Türkiye'de hayat bir başka akıyor, Bodrum'da bir başka... Bodrum, bir nevi özel hayat podyumu gibi bir şey... Herkes o podyumda yürüyor. Çünkü orada yürümenin keyfi de bir başka. Bütün bakışlar üzerinizde, art arda fotoğraflarınız çekiliyor ve kendinizi ertesi gün hemen hemen bütün gazetelerde görüyorsunuz. Ee, doğal olarak kendinizi önemli bir şey zannedersiniz... (Kimseyi küçümsemiyorum, sadece nedensiz şöhretten söz ediyorum.) Bu yaz Bodrum'da rüzgar estiren kadınlara bir bakın; Süreyya Yalçın, Deniz Berdan, İvana Sert ve Eda Taşpınar... Ne özellikleri var? Kaset mi çıkarıyorlar? Mankenlik mi yaptılar? Ya da bir dizide falan mı oynuyorlar? Yoksa iş hayatında çok büyük başarılara mı imza attılar? Hayır... Tek yaptıkları sürekli bikini değiştirmek... Evet, bu da
Türkiye'ye özgü bir şey... Sadece bikini değiştirerek ya da Bodrum'da 1-2 ay tatil yaparak şöhret olabiliyorsunuz. Halka ulaşmak için aylarca stüdyolara kapanıp albüm hazırlayan genç şarkıcılara, bir dizi filmin çekimleri için insan gücünü aşan bir tempoyla çalışan genç oyunculara yazık değil mi? Niye uğraşıyorlar bu kadar... Alsınlar bir valiz bikini, gitsinler Bodrum'a... Önce şöhret olsunlar, sonra da albüm yapsınlar... Yorulmadan yani!
Bugünkü Tüm Yazıları
Bikinilerle gelen şöhret!
Yayın tarihi: 5 Ağustos 2008, Salı
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/08/05/gny/haber,50884DBAF0D54026A4593BAE5BCE3FBB.html
Tüm hakları saklıdır.