"Gökyüzünde Yemek"

Bir vinç ucunda bir yemek masası, harika bir manzara ve uçsuz bucaksız bir gökyüzü"Dinner In The Sky" yani "Gökyüzünde Yemek"... İnsanlara hayal gibi gelen bu tabloyla ilk tanışma Brüksel'de gerçekleşti. Bu güzelliği keşfeden dört genç Türk iş adamı bu ilginç projeyi İstanbul Boğazı'yla birleştirdi.

Hem arkadaş hem de iş ortağı olan Mehmet Ulusoy, Sinan Berent, Aydın Can Ataberk, İshak Deeskinaziz isimli dört genç girişimci "Gökyüzünde Yemek" için profesyonel bir ekip kurmakla işe başladılar. Tecrübeli bir vinç operatörü ve gökyüzünde yemek servisi yapabilecek garsonlardan oluşan bir kadro kurdular. Sıradan bir yemek unutulmaz gönül doygunluğuna dönerken, Boğazın eşsiz güzelliği misafirleri İstanbul'a hayran bırakıyor. Muhteşem Boğaz manzarası, hafif esen bir rüzgâr, keyifli bir sohbet ve adrenalin dolu bir yemek için "limit gökyüzü"



Yorucu bir günün ardından "Dinner In The Sky" ekibiyle keyifli bir yemek yeme fikri beni heyecanlandırıyordu. Ortaköy'de bizi bekleyen profesyonel ekibi ve vinci görünce heyecanım daha da arttı. "Sanırım buna hazır değilim" diye içimden yükselen cümleleri duymak beni ürkütüyordu. Masaya oturduktan sonra ekibin kontrolünde emniyet kemerlerimiz takıldı. Yerden 55 m yukarı çıktığımızda masanın hoş görüntüsü, yanımdakilerin samimi konuşmaları hiç fayda etmiyordu. Bir yandan aşağı bakmanın ne kadar zor olduğunu sizlere nasıl anlatacağımı planlıyordum. İlk beş dakikanın ardından bütün heyecanım geçmiş bir tavırla etrafımı izlemeye koyuldum. Sanırım sarsıntısız bir şekilde yükselmek korkularımı azaltmıştı. Aşağı bakmaya hiç zorlanmadan Boğazın eşsiz manzarasının tadını çıkarmaya başladım. Geçen saatlerin farkına varmadan keyifli sohbete devam ediyor ve İstanbul'u gökyüzünden izlemenin zevkini yaşıyorduk.

Emniyet kemerleriyle nasıl yemek yiyeceğimi düşünüyordum. Koltukların konforu, kemerlerin rahat kıvrımları muhteşem yemeğin tadına varmam için yeterliydi. Sade ve şık bir masa düzeni... Kırmızı peçeteler, beyaz tabaklar ve kırmızı sebzelerle süslenmiş hoş bir menü... Kırmızının cazibesi ile kabaran iştahımız... Tabii bu yemek şöleninin başarısının ardında profesyonel ve deneyimli bir kadro... İnanması gerçekten güç olan bir durum... Bu keyfi yaşamak için "Gökyüzünde Yemek"i tecrübe etmelisiniz.


Kendinizi bize tanıtır mısınız?
Yolculuk Atölyesi isimli bir firmanın sahibiyim. Genelde "Gökyüzünde Yemek" gibi dünyadaki yenilikleri takip eden, bunları öğrenmek için mesai harcayan ve bilgi edinmekle kalmayıp aynı zamanda bu yenilikleri Türkiye'de nasıl uygulayabilmek için uğraşan bir ekibiz. Ses getiren diğer bir organizasyonumuz ise; Garanti Bankası sponsorluğunda bir kişiyi uzaya yollamamız oldu. Türk insanının seveceği, Türkiye'ye değer katabilecek trendleri araştırıp bulan ve bunları Türkiye'ye getirmenin yollarını arayan bir ekibimiz var.

Biraz da "Gökyüzünde Yemek" keyfini konuşalım...
Dinner In The Sky, 2007 tarihinde dünyanın en olağan dışı 10 restoranından birisi seçildiğinde, İstanbul için çok özel bir konsept olduğunu düşündük. Akabinde bu işin mucitleriyle uzun bir süre görüştük. Şubat ayında Brüksel'e gidip bu heyecanı yaşadık ve Türkiye'ye getirmeye karar verdik. İlk "Gökyüzünde Yemek" keyfi 28 Mayıs tarihinde Ortaköy Meydanında gerçekleştirildi.

"Gökyüzünde Yemek" için Ortaköy özel bir yer mi?
"Dinner In The Sky"ın yani "Gökyüzünde Yemek"in de ana sloganı "limitimiz gökyüzü"Yani yeri Ortaköy sayılmaz. Yerimiz siz nereyi isterseniz orası... Benim evimin manzarası çok güzel ve bahçesine de bir vinç sığabiliyor derseniz gelip sizin evinizde de çok özel bir yemek yapabiliriz. Yerimiz aslında Türkiye'nin tanıtılmaya değer güzel coğrafyası, tarihi, manzarası, doğası olan her yer... Ortaköy bilinçli olarak seçilmiş bir yer. Sadece İstanbul'un değil, dünyanın en güzel manzaralarından birine sahip. Daha önce Times dergisinin kapağına taşınacak kadar İstanbul'u temsil gücü yüksek bir manzara. Asya ile Avrupa'nın içinde bulunduğu kültürel bir tarihhazine, eşsiz bir görüntüOrtaköy; camii, kilisesi ve sinagoguyla üç dinin birleştiği, muhteşem boğaz manzarasına ev sahipliği yapan bir mekânsebeple projeyi burada başlatmaya karar verdik.

Herkes gökyüzünde yemek keyfini yaşayabilir mi?
Güvenlik açısından katılımcıların boylarının 150 cm'den uzun olması gerekiyor. Oturduğunuz zaman sizi emniyet kemerleriyle saran, içinde rahat durduğunuz ve aynı zamanda kendinizi güvende hissettiğiniz bir düzeneğimiz var. Dolayısıyla müşterilemizin 150 cm altında olmaması tek sınırımız

En fazla ya da en az kaç kişi "Dinner In The Sky"a katılabilir?
Bir yemek davetine aynı anda en fazla 22 kişi katılabilir. Daha önce yaptığımız organizasyonlarda 100'e yakın kişiyi ağırladığımız oldu. Fakat ben eşimle baş başa romantik bir yemek istiyorum diyorsanız sizin için de özel bir yemek hazırlanabilir.


"Dinner In The Sky"ın yemeklerinden bahsedebilir misiniz?
Çok güzel ve özel tasarlanmış muhteşem bir menümüz var. Restoranımız bulunduğu yerle olduğu kadar yemeğiyle de size özelBu yemek sizin daha önceden tercih ettiğiniz özel bir menü olabilir. Osmanlı mutfağından dünya mutfağına, balıktan kebaba kadar geniş bir menü... Dünya mutfağından İtalyan bir şefle göz kamaştırıcı bir organizasyon gerçekleştirdik. Dünyadaki "Dinner In The Sky"da çok özel şeflerin misafir olduğu yemek organizasyonları yapıldı. Biz de benzerini Türkiye'de gerçekleştireceğiz. Sınırınız gökyüzünde hiç bir şeyden mahrum kalmamak.

Alkol var mı? Sınırlarınız nelerdir?
En çok önemsediğimiz nokta insanların güvenliğinin sağlanmasıDolayısıyla burada insanların huzurunu kaçıracak bir olaya izin vermeyiz. Müşterilerimizi, yiyecek ve içeceklerini adabıyla tüketmeye davet ediyoruz. Zaten şu anda müşterilerimiz çok özel olduğundan herhangi bir problemle karşılaşmadık.

Gelecek ay Ramazan başlayacak. Ne yapmayı planlıyorsunuz?
Gökyüzünde Ramazan davetlerimiz elbette olacak. Özel olarak hazırlanan menüler eşliğinde müşterilerimiz için çok şık ve güzel iftar organizasyonları düzenleyeceğiz. Müşterilerimiz; Sultanahmet'te, İstanbul'un otantik atmosferinde, camilerin eşliğinde gökyüzüne yükselerek iftar daveti verme olanağı bulacaklar. Bunun için de önceden rezervasyon yaptırmak şart

Garsonlarınız ya da aşçılarınız özel bir eğitimden geçti mi?
Kadromuzda yer alan garson ve aşçılar; "Dinner In The Sky"ın ekibi ki bunun içinde ekibin kurucusu ve mucidi olan Stefan da bulunuyor- tarafından verilen özel bir eğitimden geçiyorlar. Yemek servisi kısmı hiç zor olmayan bir şey ama bunun için özel eğitim almış ve bunu yapmaktan zevk alan bir personel tarafından ağırlandığınızı özellikle vurgulamak isterim.

Gökyüzünde en fazla kaç saat kalabiliyoruz?
Bizim tavsiyemiz 1 saat 45 dakika. Çünkü oradaki havayı solumanız, fotoğraf çekmeniz, heyecanı yaşamanız, manzaraya doymanız ve yemeğin keyfini çıkarmanız zaman alacaktır. Hem ruhen, hem de fiziksel olarak doymanız yaklaşık iki saati bulacaktır.

İlginç davranışlarla karşılaşıyor musunuz? Korkup aşağı inmek isteyenler oluyor mu?
Bir yabancı misafirimiz yukarı çıkarken çok korktuğunu ama yine de bunu denemek istediğini ve bu tecrübeyi yaşamadan dönmek istemediğini açıkladı. Kendisine beş dakika süre verdi. Bu misafirimizin gökyüzündeki yemeği 35 dakika sürdü. Misafirimiz gökyüzünden aşağı alkışlarla indi. Hem korkusunu yendi hem de çok güzel bir tecrübe yaşadığını belirti.



Emniyet açısından sorun yaşama ihtimali var mı? Başka ülkelerde herhangi bir sorunla karşılaşılmış mı?
Emniyet konusu bizim özellikle üzerinde durduğumuz en önemli konu. "Dinner In The Sky"ın dünyada birincil gündemi güvenlik. Projeyi Türkiye'ye getirirken de ilk kaygımız buydu. Avrupa Birliği'nin bütün denetleme ve yargı organlarının bulunduğu Brüksel gibi bir şehirde yıllık tüm denetlemelerin nezaretinde ortaya cıkmış olması bize güven verdi. Bütün güvenlik prosedürleri Avrupa Biriliği normlarında denetlenerek üretildiği ve kontrol edildiği için "Gökyüzünde Yemek"i Türkiye'ye getirdik.

Devamlı İstanbul'da mı kalacaksınız? Güneye inmeyi düşünür müsünüz?
Mevsim gereği zaten İstanbul sezonunun sonuna yaklaşıyoruz. "Gökyüzünde Yemek"i İstanbul'un güneyinde Bodrum'da ve Antalya'da, oralar hâlâ sıcakken hizmete sunacağız. Güneyin güzel doğasıyla ve muhteşem manzarasıyla oradaki insanlara servis vereceğiz.

Yazın en keyifli yemeğini "Dinner In The Sky"la boğaz manzarasıyla yaşayabiliriz... Önümüzdeki kış için ne yapmayı düşünüyorsunuz?
Kış için çok farklı ve yeni projelerimiz var. Kış mevsiminin gerçekten yaşandığı turistik merkezlerin yanı sıra Kartalkaya, Uludağ gibi kayak merkezlerinde de servis vermeyi planlıyoruz. Çıktığımız yükseklik ve bulunduğumuz ortam teleferiktekinden çok da farklı bir ortam değil. Yani kışın da insanları gökyüzünden mahrum bırakmadan onlara servis verebilmenin yollarını düşünüyoruz.

Yemek esnasında hava şartlarında olumsuz bir değişiklik olduğu takdirde ne gibi önlemler alıyorsunuz?
Teoride yağmur bizim için bir dezavantaj degıl. Bizim için en ciddi sorun rüzgârİstanbul'da da aşırı rüzgâr yüzünden yemek daveti veremediğimiz oldu. Ama şu an İstanbul'un alışılagelmiş rüzgârı bizim yemek yapmamızı engelleyecek bir niteliğe sahip değil. Yağmur, içeride olan insanlara rahatsızlık vermiyor. Şu ana kadar yağmur esnasında gerçekleşen bir yemek davetimiz olmuştu ve biz müşterilerimize rahatsız olup olmadıklarını sorduğumuzda "Hayır biz çok memnunuz, çok romantik bir ortam; biraz daha kalmak istiyoruz." demişlerdi.

Ev sahipliği yaptığınız en ilginç organizasyon nedir?
Evlilik teklifi. Benim için iki yönüyle çok ilginçti. Birincisi çok eşsiz bir manzarada bir ilki gerçekleştirdik. Hanımefendiye, damat adayı bir sürpriz yaptı. Ona gökyüzünde evlilik teklif etti. İkincisi de erkekler için çıtaların yükselmesinin yanında bir de avantaj sağlandı. Olumsuz bir cevap geldiği takdirde hanımefendinin "ben istemiyorum" diyerek masayı terk etme gibi bir şansı yok. Dolayısıyla damat adayı bizden şakayla karışık "Ben evet cevabını duyana kadar bizi indirmek yok" diye söz almıştı.Gerçekten orada büyülenmeyip de 'hayır' cevabını vermek çok zor.

Değişiklik yapmayı düşünüyor musunuz? Ya da başka yeni projeleriniz var mı?
Ekim ayında konsept projelerimiz gerçekleşecek. Bunun için de çok özel mekânlar var. Bunlar arasında Kıbrıs, Kapadokya, Mardin, İshak Paşa Sarayı Doğu Beyazıt da var. Bu projeler için görüşmelerimiz devam ediyor. Ekim ayı içerisinde bunları gerçekleştirmeyi umuyoruz.