kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 23 Ağustos 2008, Cumartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
Kızları Gül, damatları Gürkan Gürak ve torunları Rüzgâr'la masa başında.

Kocama 'Ben size âşığım' dedi

16.08.2008
- Dayanışma içinde geçen bu 28 yılda evliliğinizi zorlayan günler yaşamadınız mı hiç?
- A.Ü:
Konuşarak çözebildik bir sürü meseleyi. Biz iyi arkadaşız. Aşk denilen şey bir süre sonra eski alevini yitirir. Eski coşku ortadan kalkar. O eğer sevgiye dönüşebiliyorsa o zaman şanslısınız. Elbette kırgınlıklar olmuştur. Gece yatarken sırtını dönüp yatma olmuştur ama kapıyı çarpma, kavga asla yok. En büyük eleştirmenlerim Gül ile Vildan'dır. İnanılmaz acımasızdırlar. Onlar yüzünden romanımdan 30 sayfa falan attığımı biliyorum. Hiçbir eleştirmen bunlar kadar acımasız olamaz.

- Ünlü yazar Ahmet Ümit'in karısı olmayı nasıl yaşıyorsunuz?
- V.Ü:
Ahmet yaşadıklarının içine, beraber yaşadığı insanları dahil ediyor. Araştırma sürecini hep beraber yapıyoruz. Romanın ortalarına geldiğinde, bazen kendi kendime konuştuğumu hissediyorum. Etrafında olan şeylerin tam ayırdına varamadığını düşünüyorum. Bazen bu haliyle eğleniyorum.
- A.Ü: Mevlana ve Şems hakkında yazıyorum. Beraber okuyoruz, birlikte Konya'ya üç kez gittik, mezarlıkları geziyoruz, Şems'in türbesine gittik. Yeni romanımın adı Bab-ı Esrar (Sırlar Kapısı). Evlenmeden önce Gül de katılıyordu araştırma sürecine. Şimdi ikimiz kaldık.
- V.Ü: Yeni romanı için şu an seyahat ediyoruz.

- Romanınızı önce eşinize mi okutursunuz?
- A.Ü:
Şu anda okuyor zaten. Buraya gelmeden önce bir bölüm okudu. "Bir kadın böyle konuşur mu, böyle olur mu," diyor. Çok acımasız...
- V.Ü: Bunları ben söylemezsem başka insanlar daha çok üzer Ahmet'i.

- Hiç Ahmet Ümit'i kıskandığınız zamanlar olmadı mı?
- V.Ü:
Fazla öne çıkmayı seven bir insan değilim. Bunu rahat bir şekilde karşıladım. Onu böyle televizyonlarda falan görünce hoşuma da gidiyor. İnsanlar durdurup imza alınca da...

- Kadın hayranları imza günlerinde kuyruk oluşturuyor?
- V.Ü:
Genellikle Ahmet'in imza günlerine gitmem. Bir gün Ankara'ya beraber gittik. İmza gününde, kapı açıldı. Bir kadın koşarak geldi, "Ben size âşığım," diye sarıldı Ahmet'e. Herkes dönüp bana baktı. "Ne yapayım, âşıkmış," dedim. Kadın birden yaptığı anormalliği fark etti ve "Sizin yazdıklarınıza âşığım beyefendi," dedi.
- A.Ü: Ben şaşırmıştım. Bir de "Allah Allah böyle bir kadın mı var?" diyecek, yanlış anlayacak diye...