Izgara lagos kurutulmadan pişirilmiş.
Lagos şöleni
Mezeler eşliğinde, Alaçatı'da bile yaprak kıpırdamayan çok sıcak ağustos akşamında yavaş yavaş buz gibi rakılarımızı yudumladık. Garson sürekli içkilerimizi tazeliyor, kirli tabakları değiştiriyor, abartmadan ilgisini üzerimizden eksik etmiyordu. Bense balığın nasıl pişirilmiş olarak geleceğini merakla bekliyordum. Derya kuzusu sonunda sofraya getirildi. Balığın derisinde en küçük bir yanık kısım yoktu. Ayrıca acemi ocakçıların yaptıkları gibi balık ızgaraya atılmadan önce una da bulanmamış, tava balık görüntüsü almamıştı. Güzelim lagos, kılçığının dibine kadar pişmişti. Her lokma da nefis suyunu içinde tutmuş, yanlış pişirmeyle ızgaraya akıp gitmemiş, kurutulmamıştı. İri bir balık, ızgarada ancak bu kadar başarıyla pişirilebilirdi. Yemeğin üzerine sakızlı muhallebi, çikolata sufle, fırında helva ve meyve seçenekleri arasından biz meyve tabağını seçtik. Gecenin ilerleyen saatinde okkalı kahveler bu güzel yemeğin cilası oldu. Hesap geldiğinde beklemediğim bir sürprizle karşılaştım. Çeşme'nin belki de en iyi balık lokantasının fiyatı, Dalyanköy'ün sıradan balıkçılarının da altındaydı. Sahiplerinin 30 yıldır İzmir'in İnciraltı'nda balık restorancılığı yapan bir aile olduğunu öğrendim. Alaçatı Marinası'ndaki bu şık restoran, işinin ehli bir işletmeciye emanet edilmişti. Umarım gördüğü ve göreceği ilgi sahiplerini şımartmaz, bu fiyata bu kalitede balık ve mezeleri daha uzun yıllar yiyebiliriz.
Yayın tarihi: 13 Eylül 2008, Cumartesi
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/09/13/ct/haber,810134C19782478592480335284E37FD.html
Tüm hakları saklıdır.