gelip geçici esintisi olarak teslimiyet devam edecektir. Bundan sonraki gelişmeler bu gerçekler ışığında takip edilmeli ve Başbakan'ın samimiyeti sorgulanmalıdır.MHP milli meselelerde gösterilecek onurlu duruşu ve milli menfaatlerdeki atılacak dengeli adımları uygun üslup ve adap içinde olmak koşuluyla bundan sonra da tam olarak destekleyecektir.''