kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
23 Ocak 2009, Cuma
Sabah
 
Haberler Spor Ekler Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Yazarlar Çizerler
Magazin Sağlık Televizyon Yazarlar Kültür Sanat
 
24 Saat
24 Saat

Yemekler tuzsuz pişmeli herkesin tuzu ayrı olmalı

ESRA TÜZÜN
ESRA TÜZÜN
21.01.2009
Tiroit hastalarının beslenmeleri çok önemli. Bu hastaların, özellikle iyotlu besinlerden uzak durmaları gerekiyor. Doç. Dr. Alptekin Gürsoy, tiroit hastalarının iyotsuz, ailenin diğer fertlerinin ise iyotlu tuz kullanmaları gerektiğini söylüyor..
Ankara Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Bilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Alptekin Gürsoy, tiroit hastaları için en uygun mönüyü verdi:

* Hipotiroit ve hipertiroit hastaları nasıl beslenmeli?
Hipotiroit hastalarının günlük beslenmesi normal bireylerden farklı değildir. Hipertiroit hastalarının ise iyotlu tuzdan kaçmaları gerekir. Piyasada, kendiliğinden tuzluklu iyotsuz tuzlar satılıyor. Ailedeki diğer kişilerin iyot almalarını sağlamak için yemekler tuzsuz yapılmalı. Hasta kendi tabağında iyotsuz tuz, ailedeki diğer kişiler ise iyotlu tuz kullanmalıdır.

* Herkes iyotsuz tuz mu tüketmeli?
Hipertiroidi olanlar dışındaki tüm tiroit hastaları iyotlu tuz tüketebilir. Daha önceki yıllarda, nodüler guatrı veya Hashimoto hastalığı gibi tiroit hastalığı olanlarda iyotlu tuz tüketimi yasaklanıyordu. Fakat yapılan bilimsel çalışmalarda bu tür bir kısıtlamanın hiçbir önemi olmadığı görüldü. Hatta iyot eksikliğinin, özellikle doğurganlık çağındaki kadınlarda ve çocuklarda ciddi sorunlara yol açabileceği öne sürüldü.

İLAÇLARA DİKKAT
* Tiroit hastaları iyottan uzak mı durmalı peki?
Mümkünse iyot içeren ilaçlardan, öksürük şurupları, bazı vitaminler, kalp ritmini düzenleyen bazı ilaçlar, radyolojik görüntüleme için kullanılan boyar maddelerden kaçınılmalıdır. Özellikle şişmanlık için kullanılan, bilimsel hiçbir geçerliliği olmayan tedavilerde yoğun iyot içeriği olabiliyor. Bu nedenle özellikle tiroit hastalarının bu tür tedavilerden uzak durması gerekir.

RİSK ÇOK DEĞİL
* Karalahana tiroit hastalığına yol açar mı?
Ülkemiz gibi iyodu yetersiz bölgelerde guatr oluşumu için en önemli risk faktörü iyot eksikliğidir. İyot eksikliğinin dışında, nodüler guatrda rol oynayan önemli bir faktör de; besinlerle alınan guatrojenlerdir. Doğal guatrojenler, ilk olarak turpgiller grubu bitkilerdeki tioglikozidlerde gösterilmiştir. Bu maddeler iyot gibi tiroit bezi tarafından tutulmakta ve bu şekilde guatrojenik etkileri ortaya çıkmaktadır.

* Başka hangi besinler doğal guatrojendir?
Tatlı patates, akdarı, manyok otu gibi yer bitkileri de doğal guatrojenlerdir. Fakat bu tür besinlerin guatra yol açabilmesi için çok yüksek miktarlarda tüketilmesi gerekir. Ülkemizdeki günlük beslenme alışkanlığı çerçevesinde karalahana ve benzeri bitkilerin guatr oluşumuna yol açması pek mümkün değil.

* Tiroit hastalarına yasaklı yiyecekler var mı?
Yiyecekler için özel bir önlem gerekmez. Tüm besin türleri rahatlıkla tüketilebilir. Her ne kadar bir kısım besin türlerinin guatrojen olabileceği bilinse bile, Türkiye'de günlük kullanımda tiroit hastalığına sebebiyet vermesi mümkün değildir. Ama zehirli guatr, tiroit hormonlarının yükselerek kontrolden çıkması ile tehlikeli bir hale gelebilir. Zehirli guatrı olan hastalar, özellikle iyotlu tuzdan uzak durmalıdır. Zehirli guatr, görme kaybına kadar gidebilir...
Haberin fotoğrafları