Sınırlama taksitleri vurur

Kredi kartlarının faizinin mevduat faizlerinin en fazla iki katı ile sınırlandırılması girişimi taraftar bulduğu gibi tepki de çekmeye devam ediyor. Taraftarları elbette kredi kartı borcunu ödeyemeyenler veya ödemeyenler, kendini mağdur hissedenler. Bunların sayıları da az değil. Her yıl katlamalı şekilde artıyor. Son beş yılda kart borcunu ödemeyenlerin sayısı 642 bini bulmuş. Geçen yılki rakam ise 204 bin. Kredi kartlarında tahsili gecikmiş alacak durumuna düşen tutar ise toplamın yüzde 6'sı düzeyinde. Dolayısıyla yapılacak düzenlemeye bir ölçüde kart borcunu taksitlendiren ve bunu ödeyemeyenler taraftar. Zaten faize sınırlama getirme isteği de buradan kaynaklanıyor.

- Taksitler azalır- Tepki çektiği taraf ise başta bankacılar olmak üzere malını veya hizmetini taksitle satan reel kesim. Çünkü Meclis'e sunulan teklif yasalaşırsa ve kredi kartı faizi mevduat faizinin iki katı ile sınırlanırsa bunun sonucunda taksitlendirme de önemli ölçüde azaltılacak. Bankalararası Kart Merkezi'nin tahmini taksit sayısının 2-3'e düşürüleceği yönünde. Bankalar bir de kart vermede daha seçici davranmak zorunda kalacaklar. Faizden başlayan sınırlama taksit sayısının dramatik şekilde düşürülmesi ve kart sahiplerinin azalmasıyla sonuçlanabilecek. Bunun doğal sonucu da taksitli mal ve hizmetlere talebin düşmesi. Zaten ekonomi yavaşlamışken üstüne bir de bu kartta faiz sınırlaması geliyor.
Dün de belirttik ki, kart kullananların yüzde 78'i borcunu taksitlendirmiyor, tamamını ödüyor.

- Aflar sorunu çözmüyor- Ayrıca kart kullanımında duyarlılık düşük faize değil, taksitlendirmeye ve promosyona yönelik. Doğru veya yanlış ama son durum bu.
Üstelik her kart affından sonra borcunu ödemeyenler artmış, yani sorun daha da büyümüş. Hükümet büyümeye duyarlı, ama yapılacak kart düzenlemesi ekonominin canlılığını azaltacak sonuçlar doğurmaya aday.
Bankalar ve reel kesim düzenlemenin karşısında.

- Yönetim habersiz mi?- Bankaları düzenlemek ve denetlemekten sorumlu BDDK'nın düzenlemeyle ilgisi yok. BDDK da bu sınırlamaya karşı. Yani siyasetçi, olur alınmaksızın bağımsız bir kamu otoritesinin alanına girmiş durumda. Yapılacak düzenlemenin finansal kesimin mantığına uygun mu, değil mi o yüzden bilmiyoruz. BDDK karşı çıktığına göre uygun olmadığı sonucunu çıkartıyoruz.
Ekonomiden sorumlu bakanların doğrudan bir ilgisi yok. Dün bankalardan da sorumlu olan Başbakan Yardımcısı Nazım Ekren, teklif sahibi milletvekilleri görüştükten sonra tavır belirleyeceklerini söyledi.
Ayrıca yapılmak istenen de piyasa mantığına ters.

- Kim yapıyor?- O zaman nasıl olup da kredi kartı düzenlemesi Meclis'in gündemine gelmiş?
Oluşan siyasi boşlukta ve hükümetin popülist uygulamaları içinde "ben yaptım, oldu" mantığıyla hareket edenlerin, nereyi nasıl etkileyeceğini hesaplamadan, ilgili süreçleri ve ilgili uzman kuruluşları da atlamalarının sonucu bu. Önümüzdeki haftalarda başka sürprizler de olabileceğinin işareti.

- Sonuç-"Acemi marangozun talaşı, tahtasından çok olur." Türk Atasözü