İlki 1960'ların ikinci yarısında hürriyet tahvillerinin ikinci elde alım satımından, ikincisi 1980'lerin başında bankerlikten, üçüncüsü de 1980'lerin sonunda gayrimenkulden olmak üzere iş yaşamında üç kez batmış ve yeniden doğmuş
Kastelli ile dün ölen
Abidin Cevher Özden'i birbirine bağdaştıramadım. Bende bıraktığı imajıyla 'Kastelli ne eder ne yapar, sorunun altından kalkardı' diye düşünüyorum. Ama demek ki çok bunalmış, belki batıp çıkmaktan yorulmuştu.
-
Banka kadar büyük- Karadeniz'in ticari kabiliyeti yüksek Sürmene ilçesinin Kastel köyünden olan
Abidin Cevher Özden, Kastelli adıyla inişli, çıkışlı bir ticari hayat sürdü, çok tartışmalı işlere girdi. Akıllarda kalan ve ekonomiye katkısı olduğunu düşündüğüm faaliyeti ise
Banker Kastelli dönemiydi.
Faiz yarışı ve Türkiye'de kurduğu ilk
Ponzi finansmanı yani saadet zinciri ile öyle bir para topladı ki, milli gelirin 65 milyar dolar olduğu 1982'de 279 bankerin türemesine, halktan 3.2 milyar dolara varan bir paranın toplanmasına öncülük etti. Bu paranın yarıdan çoğunun Kastelli'ye yatırıldığı biliniyor. Şimdi bu rakam küçük gelebilir ama o zamanki milli gelirin yüzde 5'ine ulaştığı unutulmamalı. Bu para bir büyük bankanın, Kastelli'ninki de orta ölçekli bir bankanın mevduatı kadardı.
-
Günlük faiz verdi- Bankerliğin o zaman hukuki bir altyapısı olmadığı için bu paralar doğru alanlara yatırılmadı. Çoğu çarçur edildi. Kastelli bazı gayrimenkullere girdi. Zaten vaat ettikleri faizi ekonomik faaliyetlerden elde etmeleri ve geri ödemeleri çok zordu. Önce küçükler ortadan kayboldu. En büyük olarak Kastelli en sona kaldı. Son zamanlarında günlük faiz verir hale gelmişti. Yurt dışına çıktı, yakalandı, tutuklandı. Tasfiyesini
Sezai Onaral yaptı. Zaman içinde gayrimenkulleri değerlendi. Müşterilerinin ana parası böylece ödendi.
-
Siyasete etkisi- Bu sırada banker olayları iki önemli gelişmeye yol açtı. Biri siyasi gelişmeydi. Askeri dönem hükümetinin ekonomiden sorumlusu olarak
Başbakan Yardımcısı Turgut Özal ve
Maliye Bakanı Kaya Erdem istifa ettiler. Bu istifalarla 1983 seçimlerine, geçmiş dönemin alternatifi olarak girdiler ve başarılı oldular.
Kasım 1987'de Borsa Tophane'deki yerine taşınırken yapılan törene
Başbakan Turgut Özal da katılmıştı. Zamanında koltuğundan ettiği Özal'a görünmemek için seans salonunun bir köşesine çekildi. Özal ayrıldıktan sonra Kastelli Borsa binasını gezdi, hemen karşısında Başbakan tarafından açılışı yapılan eski bir çalışanının aracı kurumunun kurdelesini de yeniden kesti.
-
Yeni düzene yol açtı- Kastelli'nin batışının bir de ekonomik sonucu var. 1960'lı yıllardan beri hazırlıkları sürdürülen, ancak bankalar tarafından engellenen Sermaye Piyasası Kanunu yeni bir bankerlik olayını önlemek için hemen çıkarıldı, bugünkü SPK kuruldu, arkasından da İMKB açıldı. Kastelli'nin yanında yetişenler de borsanın yeni üyeleri oldular. Ancak borsanın kapıları Kastelli'ye sıkı sıkıya kapalıydı. Hem bankerlik sicilinden dolayı hem de kitleleri arkasından sürükleme, ikna etme, sistemin boşluklarını yakalama, spekülasyon yapma gücü nedeniyle.
Bu özellikleriyle Kastelli tam bir piyasa balonu şişirme ustasıydı. "Sermaye piyasasının babası benim" derken kendisinin söylediği anlamda olmasa da,
dolaylı biçimde yeni düzenin kurulmasına yol açmıştı. Kastelli olayı olmasaydı bugünkü sermaye piyasası düzeninin kurulması herhalde gecikirdi.
-
Kurum eksikliği- Keşke Kastelli'nin heyecanı, ticari kabiliyeti, zekâsı, insanları ikna etme gücü, balonu şişirme yeteneği daha iyi kullanılsaydı. Etrafında bu gücü yönlendirecek insanlar bulunsaydı. Bir kurumsallaşmaya doğru gidilseydi. O zaman kendisi, batış ve çıkışı az veya hiç olmayan başarılı bir ticari hayata kavuşurken, sermaye piyasası ve iş dünyası da önemli bir aktör kazanmış olurdu.
- Sonuç- "İnsanın karakteri kaderidir." Heraklit
Yayın tarihi: 3 Haziran 2008, Salı
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/06/03//yildirim.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, TURKUVAZ GAZETE DERGİ BASIM A.Ş.