Yazacağımız konu, değişime direnen, açık ve şeffaf olmayan, bu görüntüsüyle güven zedeleyen bir "yolculuğun" öyküsü. Bize, iyi bir
Türkiye fotoğrafı sunuyor. Fotoğrafta yok yok!
Asker, işadamı, yabancı fon şirketi, siyasetçi, bürokrat tekmili birden yerini alıyor!..
Diyeceksiniz ki; "Konu ne?" Hiç tartışılmamış,
"Yassak Hemşerim!" denilen bir bölgenin yolculuğu elbette.
Anlatacağımız yer, "
Askeri Güvenlik Bölgesi mi? Yoksa
sivil yerleşim birimi mi?" Belli değil. Kritik bir durum.
Yer,
İstanbul Tersane Komutanlığı'nın bulunduğu
Pendik-Güzelyalı mevkii. Burası Genelkurmay'a
Milli Emlak tarafından tahsis edilmiş.
Hemen yanıbaşında ise geçen yıl
KKR'ye
1 milyar Euro'ya satılan
UN RoRo var. Un Ro-Ro deyip geçmeyeceğiz. Çünkü UN Ro-Ro altın yumurtlayan tavuk. Bulunduğu alanda
bir limanı,
altı benzin satış noktası ve içinde
500 araçlık tır parkı bulunuyor. Benzin satış noktalarından da
gümrüksüz akaryakıt satışı yapılıyor.
Daha ne olsun!..
UN Ro-Ro'nun yanında ise
92 Karadeniz çocuğunun kurduğu,
"Anadolu Kumcular Kooperatifi" yer alıyor. Onlara çılgın Türkler demek lazım! UN RoRo ve Anadolu Kumcular Kooperatifi ise kullandıkları araziyi Milli Emlak'tan kiralamış. Buraya kadar yazdığımız her şey normal! Anormal bir durum yok, fakat gerisi tufan.
Niye mi?
Çünkü Askeri Güvenlik Bölgesi Kanunu açık, "Askeri Güvenlik Bölgesi kapsamındaki yerler
yabancı gerçek ve tüzel kişilere satılamaz" diyor. Bunun için onay dahi istenemiyor. Durum böyle iken nedense KKR'nin satın aldığı UN Ro-Ro'nun bulunduğu alan "Askeri Güvenlik Bölgesi" kapsamı dışına alınmış! UN Ro-Ro ile burun buruna yaşayan, sınır komşusu Anadolu Kumcular Kooperatifi ise "Askeri Güvenlik Bölgesi" kapsamına alınmış, kılını bile kıpırdatamıyor! Sağa sola dönemiyor. KKR'nin UN Ro-Ro'su ise tam gaz koşuyor?
Aynı toprağa farklı muamele!
Örnek verelim. Anadolu Kumcular Kooperatifi, 2005 yılında kendi limanını kurmak için
Bayındırlık ve İskân Bakanlığı'na başvurmuş.
Genelkurmay, "Yanıcı ve patlayıcı madde bulundurmayın. Sahilde kum depolamayın, kum yığınlarını ıslatın," diyerek şartlı onay vermiş. Karadeniz çocukları sevinmiş. Gelin görün ki, daha
10 ay geçmeden Genelkurmay, "Bulunduğunuz yer Askeri Güvenlik Bölgesi kapsamında!" diyerek tek taraflı şartlı onayı kaldırınca hepsi susmuş. Bu noktada ise UN Ro-Ro yönetimi şirketi yabancıya satmak için
Citigrup'a yetki vermiş. Galiba İstanbul Tersane Komutanlığı bölgeyi ikiye ayırmış. Bir bölge de
beyaz adam, diğerinde
zenciler var. Uygulama adil değil. Pendik-Güzelyalı mevki tıpkı soğuk savaş döneminin
Berlin duvarı gibi duruyor.
Şimdi, "Bunda ne var ki?" demeyin!
Sinek küçük mide bulandırır!..
Adama,
"Genelkurmay, niçin UN Ro-Ro'yu Askeri Güvenlik Bölgesi kapsamına almıyor? Anadolu Kumcular Kooperatifine ise geçit vermiyor?" diye sormazlar mı?
Askeri Güvenlik Bölgesi Kanunu'na göre, "Askeri Güvenlik Bölgesi kapsamındaki yerler
yabancı gerçek ve
tüzel kişilere satılamaz!" Askeri Güvenlik Bölge kapsamındaki yerlere yabancılar elini kolunu sallayarak giremiyor. Genelkurmay Başkanlığı'ndan izin almaları gerekiyor. Genelkurmay Başkanlığı da yanlarına refakatçı veriyor.
Biz, ilginç bir dosyayı açıyoruz. Birileri UN Ro-Ro'yu niye bu kadar çok seviyor, hep birlikte öğreneceğiz.
Bekleyin!..
Yayın tarihi: 31 Temmuz 2008, Perşembe
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/07/31//haber,F1AC1BEA6AD94BAE86D9C4AE29682104.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş.