AK Parti hakkında kapatma davası açılınca, ülkede büyük bir şaşkınlık ve ardından da ciddi bir gerginlik doğmuştu.
"Kapatılsın" diyenler, davaya sevinenler bir yanda, işin içinde bit yeniği arayan, davayı hukuk devletine aykırı bulanlar diğer yandaydı.
Zamanla, kutuplaşma azaldı. Birçok insanın beklentisi
"AK Parti kapatılmayacak" çizgisine geldi. Bir anlamda iş tavsadı. O eski heyecan kalmadı.
AK Parti yönetimi, ipleri koparmak yerine, savunmasını yaparak, hadiseyi yumuşatarak meseleyi götürdü. Ve neticede AK Parti kapatılmadı, Tayyip Erdoğan'ın doğru bir tercihte bulunduğu ortaya çıktı.
Parti kapatılmasa dahi, Erdoğan'ın yasaklanabileceği ileri sürülüyordu. Mamafih, anayasaya göre bu mümkün değildi; sadece, partinin kapatılmasına sebebiyet verenler 5 yıllık yasak kapsamına alınabilirdi. Ama, anayasa değişikliklerini esastan bile inceleyen mahkeme, pekala, yeni bir içtihat üretebilirdi. Bunu da yapmadı.
Netice itibariyle, büyük çoğunluğu sevindiren
dengeli bir karar çıktı.
Yayın tarihi: 31 Temmuz 2008, Perşembe
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/07/31//haber,455DCE6ADAC3420999842E90215BF72F.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş.