- Bir Kıbrıslı olarak, Rusya'nın Güney Osetya ve Abhazya'yı tanırken Kıbrıs'ı tanımamaktaki ısrarını nasıl yorumluyorsunuz? - Rusya, Güney Osetya ve Abhazya'yı tanıdı. Başka devletlerin Rusya'yı takip edip etmemesi, pratikte önemli olmayacaktır. Güney Osetya ve Abhazya, Gürcistan'dan ayrılmış ve Rusya tarafından korunan devletler olarak kalacak. Güney Osetya, Abhazya ve Kıbrıs problemleri arasındaki farklılıklar önemli. Rusya, Türkiye'den çok daha kuvvetli olduğu için onların Güney Osetya ve Ahbazya için yaptıkları ve yapabileceklerini Türkiye, Kuzey Kıbrıs için yapamadı. Bugünlerde Kıbrıs'ta 'tek bir devlet' kavramı konuşuluyor. Bunun en çok dışarıdan gelen bir 'Kıbrıslı' milleti yaratma ve böylece adada bir çözüm bulma hezeyanı yankıladığını görüyorum. Bugün Kuzey Kıbrıs'ta büyük ve bazen akıl almayacak kadar çatışmalı 'toplumsal kimlik' problemi gelişmiş durumda.
- Bunun nedenlerini nasıl açıklıyorsunuz? - Bunun dıştan ve içten nedenlerini Kıbrıs: Savaş ve Uyum adlı kitabımda açıklamaya çalıştım. Kıbrıslı Türkler, Türkiye'siz bir şey yapamazlar. Fakat bugünlerdeki 'kimlik' karmaşasının incelenmesi ve ortadan kaldırılması gerekiyor. Bu karmaşanın, bilhassa Kıbrıslı Türkleri, Türkiye'deki Türklerden ayıran kısmına iyice bakmalıyız. Benim çok hürmet ettiğim bir hocam vardı, bana; "Sen kendini iyi etmeden kimseyi iyi edemezsin," diye nasihat verirdi. Bugün Kuzey Kıbrıs'ta 'Türk', 'Kıbrıslı Türk', 'Türk Kıbrıslı', 'Dışarıdan gelen Türk', 'Kıbrıslı', 'Avrupalı' ve 'Hiçbir şey' başlıkları altında kimlikler ve aralarında büyük çatışmalar var. Yakında 'dinci' ve 'dinci olmayan' kimlik problemi de bu karmaşalığa eklenecek. Kimlik karmaşası - bu bir psikolojik süreç-, ekonomi, eğitim, politika gibi gerçek dünya süreçlerini allak bullak etmiş durumda. Sayın Gül'ün görüşmemiz sırasında bana da söylediği gibi Türkiye, Kıbrıslı Türkleri desteklemeye ve onların Rumlarla 'eşit' olmalarını sağlamaya devam edecektir. Fakat Rumlarla görüşmelerde çok dikkatli olmalıyız. İleride Kıbrıslı Türklerin tekrar bir 'azınlık' olmalarından ve ezilmelerinden çok korkuyorum. Türkiye'de medyanın Kıbrıs'taki kimlik karmaşasına yardım edecek şekilde bir girişimde bulunmaması ve gelişmekte olan Kıbrıslı Türk-Rum görüşmelerine daha yakından bakıp, tehlikeli yönleri halka duyurmaması beni üzüyor.