| 12 Ekim 2008, Pazar |
"Baykal'a cevap bile vermeyeceğim"
Giriş Saati : 12.10.2008 12:37
Güncelleme : 12.10.2008 17:12
Güncelleme : 12.10.2008 17:12
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Sayın Baykal'la seçim kampanyalarına kadar bu defteri kapattım. Hiç cevap bile vermeyeceğim. Onu ademe mahkum ettik. Seçim kampanyalarında gerekirse gerektiği zaman gerekeni konuşuruz. Çünkü bu noktada biz rahatız'' dedi.
Başbakan Erdoğan, Sivas Cumhuriyet Meydanı'ndaki toplu açılış ve TOKİ 1072 konutun anahtar teslim töreninde yaptığı konuşmada, Sivas'ın milletin gönlündeki yerinin çok özel olduğunu söyledi.
Sivas'ın istiklal mücadelesinin çok önemli bir durağına ev sahipliği yaptığını belirten Erdoğan, tarihin akışına müdahale ederek Cumhuriyet'in kurucu şehirlerinden biri olduğunu kaydetti. Sivas'a layık hizmetler sunmanın gayreti içinde olduklarını ifade eden Erdoğan, ''Bundan sonra da bu şehrimizi daha mamur hale getirmek için bütün gücümüzle çalışıyoruz, çabalıyoruz'' dedi.
Sivas'ın, hükümetin yaptıklarını, şehre kazandırdıklarını en iyi idrak eden, en iyi değerlendiren illerinden biri olduğunu belirten Erdoğan, ''Bizler bu vatanı istiklal mücadelesiyle bizlere emanet eden şehitlerimizin, gazilerimizin emanetine sahip çıkmak için çalışıyoruz. Buradaki dayanışma ruhu en büyük güvencemizdir. İşte meydan, bunun şahididir'' şeklinde konuştu.
Buradaki ebedi kardeşlik ikliminin millet olarak, ülke olarak gelecek için en büyük teminat olduğunu belirten Erdoğan, ''İstiyoruz ki ülkemizin her köşesi, her şehri mamur olsun. Her insanı mutlu ve mesut olsun. Ecdadımıza layık olmanın, bu kutsal vatanı hak etmenin yegane yolu muhabbetimizi artırmak, aramızdaki sevgimizi çoğaltmak, bu toprakların her metrekaresinde yaşayan insanlarımıza hizmet etmektir'' dedi.
Erdoğan, geçen yıl Mayıs ayında Sivas'a geldiğini ve kent için çok değerli açılışlar yaptıklarını, bugün yine Sivas'ın kalkınması için yeni eserler kazandırmanın coşkusunu ve mutluluğunu yaşadıklarını söyledi. O günkü konuşmasında şehir meydanınında mezbelelik yerler görmek istemediğini ifade ettiğini anımsatan Erdoğan, şöyle konuştu:
''Şu tarihi eserlerimizin bu şekilde durmasını istemiyoruz ve yoğun bir çalışma ile hamdolsun işte bu tarihin bize emaneti olan bu güzel eserlerimizi şimdi yeniden Sivasımıza, Türkiyemize, vatanımıza inşallah en kısa zamanda kazandırmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Bizim iktidarımızın farkı budur. Seçimden seçime vatandaşlarıyla buluşan bir iktidar olmadığımız için, vatandaşı kendisine borçlu gören değil, kendini vatandaşa borçlu gören bir iktidar olduğumuz için, dün de buradaydık, bugün de buradayız, yarın da burada olacağız. Türkiye'nin hiçbir şehrine, hiçbir köşesine eli boş gitmiyoruz. Unutmayın Zara'nın kaderi, Yıldızeli'nin kaderi, Kangal'ın kaderi, Suşehri'nin kaderini kendi kaderimiz biliyoruz. Birlik türküleriyle ruhlarımızı aydınlatan, Aşık Veysel'in 'Uzun ince bir yoldayız. Gidiyoruz gündüz gece' mısraları bu millete aşkla hizmette yolumuzu aydınlatıyor.
Bütün ayrılıkları, gayrılıkları, ihtilafları, farklılıkları bir tarafa bırakıyoruz. 'Gelin canlar, bir olalım' diyerek, bu ülkenin ruh zenginliğini, maddi ve manevi bütün birikimlerini bu ülkenin çocuklarına kazandırmaya çalışıyoruz. Türkiye'nin her köşesinde kalkınmanın coşkusunu milletimizle paylaşıyoruz. Emin olunuz bir ve beraber olduğumuz müddetçe, kardeşliğimizi koruduğumuz müddetçe aşamayacağımız hiçbir engel, zorluk yoktur. Zoru hep birlikte beraber kolay kılacağız evvelallah.
Geçmişte bu ülkenin insanlarını birbirine düşürmek isteyenler, yüreklerimizde acı uhdeler bırakmış olabilirler. Ama biz büyük bir millet olmanın şerefini yüzyıllarca birlikte yaşadık. Bu ülkenin evlatları arasında hiçbir fark görmeyiz. Neden? Çünkü biz yaratılanı yaratandan ötürü severiz. Bu ülkeye sevdayla bağlı herkesi başımızın tacı biliriz. Bu ülkenin insanlarına hizmet etmeyi hiçbir şerefli payeye değişmeyiz. Gönül zenginliğimiz de bin yıllık muhabbetimiz de aramızdaki o sarsılmaz kardeşlik ruhumuzda ilelebet payidar olacaktır. Gençlerimize yeni umut kapıları açacağız. Karamsarlığa, umutsuzluğa asla teslim olmayacağız. Her zaman demokrasinin, adaletin, merhametin çıtasını yükselteceğiz. Sivas ellerinde sazımız ilelebet çalacak. Muhabbet türkülerimiz ilelebet söylenecek.''
''TOKİ'NİN SİVAS'TAKİ YATIRIM BEDELİ 167 TRİLYON''
Başbakan Erdoğan, Sivas'ın mutluluğu için kente yeni eserler kazandırdıklarını belirterek, TOKİ anahtar teslim töreniyle birlikte 4 okul açılışı, 3 restorasyon ve ili güvenlik altına alacak MOBESE'nin açılışının gerçekleştirdiklerini söyledi. TOKİ tarafından yapılan 1072 konutun anahtar teslim töreniyle 1072 aileye daha mutlu bir yuvaya sahip olma imkanının sunulduğunu ifade eden Erdoğan, şöyle devam etti:
''Her evde ortalama 5 kişi olduğunu kabul etsek, küçük bir ilçe nüfusunu daha modern ve kaliteli konutlara kavuşturuyoruz. Yine TOKİ aracılığıyla yaptığımız ticaret merkezi ve 24 derslikli ilköğretim okulunu açıyoruz. TOKİ bugüne kadar Sivas'ta çok önemli çalışmalar yaptı. TOKİ aracılığıyla Sivas'ta gerçekleştirdiğimiz uygulamaların yatırım bedeli şu ana kadar 167 trilyona ulaştı. Bugüne kadar Sivas'ta 2 bin konutu tamamladık, devam eden proje ve ihale aşamasında olan çalışmalarımız da tamamlanınca Sivas'ta 8 bin 406 konut yapmış olacağız.
Bugün ayrıca Sivasımızda MOBESE güvenlik sistemine de ulaşıyoruz. Kameralı takip sistemimizle şehrimizi daha güvenli hale getireceğiz. Ayrıca, polis meslek yüksekokulunu önümüzdeki sene hizmete açıyoruz. 56 derslik kapasiteli 3 lise ve ana okulunu açıyoruz. Bakınız, yola çıkarken bir şey söyledik. 'Bizim birinci temel taşımız ne dedik, eğitim, iki sağlık, üç adalet, dört emniyettir. Türkiye'yi bunların üzerinde yükselteceğiz' dedik. Attığımız adımlar nedir? 'Ulaşım, duble yollar' dedik. Herkes olmaz diyordu ama bunlar oldu. 6 bin 500 kilometre duble yol 79 senede yapılmışken, 5 senede hamdolsun bizler bunun üzerine 9 bin kilometre duble yol ilave ettik. Aramızdaki fark bu.''
Eğitime, hem genç nüfusun hem de Türkiye'nin kaderi açısından önemsediklerini ifade eden Erdoğan, bütçeden en büyük payı eğitime ayırdıklarını, Sivas'ta 2002-2007 yılları arasında 1030 dersliğin yapımını tamamladıklarını, okullara 5 bin 540 adet bilgisayar gönderildiğini, yükseköğretim öğrenciler için 544 kişilik yurt kapasitesinin oluşturulduğunu anlattı. Yardım kalan bin kişilik yükseköğretim yurdunu tamamlayıp hizmete açtıklarını dile getiren Erdoğan, bu sene kent merkezine bin kişilik bir yurdun daha yapılacağını,. Yıldızeli'ndeki 500 kişilik yurt inşaatının da hızla devam ettiğini, Suşehri'ndeki 500 kişilik yurdun ihale sürecinin de sürdüğünü kaydetti. Cumhuriyet Üniversitesine 3 fakülte, 2 adet 4 yıllık yüksekokul açtıklarını dile getiren Erdoğan, şunları söyledi:
''Böylece gücümüz ve imkanlarımız ölçüsünde Sivas'ı eğitimde tarihine yakışır bir seviyeye taşıdık. Ben Sivas'ın ülkemizin eğitim merkezlerinden biri olması gerektiğini düşünüyorum. Neden? İşte karşımızda Gökmedrese... Burası tarihte zaten damgayı vurmuş, geleceğe de böyle yürümemiz lazım. Onun için biz Sivas'ın tarihi mirasına sahip çıktır. Ama bizden önce ne yazık ki kimse bu adımları atmadı.
Kangal Alacahan Kervansarayı, merkez yeni cami gibi çok önemli tarihi ve kültürel varlıklarımızın renovasyonunu bitirdik, restorasyonunu yaptık. Sivas'a yaptıklarımız bitti mi? Sağlıkta bütün Türkiye'de olduğu gibi çok önemli yatırımlar yaptık. İnşaat, bakım, onarım, donanım ve ambulans alımları için 97 trilyonluk yatırımı sağlık alanında Sivasımıza yaptık. 3 adet hastane, 2 adet ek bina, 1 adet sağlık merkezi, 2 adet entegre ilçe hastanesi ve 9 adet sağlık ocağı inşaatını Sivas'ımızda tamamladık. Bakınız, devlet hastanelerindeki sürece. Soruyorum sevgili vatandaşlarıma, 'Hastane kuyruklarında Ayşe bacım, Fatma bacım ilaç almak için bekliyor muydu? O çekilen çileyi hatırlayın. Ama şimdi istediği eczaneden ilacını alıyor mu? Alıyor. İşte nereden nereye geldik görün. Bunlar bu ülkenin gerçekleri, bazıları gözü vardır görmez, çok da önemli değil ama halkım görüyor, yeter. Özel hastanelerin devletle anlaşıp halkımıza hizmet eder hale gelmesi en önemli adımlardan bir tanesiydi.''
''SEÇİM KAMPANYALARINA KADAR BU DEFTERİ KAPATTIM''
Başbakan Erdoğan, vatandaşların, ''Vur vur inlesin Deniz Baykal dinlesin'' şeklindeki sözleri üzerine, ''Değerli kardeşlerim Sayın Baykal'la seçim kampanyalarına kadar bu defteri kapattım. Hiç cevap bile vermeyeceğim. Hiç. Kampanyaya kadar. Onu ademe mahkum ettik. Hiç cevap vermeyeceğim. Seçim kampanyalarında gerekirse gerektiği zaman gerekeni konuşuruz. Çünkü bu noktada biz rahatız, aldırmayın'' diye konuştu.
Cumhuriyet Üniversitesine fizik tedavi rehabilitasyon merkezi ve onkoloji bölümü açıldığını ifade eden Erdoğan, 48.5 trilyon tutarındaki Sivas-Şarkışla, Gemerek-Sivas 1. tevzi ve Siva 2. organize sanayi bölgelerinin altyapı inşaatının sürdüğünü belirtti. Buralarda üretime geçildiğinde yaklaşık 19 bin kişiye yeni istihdam sağlanmış olacağını, 180 hektar büyüklüğündeki Sivas Organize Sanayi Bölgesi projesinin de 2003'te tamamlanarak hizmete açıldığını anımsattı. 67 iş yerine sahip Kangal Küçüksanayi Bölgesi projesinin 2006'da, 70 iş yerine sahip Yıldızeli Küçük Sanayi Projesi'nin de 2007'de tamamlanarak hizmete sunulduğunu ifade eden Erdoğan, böylece yaklaşık 700 kişiye daha sağlıklı şartlarda çalışma imkanı sağladıklarını vurguladı.
Daha önce hiç bölünmüş yolu olmayan ana güzergah girişlerinde önemli çalışmalar yaptıklarını belirten Erdoğan, şöyle devam etti:
''Halep oradaysa, arşın Sivas'ta diyorum. Sivas'ın 2002'de sadece 24 kilometre bölünmüş yolu vardı. Biz, bunun üzerine 330 kilometre ilave ettik. İktidara geldiğimizde uçağa binmeyen vatandaşımız kalmayacak dedik. Haftada iki kez Sivas'a uçak gelirken, dönemimizde geliş-gidiş olarak bu sayı 20'ye çıktı. Şimdi Sivas havaalanımızı uluslararası taşımacılığa açmak için Yüksek Planlama Kurulu kararını imzaladım, ihalesi yapıldı ve 2009 içinde de inşallah Sivas havaalanımız her şeyiyle, terminaliyle, pistleriyle uluslararası taşımacılığa da hazır hale gelmiş olacak. Yol çalışmalarını da görüyorsunuz, havaalanından şehre kadar duble yollar birbiriyle buluşacak ve havaalanına bir bulvardan gidecek. Niçin? Çünkü modern şehircilik bunu gerektiriyor da onun için. Bu adımı da atıyoruz.''
''BENİM ÜLKEMDE ŞU ANDA SIKINTI YOKKEN, BÖYLE BİR TEHLİKE YOKKEN KALKIP DA BU İFADELERİ KULLANMAK ÇOK CİDDİ BİR YANLIŞ''
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, küresel ekonomik krizle ilgili olarak, ''(Bir yangın var, bizi işte şöyle tesiri altına alabilir, etkisi altına alabilir.) Bunu sorumluluk mevkinde olanların söylemesinden daha büyük bir tehlike olamaz. Bu ister bir sivil toplum örgütü olsun, ister kamu bunu söyleyemez'' dedi.
Başbakan Erdoğan, Sivas Cumhuriyet Meydanı'ndaki toplu açılış ve TOKİ 1072 konutun anahtar teslim töreninde yaptığı konuşmada, hükümetin icraatını anlatarak 780 bin kilometrelik vatan toprağı abat olmadıkça, modern çağın gereklerine kavuşmadıkça kendilerini mutlu saymayacaklarını söyledi. Bunları yaptıkları için kimseden alkış beklemediklerini belirten Erdoğan, ''Milletimiz 'Allah razı olsun' desin yeter'' dedi.
Yıllar önce yapılması gerekenleri yaparak kendilerini başarılı sayarlarsa ülke olarak hata yapmış olacaklarını ifade eden Erdoğan, şöyle konuştu:
''Zaten milletimizde gözünü, hedeflerini Gazi Mustafa Kemal'in muasır medeniyet seviyesine ayarlamış durumdadır. Asıl hizmet şimdi başlıyor. Asıl yükselişe şimdi şahit olacağız. Önümüze engeller çıkacaktır. Bakın işte küresel bir finans krizi yaşıyoruz. Türkiye'nin bu krizi bir çok dünya ülkesine göre daha az bir zararla atlatacağını görüyoruz. Allah korusun böyle bir krizi daha önceler yaşasak çok daha büyük zararlar görebilirdik. İşte 90'lı, 2000'li yılların krizleri ortada. Hamdolsun yere sağlam basıyoruz ve bu krizlerle, diğer Avrupa ülkelerinin, Amerika'nın etkilendiği gibi şu ana kadar biz etkilenmedik. Gelişmeleri yakından takip ediyoruz. Ülkemizin bu krizden en az şekilde etkilenmesi için, doğabilecek bazı fırsatları kaçırmaması için pür dikkat çalışıyoruz. Fakat bazılarını anlamıyorum, hala bu dünyadaki yangına ülkemden körük tutanlar var. Lütfen körük tutmasınlar...''
''KÜRESEL SERMAYE TÜRKİYE'YE GELMEYE DEVAM EDECEK''
Hükümet olarak krize yönelik tedbirleri aldıklarını belirten Erdoğan, şöyle devam etti:
''Bizden önceki iktidar döneminde 22 banka fona devredilmişti. Ama bizde böyle bir şey söz konusu değildir. Tedbirlerimizi aldık, yine alıyoruz, almaya devam edeceğiz. Hiçbir zaman da birilerine böyle bir dönemde fırsat kollayanlara böyle bir zemini de hazırlamayacağız. 'Bir yangın var, bizi işte şöyle tesiri altına alabilir, etkisi altına alabilir'. Bunu sorumluluk mevkinde olanların söylemesinden daha büyük bir tehlike olamaz. Bu ister bir sivil toplum örgütü olsun, ister kamu bunu söyleyemez. Zira benim ülkemde şu anda sıkıntı yokken, böyle bir tehlike yokken kalkıp da bu ifadeleri kullanmak çok ciddi bir yanlış. Burada önemli olan bizim millet olarak birlik ve beraberliğimizin, güven duygumuzun, ilerleme heyecanımızın eksilmemesidir. Türkiye güvenli bir limandır evvelallah. Batılı, küresel sermaye Türkiye'ye geliyor, gelmeye devam edecektir. Asıl sıkıntı Türkiye'de, içeride olmuştur. Ve ne yazık ki Türkiye'nin içerisinde 14 Mart sürecindeki yaşanan olaylardır asıl sıkıntının sebebi. Ve şimdi bunları artık aşıyoruz. Artık yeni bir dönem var. Türkiye'de istikrar, Türkiye'de güven... İşte bunun bunalımına fatura kesenler tarihe bunun hesabını veremeyeceklerdir. Daha 6 yıl öncesinin kriz şartlarını aşan, geleceğini kaybetme tehlikesini bertaraf eden Türkiye bundan sonra önüne çıkabilecek her türlü engeli aşabileceğini ortaya koymuştur. Türkiye'nin damdan düşmesinden medet umanlar eğer varsa onlar boş hayalleriyle avunmaya mahkumdur. Zira milletimiz yönetime el koymuştur. Türkiye Cumhuriyeti'nin yönetiminde siz varsınız, millet var.''
TÖRENDEN NOTLAR
Havaalanından törenin yapılacağı Cumhuriyet Meydanı'na Başbakanlık otobüsüyle gelen Erdoğan'a yol boyunca vatandaşlar sevgi gösterisinde bulundular.
Tören İstiklal Marşı'nın okunması ve bir süre önce Hakkari'nin Şemdinli ilçesi Aktütün sınır karakoluna yönelik terör saldırısı sonucu şehit olan askerlerin anısına saygı duruşuyla başladı.
Başbakan Erdoğan, tören alanına gelişinde Aktütün Karakolu'nda şehit olan Uzman Çavuş Bahattin Erturhan'ın eşi Fatma Erturhan ile yakınlarının yanına giderek başsağlığı diledi. Erdoğan, şehit Uzman Çavuşun kızı Sıla'yı da severek yakından ilgilendi. Şehit Uzman Çavuş Erturhan'ın adının TOKİ tarafından yaptırılan 24 derslikli okula verildiği ifade edilirken, Başbakan Erdoğan da törenin sonunda şehit Uzman Çavuş Bahattin Erturhan'ın eşi Fatma Erturhan ile babası Mehmet Erturhan'a berat verdi.
Başbakan Erdoğan'ın konuşması sık sık ''Askere uzanan eller kırılsın'', ''Şehitler ölmez vatan bölünmez'' sloganlarıyla kesildi.
Törene, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Hayati Yazıcı, Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, AK Parti Genel Başkan yardımcıları Egemen Bağış ve Haluk İpek ile bölge milletvekilleri de katıldı.
Başbakan Erdoğan, Sivas Cumhuriyet Meydanı'ndaki toplu açılış ve TOKİ 1072 konutun anahtar teslim töreninde yaptığı konuşmada, Sivas'ın milletin gönlündeki yerinin çok özel olduğunu söyledi.
Sivas'ın istiklal mücadelesinin çok önemli bir durağına ev sahipliği yaptığını belirten Erdoğan, tarihin akışına müdahale ederek Cumhuriyet'in kurucu şehirlerinden biri olduğunu kaydetti. Sivas'a layık hizmetler sunmanın gayreti içinde olduklarını ifade eden Erdoğan, ''Bundan sonra da bu şehrimizi daha mamur hale getirmek için bütün gücümüzle çalışıyoruz, çabalıyoruz'' dedi.
Sivas'ın, hükümetin yaptıklarını, şehre kazandırdıklarını en iyi idrak eden, en iyi değerlendiren illerinden biri olduğunu belirten Erdoğan, ''Bizler bu vatanı istiklal mücadelesiyle bizlere emanet eden şehitlerimizin, gazilerimizin emanetine sahip çıkmak için çalışıyoruz. Buradaki dayanışma ruhu en büyük güvencemizdir. İşte meydan, bunun şahididir'' şeklinde konuştu.
Buradaki ebedi kardeşlik ikliminin millet olarak, ülke olarak gelecek için en büyük teminat olduğunu belirten Erdoğan, ''İstiyoruz ki ülkemizin her köşesi, her şehri mamur olsun. Her insanı mutlu ve mesut olsun. Ecdadımıza layık olmanın, bu kutsal vatanı hak etmenin yegane yolu muhabbetimizi artırmak, aramızdaki sevgimizi çoğaltmak, bu toprakların her metrekaresinde yaşayan insanlarımıza hizmet etmektir'' dedi.
Erdoğan, geçen yıl Mayıs ayında Sivas'a geldiğini ve kent için çok değerli açılışlar yaptıklarını, bugün yine Sivas'ın kalkınması için yeni eserler kazandırmanın coşkusunu ve mutluluğunu yaşadıklarını söyledi. O günkü konuşmasında şehir meydanınında mezbelelik yerler görmek istemediğini ifade ettiğini anımsatan Erdoğan, şöyle konuştu:
''Şu tarihi eserlerimizin bu şekilde durmasını istemiyoruz ve yoğun bir çalışma ile hamdolsun işte bu tarihin bize emaneti olan bu güzel eserlerimizi şimdi yeniden Sivasımıza, Türkiyemize, vatanımıza inşallah en kısa zamanda kazandırmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Bizim iktidarımızın farkı budur. Seçimden seçime vatandaşlarıyla buluşan bir iktidar olmadığımız için, vatandaşı kendisine borçlu gören değil, kendini vatandaşa borçlu gören bir iktidar olduğumuz için, dün de buradaydık, bugün de buradayız, yarın da burada olacağız. Türkiye'nin hiçbir şehrine, hiçbir köşesine eli boş gitmiyoruz. Unutmayın Zara'nın kaderi, Yıldızeli'nin kaderi, Kangal'ın kaderi, Suşehri'nin kaderini kendi kaderimiz biliyoruz. Birlik türküleriyle ruhlarımızı aydınlatan, Aşık Veysel'in 'Uzun ince bir yoldayız. Gidiyoruz gündüz gece' mısraları bu millete aşkla hizmette yolumuzu aydınlatıyor.
Bütün ayrılıkları, gayrılıkları, ihtilafları, farklılıkları bir tarafa bırakıyoruz. 'Gelin canlar, bir olalım' diyerek, bu ülkenin ruh zenginliğini, maddi ve manevi bütün birikimlerini bu ülkenin çocuklarına kazandırmaya çalışıyoruz. Türkiye'nin her köşesinde kalkınmanın coşkusunu milletimizle paylaşıyoruz. Emin olunuz bir ve beraber olduğumuz müddetçe, kardeşliğimizi koruduğumuz müddetçe aşamayacağımız hiçbir engel, zorluk yoktur. Zoru hep birlikte beraber kolay kılacağız evvelallah.
Geçmişte bu ülkenin insanlarını birbirine düşürmek isteyenler, yüreklerimizde acı uhdeler bırakmış olabilirler. Ama biz büyük bir millet olmanın şerefini yüzyıllarca birlikte yaşadık. Bu ülkenin evlatları arasında hiçbir fark görmeyiz. Neden? Çünkü biz yaratılanı yaratandan ötürü severiz. Bu ülkeye sevdayla bağlı herkesi başımızın tacı biliriz. Bu ülkenin insanlarına hizmet etmeyi hiçbir şerefli payeye değişmeyiz. Gönül zenginliğimiz de bin yıllık muhabbetimiz de aramızdaki o sarsılmaz kardeşlik ruhumuzda ilelebet payidar olacaktır. Gençlerimize yeni umut kapıları açacağız. Karamsarlığa, umutsuzluğa asla teslim olmayacağız. Her zaman demokrasinin, adaletin, merhametin çıtasını yükselteceğiz. Sivas ellerinde sazımız ilelebet çalacak. Muhabbet türkülerimiz ilelebet söylenecek.''
''TOKİ'NİN SİVAS'TAKİ YATIRIM BEDELİ 167 TRİLYON''
Başbakan Erdoğan, Sivas'ın mutluluğu için kente yeni eserler kazandırdıklarını belirterek, TOKİ anahtar teslim töreniyle birlikte 4 okul açılışı, 3 restorasyon ve ili güvenlik altına alacak MOBESE'nin açılışının gerçekleştirdiklerini söyledi. TOKİ tarafından yapılan 1072 konutun anahtar teslim töreniyle 1072 aileye daha mutlu bir yuvaya sahip olma imkanının sunulduğunu ifade eden Erdoğan, şöyle devam etti:
''Her evde ortalama 5 kişi olduğunu kabul etsek, küçük bir ilçe nüfusunu daha modern ve kaliteli konutlara kavuşturuyoruz. Yine TOKİ aracılığıyla yaptığımız ticaret merkezi ve 24 derslikli ilköğretim okulunu açıyoruz. TOKİ bugüne kadar Sivas'ta çok önemli çalışmalar yaptı. TOKİ aracılığıyla Sivas'ta gerçekleştirdiğimiz uygulamaların yatırım bedeli şu ana kadar 167 trilyona ulaştı. Bugüne kadar Sivas'ta 2 bin konutu tamamladık, devam eden proje ve ihale aşamasında olan çalışmalarımız da tamamlanınca Sivas'ta 8 bin 406 konut yapmış olacağız.
Bugün ayrıca Sivasımızda MOBESE güvenlik sistemine de ulaşıyoruz. Kameralı takip sistemimizle şehrimizi daha güvenli hale getireceğiz. Ayrıca, polis meslek yüksekokulunu önümüzdeki sene hizmete açıyoruz. 56 derslik kapasiteli 3 lise ve ana okulunu açıyoruz. Bakınız, yola çıkarken bir şey söyledik. 'Bizim birinci temel taşımız ne dedik, eğitim, iki sağlık, üç adalet, dört emniyettir. Türkiye'yi bunların üzerinde yükselteceğiz' dedik. Attığımız adımlar nedir? 'Ulaşım, duble yollar' dedik. Herkes olmaz diyordu ama bunlar oldu. 6 bin 500 kilometre duble yol 79 senede yapılmışken, 5 senede hamdolsun bizler bunun üzerine 9 bin kilometre duble yol ilave ettik. Aramızdaki fark bu.''
Eğitime, hem genç nüfusun hem de Türkiye'nin kaderi açısından önemsediklerini ifade eden Erdoğan, bütçeden en büyük payı eğitime ayırdıklarını, Sivas'ta 2002-2007 yılları arasında 1030 dersliğin yapımını tamamladıklarını, okullara 5 bin 540 adet bilgisayar gönderildiğini, yükseköğretim öğrenciler için 544 kişilik yurt kapasitesinin oluşturulduğunu anlattı. Yardım kalan bin kişilik yükseköğretim yurdunu tamamlayıp hizmete açtıklarını dile getiren Erdoğan, bu sene kent merkezine bin kişilik bir yurdun daha yapılacağını,. Yıldızeli'ndeki 500 kişilik yurt inşaatının da hızla devam ettiğini, Suşehri'ndeki 500 kişilik yurdun ihale sürecinin de sürdüğünü kaydetti. Cumhuriyet Üniversitesine 3 fakülte, 2 adet 4 yıllık yüksekokul açtıklarını dile getiren Erdoğan, şunları söyledi:
''Böylece gücümüz ve imkanlarımız ölçüsünde Sivas'ı eğitimde tarihine yakışır bir seviyeye taşıdık. Ben Sivas'ın ülkemizin eğitim merkezlerinden biri olması gerektiğini düşünüyorum. Neden? İşte karşımızda Gökmedrese... Burası tarihte zaten damgayı vurmuş, geleceğe de böyle yürümemiz lazım. Onun için biz Sivas'ın tarihi mirasına sahip çıktır. Ama bizden önce ne yazık ki kimse bu adımları atmadı.
Kangal Alacahan Kervansarayı, merkez yeni cami gibi çok önemli tarihi ve kültürel varlıklarımızın renovasyonunu bitirdik, restorasyonunu yaptık. Sivas'a yaptıklarımız bitti mi? Sağlıkta bütün Türkiye'de olduğu gibi çok önemli yatırımlar yaptık. İnşaat, bakım, onarım, donanım ve ambulans alımları için 97 trilyonluk yatırımı sağlık alanında Sivasımıza yaptık. 3 adet hastane, 2 adet ek bina, 1 adet sağlık merkezi, 2 adet entegre ilçe hastanesi ve 9 adet sağlık ocağı inşaatını Sivas'ımızda tamamladık. Bakınız, devlet hastanelerindeki sürece. Soruyorum sevgili vatandaşlarıma, 'Hastane kuyruklarında Ayşe bacım, Fatma bacım ilaç almak için bekliyor muydu? O çekilen çileyi hatırlayın. Ama şimdi istediği eczaneden ilacını alıyor mu? Alıyor. İşte nereden nereye geldik görün. Bunlar bu ülkenin gerçekleri, bazıları gözü vardır görmez, çok da önemli değil ama halkım görüyor, yeter. Özel hastanelerin devletle anlaşıp halkımıza hizmet eder hale gelmesi en önemli adımlardan bir tanesiydi.''
''SEÇİM KAMPANYALARINA KADAR BU DEFTERİ KAPATTIM''
Başbakan Erdoğan, vatandaşların, ''Vur vur inlesin Deniz Baykal dinlesin'' şeklindeki sözleri üzerine, ''Değerli kardeşlerim Sayın Baykal'la seçim kampanyalarına kadar bu defteri kapattım. Hiç cevap bile vermeyeceğim. Hiç. Kampanyaya kadar. Onu ademe mahkum ettik. Hiç cevap vermeyeceğim. Seçim kampanyalarında gerekirse gerektiği zaman gerekeni konuşuruz. Çünkü bu noktada biz rahatız, aldırmayın'' diye konuştu.
Cumhuriyet Üniversitesine fizik tedavi rehabilitasyon merkezi ve onkoloji bölümü açıldığını ifade eden Erdoğan, 48.5 trilyon tutarındaki Sivas-Şarkışla, Gemerek-Sivas 1. tevzi ve Siva 2. organize sanayi bölgelerinin altyapı inşaatının sürdüğünü belirtti. Buralarda üretime geçildiğinde yaklaşık 19 bin kişiye yeni istihdam sağlanmış olacağını, 180 hektar büyüklüğündeki Sivas Organize Sanayi Bölgesi projesinin de 2003'te tamamlanarak hizmete açıldığını anımsattı. 67 iş yerine sahip Kangal Küçüksanayi Bölgesi projesinin 2006'da, 70 iş yerine sahip Yıldızeli Küçük Sanayi Projesi'nin de 2007'de tamamlanarak hizmete sunulduğunu ifade eden Erdoğan, böylece yaklaşık 700 kişiye daha sağlıklı şartlarda çalışma imkanı sağladıklarını vurguladı.
Daha önce hiç bölünmüş yolu olmayan ana güzergah girişlerinde önemli çalışmalar yaptıklarını belirten Erdoğan, şöyle devam etti:
''Halep oradaysa, arşın Sivas'ta diyorum. Sivas'ın 2002'de sadece 24 kilometre bölünmüş yolu vardı. Biz, bunun üzerine 330 kilometre ilave ettik. İktidara geldiğimizde uçağa binmeyen vatandaşımız kalmayacak dedik. Haftada iki kez Sivas'a uçak gelirken, dönemimizde geliş-gidiş olarak bu sayı 20'ye çıktı. Şimdi Sivas havaalanımızı uluslararası taşımacılığa açmak için Yüksek Planlama Kurulu kararını imzaladım, ihalesi yapıldı ve 2009 içinde de inşallah Sivas havaalanımız her şeyiyle, terminaliyle, pistleriyle uluslararası taşımacılığa da hazır hale gelmiş olacak. Yol çalışmalarını da görüyorsunuz, havaalanından şehre kadar duble yollar birbiriyle buluşacak ve havaalanına bir bulvardan gidecek. Niçin? Çünkü modern şehircilik bunu gerektiriyor da onun için. Bu adımı da atıyoruz.''
''BENİM ÜLKEMDE ŞU ANDA SIKINTI YOKKEN, BÖYLE BİR TEHLİKE YOKKEN KALKIP DA BU İFADELERİ KULLANMAK ÇOK CİDDİ BİR YANLIŞ''
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, küresel ekonomik krizle ilgili olarak, ''(Bir yangın var, bizi işte şöyle tesiri altına alabilir, etkisi altına alabilir.) Bunu sorumluluk mevkinde olanların söylemesinden daha büyük bir tehlike olamaz. Bu ister bir sivil toplum örgütü olsun, ister kamu bunu söyleyemez'' dedi.
Başbakan Erdoğan, Sivas Cumhuriyet Meydanı'ndaki toplu açılış ve TOKİ 1072 konutun anahtar teslim töreninde yaptığı konuşmada, hükümetin icraatını anlatarak 780 bin kilometrelik vatan toprağı abat olmadıkça, modern çağın gereklerine kavuşmadıkça kendilerini mutlu saymayacaklarını söyledi. Bunları yaptıkları için kimseden alkış beklemediklerini belirten Erdoğan, ''Milletimiz 'Allah razı olsun' desin yeter'' dedi.
Yıllar önce yapılması gerekenleri yaparak kendilerini başarılı sayarlarsa ülke olarak hata yapmış olacaklarını ifade eden Erdoğan, şöyle konuştu:
''Zaten milletimizde gözünü, hedeflerini Gazi Mustafa Kemal'in muasır medeniyet seviyesine ayarlamış durumdadır. Asıl hizmet şimdi başlıyor. Asıl yükselişe şimdi şahit olacağız. Önümüze engeller çıkacaktır. Bakın işte küresel bir finans krizi yaşıyoruz. Türkiye'nin bu krizi bir çok dünya ülkesine göre daha az bir zararla atlatacağını görüyoruz. Allah korusun böyle bir krizi daha önceler yaşasak çok daha büyük zararlar görebilirdik. İşte 90'lı, 2000'li yılların krizleri ortada. Hamdolsun yere sağlam basıyoruz ve bu krizlerle, diğer Avrupa ülkelerinin, Amerika'nın etkilendiği gibi şu ana kadar biz etkilenmedik. Gelişmeleri yakından takip ediyoruz. Ülkemizin bu krizden en az şekilde etkilenmesi için, doğabilecek bazı fırsatları kaçırmaması için pür dikkat çalışıyoruz. Fakat bazılarını anlamıyorum, hala bu dünyadaki yangına ülkemden körük tutanlar var. Lütfen körük tutmasınlar...''
''KÜRESEL SERMAYE TÜRKİYE'YE GELMEYE DEVAM EDECEK''
Hükümet olarak krize yönelik tedbirleri aldıklarını belirten Erdoğan, şöyle devam etti:
''Bizden önceki iktidar döneminde 22 banka fona devredilmişti. Ama bizde böyle bir şey söz konusu değildir. Tedbirlerimizi aldık, yine alıyoruz, almaya devam edeceğiz. Hiçbir zaman da birilerine böyle bir dönemde fırsat kollayanlara böyle bir zemini de hazırlamayacağız. 'Bir yangın var, bizi işte şöyle tesiri altına alabilir, etkisi altına alabilir'. Bunu sorumluluk mevkinde olanların söylemesinden daha büyük bir tehlike olamaz. Bu ister bir sivil toplum örgütü olsun, ister kamu bunu söyleyemez. Zira benim ülkemde şu anda sıkıntı yokken, böyle bir tehlike yokken kalkıp da bu ifadeleri kullanmak çok ciddi bir yanlış. Burada önemli olan bizim millet olarak birlik ve beraberliğimizin, güven duygumuzun, ilerleme heyecanımızın eksilmemesidir. Türkiye güvenli bir limandır evvelallah. Batılı, küresel sermaye Türkiye'ye geliyor, gelmeye devam edecektir. Asıl sıkıntı Türkiye'de, içeride olmuştur. Ve ne yazık ki Türkiye'nin içerisinde 14 Mart sürecindeki yaşanan olaylardır asıl sıkıntının sebebi. Ve şimdi bunları artık aşıyoruz. Artık yeni bir dönem var. Türkiye'de istikrar, Türkiye'de güven... İşte bunun bunalımına fatura kesenler tarihe bunun hesabını veremeyeceklerdir. Daha 6 yıl öncesinin kriz şartlarını aşan, geleceğini kaybetme tehlikesini bertaraf eden Türkiye bundan sonra önüne çıkabilecek her türlü engeli aşabileceğini ortaya koymuştur. Türkiye'nin damdan düşmesinden medet umanlar eğer varsa onlar boş hayalleriyle avunmaya mahkumdur. Zira milletimiz yönetime el koymuştur. Türkiye Cumhuriyeti'nin yönetiminde siz varsınız, millet var.''
TÖRENDEN NOTLAR
Havaalanından törenin yapılacağı Cumhuriyet Meydanı'na Başbakanlık otobüsüyle gelen Erdoğan'a yol boyunca vatandaşlar sevgi gösterisinde bulundular.
Tören İstiklal Marşı'nın okunması ve bir süre önce Hakkari'nin Şemdinli ilçesi Aktütün sınır karakoluna yönelik terör saldırısı sonucu şehit olan askerlerin anısına saygı duruşuyla başladı.
Başbakan Erdoğan, tören alanına gelişinde Aktütün Karakolu'nda şehit olan Uzman Çavuş Bahattin Erturhan'ın eşi Fatma Erturhan ile yakınlarının yanına giderek başsağlığı diledi. Erdoğan, şehit Uzman Çavuşun kızı Sıla'yı da severek yakından ilgilendi. Şehit Uzman Çavuş Erturhan'ın adının TOKİ tarafından yaptırılan 24 derslikli okula verildiği ifade edilirken, Başbakan Erdoğan da törenin sonunda şehit Uzman Çavuş Bahattin Erturhan'ın eşi Fatma Erturhan ile babası Mehmet Erturhan'a berat verdi.
Başbakan Erdoğan'ın konuşması sık sık ''Askere uzanan eller kırılsın'', ''Şehitler ölmez vatan bölünmez'' sloganlarıyla kesildi.
Törene, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Hayati Yazıcı, Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, AK Parti Genel Başkan yardımcıları Egemen Bağış ve Haluk İpek ile bölge milletvekilleri de katıldı.
Yayın tarihi: 12 Ekim 2008, Pazar
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/10/12//haber,CA435025DBE14D209525FBF16F5C27E4.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş.
Siyaset Haberleri
Son Dakika | Ana Sayfa | Yazarlar | Çizerler | Günün İçinden | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Spor | Hava Durumu | Sarı Sayfalar | Dosyalar | Günaydın | Televizyon | Astroloji | Sağlık | Magazin | Teknoloji | Otomobil | Turizm Rehberi | Emlak | İşte İnsan | Sabah Çocuk | Mobil Eğlence | Detaylı Arama | Cuma | Cumartesi | Pazar | Kültür-Sanat | EGazete | Gazete Reklam | Internet Reklam | Künye | Bize Ulaşın
 |
Copyright © 2003-2008 Tüm hakları saklıdır. TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş. | 
|