Verse Le Sud / Güneye Doğru (D Home)
Film: * * * / Ekstralar: * * Ellen, Brenda ve Sue. Bu, onların ve Haiti'nin öyküsü. Kuzey Amerika'da can sıkıcı bir hayata sürüklenmiş olan, erkekler tarafından ilgi alanı dışına çıkarılan üç kadın Haiti'ye gelir ve burada para karşılığı sevgili bulurlar. Tek özlemleri, aşkı tatmaktır. Onları ne Papa Doc rejiminin zulmü (öykü 70'lerde geçiyor) ne de halkın sefaleti ilgilendirmektedir. Bu arada üç kadından ikisi aynı adama, Legba'ya âşık olur. Bir döneme ironik bir bakış atan film, sadece Charlotte Rampling için bile seyre değer.
Ripley Underground / Ripley Yeraltında (Assanat)
Film: * * * / Ekstralar: Yok Patricia Highsmith'in sıkı hayranı olarak, romanlarından uyarlanan her filmi -ta
Pleine Soleil'den başlayarak- içim titreyerek izlerim. Geçen yüzyılın en büyük kurgu karakterlerinden biri olan Tom Ripley'in serüvenleri büyüler. Bu kez ünlü yönetmen Roger Spottiswoode el atmış. Hikâye şöyle: Ripley'in eski arkadaşı, ressam Derwatt ölür. Ölmeden önce iki tablosu astronomik paralara satılmıştır ve bunu öğrenen Ripley, ölümü gizler. Ama çok geçmeden işler arapsaçına dönecektir.
August Rush / Kalbini Dinle (Tiglon)
Film: * * / Ekstralar: * * * Masala ve hissiyata hazır olun. Çellist Lyla ve şarkıcı Louis hızlı bir aşk yaşar, ama Lyla'nın babası yüzünden ayrılırlar. Lyla oğlunu minicikken yetimhaneye verir. Evan, 11 yaşına geldiğinde deha düzeyinde bir müzisyendir. Ama hayatta tek istediği, hiç görmediği anne ve babasını bulmaktır. Hedef
New York'tur ve başaracaktır. Baştan sona müzikle dolu, gözleri yaşartan, melodramatik efektleri bol, izleyiciye "Rüya mümkün," dedirten bir film.
Paradise Found / Keşfedilmiş Cennet (A&E Film)
Film: * * * / Ekstralar: * * * Resim sanatının abidelerinden Paul Gauguin'in hayatı Picasso, Modigliani ve Pollock gibi dramatik öğelerle dolu. Paris'te başarılı bir borsacı olan Gauguin, hayatını değiştirir. Güzel karısını ve çocuklarını Paris'te bırakıp Pasifik'teki adalara yola koyulur. Sefalet içinde, ama sanatsal yaratıcılığının doruğunda o muhteşem tabloları üretecek ve Paris'e muzaffer bir edayla dönecektir. Nastassia Kinski muhteşem oynuyor. Gauguin rolünde
24 dizisinden tanıdığımız Kiefer Sutherland de hiç fena sayılmaz.