AKP Yönetimine yönelik eleştirilerle dikkat çeken "Neo Con"lara yakın Washington Times gazetesi, İran Cumhurbaşkanı Mahmut Ahmedinejad'ın
Türkiye ziyareti öncesi
Türkiye'nin bu ziyaretten hiç bir şey kazanmayacağı gibi başının derde girebileceğini öne sürdü. Gazetede yer alan yorumda "Eğer
Türkiye, İran ile enerji anlaşmasını imzalarsa, ABD, PKK terörizmine karşı mücadelede işbirliği ve istihbarat paylaşımı konusunda yeni bir sayfa açan Kasım 2007 anlaşmasına son verebilir" iddiasında da bulunuldu.
Washington Times gazetesinin yorumcularından Tülin Daloğlu imzalı yazıda İran'ın aralarında ABD'nin de bulunduğu BM Güvenlik Konseyi beş daimi üyesi ve
Almanya'dan oluşan 6'ların nükleer teknolojiyi geliştirmeyi durdurması talebini reddetmesinden iki hafta geçmeden ilk defa bir
NATO üyesini ziyaret edeceği belirtildi.
"ZİYARET AHMEDİNEJAD'IN BÖLGEDEKİ İMAJINI DAHA GÜÇLENDİRECEK"İran'ın yeni yaptırımlara meydan okuyarak bölgedeki konumunun güçlendiği, Ahmedinejad'ın
Türkiye'ye yapacağı ziyaretin İran'ın imajını daha da kuvvetlendireceği kaydedilen gazetede "Ancak Türkler ne kazanacak? En iyi koşullarda hiçbir şey. Ayrıca bu ziyaret,
Türkiye'nin başını derde sokabilir" yorumu yapıldı.
BM Güvenlik Konseyi daimi üyeleri ve
Almanya'nın İran'ın, nükleer hedeflerinin ilerletilmesinde olumlu herhangi bir yönü görmemesinin "hayati" olduğu görüşünde birleştiğini belirtilen yazıda şöyle devam edildi:
"
Türkiye'nin siyasi liderlerinin ise bu yüksek düzeyli "görüşmeleri' barış adına bir "iyi niyet' gösterisi olarak görmeyi tercih etti. Sayın Gül, aynı nedenle Darfur'da soykırım emrini veren Sudan Cumhurbaşkanı Ömer El Şerif'e evsahipliğini de yapmıştı. Ancak bir Türk atasözü, konuşmanın her zaman bir erdem olmadığını gösteriyor. Asıl erdem olan, ne zaman ve nasıl "sessiz" kalmayı bilmektir."
Washington Times'deki yorumda komşularla iyi ilişkilerin
Türkiye için iyi olduğunu ancak İran ile mevcut durumu ve bu ülkenin "nükleer silahları elde etme tehdidini" ciddi olarak nitelendirildi. Halbuki Bush Yönetimi'nin AKP'yi güçlü bir biçimde desteklediğini kaydedilen yorumda ABD'nin kapatma davası konusunda sessiz kalmadığına dikkat çekildi.
"BEYAZ SARAYI ZİYARETTEN MEMNUN DEĞİL"Türkiye'de Ahmedinejad'ın ziyareti konusunda Washington ile temas kurduğu yolunda spekülasyonların bulunduğu ancak bu yönde bir kanıt olmadığı ifade edilirken de "
Türkiye, tamamen bağımsız bir biçimde hareket ettiği gibi gözüküyor. Beyaz Saray da, büyük bir olasılıkla bu ziyaretten memnun olmazsa da ABD yetkilileri, AKP liderliğini, komşuları ile pro-aktif angajmanı nedeniyle övmeyi sürdürüyor" denildi.
ABD'li gazetede, diğer bir senaryoya göre
Türkiye'nin Amerika'nın İran Yaptırımları Yasası'nı "ihlal ederek" bu ülke ile bir gaz anlaşmasını imzalayabileceği belirtilerek "Eğer
Türkiye, İran ile enerji anlaşmasını imzalarsa, ABD, PKK terörizmine karşı mücadelede işbirliği ve istihbarat paylaşımı konusunda yeni bir sayfa açan Kasım 2007 anlaşmasına son verebilir" diye yazıldı.
Ahmedinejad'ın ziyareti sırasında Anıt Kabri'ye gitmeyeceğini "açıkça" bildirdiği belirtilerek "Sayın Gül, teslim oldu ve bunun yerine onu İstanbul'a davet etti. Böylece, bu iki lider, farklı yönetim şekillerini temsil ederken gerçekte ortak bir çok şeyleri var" iddiasında bulunuldu.
Washington Times'deki yorumda Dışişleri Bakanı Ali Babacan'ın
Türkiye'nin İran ile ilgili konularda sessiz kalamayacağını söylediği anımsatıldıktan sonra
Türkiye'nin, topraklarının ABD kuvvetlerince Irak'a saldırmak için kullanılmasını reddettiği, ve Babacan'ın, Türk topraklarının İran'a karşı bir saldırıda kullanılmayacağını da söylediği kaydedildi.
Başbakan
Recep Tayyip Erdoğan'ın İran'ın nükleer silahları bulundurmasına karşı çıkıp çıkmadığının belli olmadığı öne sürülen yorumda "
Türkiye'nin siyasi liderliği, eş zamanlı olarak İran ile dans edip büyük bir bölgesel oyuncu hale gelebileceğine inanıyor. Umalım ki haklı çıkar. Yoksa Türk halkı, dikkatsiz bir politikanın sadece bir kurbanı olur" iddiasında bulundu.
ANKA