Kapanma sürecini atlatan AK Parti'de anayasa değişikliği ile ilgili bakış değişmiş.
Anayasada toptan değişiklik yerine, perakende bir yaklaşım ile bazı maddelerinde değişikliğin yapılacağı anayasa paketine dönüşmüş...
Amaçlanan da öyle çok sayıda maddesinde değişiklik değil...
Uzun süredir birçok kesimin
"değişiklik olmalı" diye üzerinde görüş belirttiği maddeleri...
Örneğin her seçim döneminde hatırlanan siyasi partiler ve seçim kanunları.
Bu kanunlarda değişiklik yapmak için anayasanın bazı maddelerinde yapılması gereken düzenlemeler.
100 Türkiye vekili AK Parti Genel Başkan Vekili
Dengir Mir Mehmet Fırat, dünkü sohbetimizde toptan bir değişiklikten uzaklaştıklarını söyleyerek söze başladı.
Fırat, anayasa değişikliğinde bu iki kanunun öncelikli hedefleri olduğunu vurguladı.
Siyasi Partiler yasasındaki değişiklikteki hedefleri de tek başına parti kapatmaların zorlaştırılması değil.
Fırat, Siyasi Partiler Kanunu'nun
"diktacı bir dayatma" gibi olduğunu belirtip ekledi:
"Sanki kanun değil, iç hizmet yönetmeliği. Partilerin nerelerde örgütlerini kuracağından kaç kişinin görev alacağına kadar her şeyi belirlemiş. Oysa partiler hangi belde veya illerde örgütleneceğine kendileri karar vermeli." Ayrıca iletişim çağının yaşandığı bir süreçte saat 17.00'den sonra meydan mitinglerini yasaklayan madde de kaldırılacak.
Seçim Kanunu için öngördükleri diğer değişiklik 1990'ların başından bu yana tartışılan ancak anayasaya aykırılığı dolayısıyla Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen
"100 Türkiye milletvekilliği..." Yani, her partinin alacağı oy oranında 100 milletvekilliğini paylaşmasını öngören düzenleme.
Bir de yüzde 10'luk seçim barajı...
Fırat, 100
Türkiye milletvekilliği konusunda kararlı olduklarını söyledi.
Bunun Meclis'te tüm siyasi partilerin temsilini de kolaylaştıracağını vurgulayıp ekledi:
"Yüzde bir oy alan parti tek kişiyle de olsa Meclis'te temsil edilmeli." Baraj yüzde 7 Türkiye barajını da yüzde 10'dan, 7'ye indirmeyi hedeflemişler.
Fırat, barajın yüzde 7'ye inmesiyle başta AB'den gelen telkinler olmak üzere birçok tartışmanın önüne geçileceğine inanıyor.
Anayasa değişikliğinin nasıl gerçekleşeceği konusunda Fırat'ın yöntemi, Meclis Başkanı
Köksal Toptan ve sivil toplumdan farklı...
Fırat, partilerin üzerinde görüş birliğine varabileceği temel metinler hazırlanıp, Anayasa Uyum Komisyonu'ndaki tartışmaların bu metinler üzerinden yürütülmesini istiyor.
Ayrıca alt komisyonda görüşüne başvurulacak sivil toplum temsilcilerinin, Uyum Komisyonu'nda olmasını doğru bulmuyor.
"Biz de TÜSİAD'a girelim" Bu aşamada Fırat'a TÜSİAD'ın,
"Sivil toplum anayasa hazırlığı sürecinde olmalı" önerisini anımsattım.
Fırat'ın tepkisi sert oldu:
"O zaman TÜSİAD İcra Komitesi'ne de iktidar ve muhalefetten birer temsilci gönderelim... Alt komisyona gelirler katılırlar, siyasi parti ve seçim kanunu değişiklikleri önerilerinden yararlanırız. Ancak Uyum Komisyonu'nda olmamalılar. Siyaset yapmak istiyorlarsa parti kursunlar..." Üzerinde 1.5 yıldır tartışılan anayasa değişikliğinin Meclis açıldıktan sonra da tartışmasının bitmeyeceği görülüyor.
Yayın tarihi: 17 Ağustos 2008, Pazar
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/08/17//haber,4D13E96580504131886399C2D42752DD.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş.