Yarın Anneler Günü. Anneler Günü'nde anne olmayı saat 12.00'de TRT-1'de canlı yayında, benim hazırlayıp sunduğum
Yaşam Sohbetleri programında Türkan Sabancı ile konuşacağız. Çünkü, anne ve çocuk olarak birlikte olmak, doğru ilişki kurmak, birlikte büyümek değerli ve önemlidir. Doğduğumuzda, ilk iki ay boyunca bizden başka kimse yoktur dünyamızda. Sonra yavaş yavaş başkalarını algılamaya başlarız. İşte o ilk algıladığımız kişi annemizdir. Bizi doğurmuş olsa da olmasa da bize bakan, besleyen ve güven veren kişi: Anne. Onun varlığı, bizim ağlama dilimizden anlaması, sakin ve ne istediğimizi bilen, ne yapacağını bilen hali, güven verir. O güveni alabilmişsek, ömür boyu sürecek sağlıklı bir ilişki başlamış demektir. Çünkü bu bağlanmanın yerini, büyüdükçe ayrışma ve bireyselleşme alacaktır. Sağlıklı bir birey olduğumuzda, annemize sevgimiz artacak, değerlenecektir. Ama artık ona muhtaç, bağımlı, sıkıntılı olmak yerine, yanında ve paylaşan kişi olmuşuz demektir. Belki biz de anne olmuş, annemizin bize yaptıklarını ya da yapamadıklarını çocuklarımıza yapıyoruzdur. Onları yetiştirirken, yemek pişirirken, kek yaparken telefon açıp sormak, bazen sadece sesini duymak için aramak... Bunların hiçbiri için özel bir güne ihtiyaç yok aslında. Çünkü her biri yaşamın her günü fark etmeden yaptığımız şeylerdir. Anne olduktan sonra atacağımız her adımda düşünmeye başlarız: Acaba iyi anne miyim? Doğru yapıyor muyum? Bunu başarmanın belki de temel koşulu, mükemmel olmaya çalışmamak ve mükemmel çocuklar istememektir. Çünkü mükemmel olmaya çalıştıkça kaygı ve kaygıya bağlı yanlışlar artar. Bebeğimiz bizimle kurduğu ilişkiden sonra, bizden ayrışmasını ve bireyselleşmesini yapabildiği zaman sağlıklı bir birey olacaktır. Kaygı onun ayrışmasını engelleyebilir. Kendi yemeğini yemesine, üstünü değiştirmesine, yatağını toplamasına, tuvaletten sonra temizliğini yapmasına, ayrı uyumasına, yıkanmasına, hatta ödevini yapmasına, çantasını toplamasına izin vermeyip, sonra sorumsuz ve beceriksiz olduğundan yakınmak iyi anne olmak değildir. Tüm zamanınızı ona ayırıp, her şeyi sizinle yapmasını sağlamaya çalışmak, sizsiz yapamıyor ve size düşkün diye öğünmek, onun adına düşünüp, karar vermek de iyi anne olmak demek değildir. Tüm bunlar sadece onun güvensiz, beceriksiz, yaşam korkağı, her şeyi başkalarından bekleyen bir erişkin olmasına yol açar. Giyeceği kıyafetle başlayan, gideceği okulu, yapacağı mesleği seçmekle devam eden, hatta evleneceği kişiyi, evliliğinin sürecini, çocuklarını nasıl yetiştireceğini sizin seçiminize bırakan çocuğunuz sizi çok seviyor ve saygı duyuyor değildir. Sadece kendi kararlarını kendi alamayan ve erişkin olmayı beceremeyen bir erişkin olmuş demektir.
BAŞKALARINI HATIRLAYIN
Yaşamımızda bu kadar gerekli ve önemli olan biri için bir gün ayırmanın tek anlamı olabilir: Onun değerini bir kez daha anımsamak. Bu değerin karşılığı olabilecek bir armağan biliyor musunuz? Olmasının bu denli önemli olduğu biri için bir günün yeteceğini, sadece o gün onu arayarak, armağan vererek ya da ziyaret ederek bu gereği karşılayabileceğimize inanıyor musunuz? Yaşları kaç olursa olsun annelerini kaybetmiş insanların yaşayacağı hüznü, annelerini hiç tanıyamamış olanların, Anneler Günü kampanyalarından ve kutlamalarından hissedeceklerini aklınızdan hiç geçirdiniz mi? Bu Anneler Günü'nü gelin sadece anneniz için, sadece anne olarak kutlamayın. Annesi olamayanlar için neler yapabileceğinizi de düşünün. Eminim anneleriniz, armağan alamasalar bile yüreğinizin yoksun olanları da alacak kadar büyük olmasından gurur duyacaklardır. İyi bir evlat yetiştirmiş olmanın gururu, onlara verilebilecek en güzel armağandır. Anneler Gününüz kutlu olsun.
Yayın tarihi: 10 Mayıs 2008, Cumartesi
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/05/10/ct/haber,BD87BB3B61964CB6A743938EE8F49012.html
Tüm hakları saklıdır.