Azerbaycan'a pazartesi günü geldik.
"Gözlemcisi olduğumuz" Cumhurbaşkanlığı seçimi yapıldı. Hafta sonunda
Türkiye'deyiz. Dönüşte
"resimli-isimli" gözlemlerimizi sürdüreceğiz.
4 gün boyunca gördük ki:
-
Azerbaycan, dünya ekonomisinin yükseldiği dönemde petrolünü, doğalgazını geliştirmiş. - Kaynaklarını iyi kullanmış.
-
Enerji altyapısını dünya ile entegre hale getirmiş. - Hazar petrolünün geliri topluma yansımaya başlamış.
-
Gelir adaletsizliği var elbette... Ama 5 yıldızlı oteller, lüks lokantalar, batılı markaların satıldığı mağazalar da var. - Yollarda Mercedes'in son modelini, BMW'nin X6'sını görüyorsunuz.
-
Ülke fark edilir şekilde kabuk değişikliği yaşıyor. "Baba" Haydar Aliyev yeni Azerbaycan'ın kurucusuydu.
"Oğul" İlham Aliyev'in hedefi ise
"Rusya'
yı ürkütmeden", ülkesini batıya açmak.
"Batı pazarına çıkışın" en büyük adımı Bakü-Tiflis-Ceyhan projesiydi.
"İkinci adım" ise Bakü ve Tiflis'i
Türkiye'ye bağlayacak demiryolu projesi.
**
Özetleyecek olursak:
1-
Azerbaycan fakirliği aşmaya çalışıyor. 2-Dünyaya açılmak istiyor.
3-Ve de demokrasiyi kurmak... Bu konuda hayli eksiği-gediği var.
Ama 5 yıl önceyle, 10 yıl önceyle, 15 yıl önceyle kıyaslayacak olursak
"Azerbaycan refaha yelken açmış, ilerlemeye çalışıyor."
Yayın tarihi: 17 Ekim 2008, Cuma
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/10/17//haber,0A2877BD7F9B43C4804A19508C12B44A.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş.