Madonna'dan sonra hayat var mı?

Şu üç şeyden asla kurtulamıyoruz. Fakirlik, vergiler ve Madonna. Bu saptamayı yapan kişi Guardian yazarı değil ben olsaydım listeyi daha uzun tutardım ya, neyse... Madonna'nın istikrarı üzerine hiç düşündünüz mü? Her iki yılda bir kendini yeniden keşfetmesi ve buna doyamaması. Ya da mesela Madonna'nın yaptığı müzik hâlâ gerçekten güzel mi? Şöyle durup o kulakla dinleyip o gözle izlediniz mi? Anlaşılan o ki ecnebi medyası bunları artık düşünmeye, tartışmaya başlıyor.

ENERJİ EMİYOR
Madonna'nın kerameti nereden geliyor, neden bu kadar türler ve tarzlar üstü algılanıyor, nasıl oluyor da herkesin hayranlığını ve beğenisini kazanıyor, hakikaten çözülmesi gereken bir muamma. Madonna yıllardır tam olarak ne yaptı? En son bu soruyu ne zaman kendime sorduğumu bilmiyorum. Galiba şöyle: Hangi DJ ya da müzik türü modaysa, hangi insan öne çıktıysa, hangi ezgiler trend olduysa Madonna'nın burnu kokuyu alıyor ve o şeyi hemen yanına alıyor. Madonna insanları keşfedip onları dünyaya kazandırmıyor. Onların enerjisini emerek kendine yaşam gücü sağlıyor. Ve bir sonraki numarasının ne olacağını düşünmeye başlıyor. Sonsuza kadar Madonna olarak kalabilmek için elinden gelen her şeyi yapıyor. Gogol Bordello bunun son örneği. New Yorklu global Romanlar, hatırlarsanız geçen yıl iyiden iyiye indie alemlerde isim yapmaya başlamış, hatta iki kez İstanbul'a da gelmişlerdi. Bu yıl tekrar, bu defa Efes Pilsen One Love Festival için geleceklerini hatırlatayım. Madonna onları ekibe katmaya ne zaman karar verdi bilmiyoruz ama kesin olan şu; bir şekilde Hafif Müzik yine trend dalgasını yakaladı, sörfünü yaptı. Bu birlikteliğin onun fikri olduğuna inanmak zor. Zira mesela yeni müzikleri takip eden biri olsa Q dergisinde kendisine soru soran ünlüler arasına alınan Kaiser Chiefs grubunun solistinin sorusu aktarıldığında "O kim, tanımıyorum," demezdi.

BÜYÜLENİP KALIYORUZ
Şu an dünyanın bütün büyük müzik dergileri ve önemli yayınların kültür sanat ve eğlence servisleri Madonna ile görüşmenin peşinde. Çünkü içinde Madonna olan bir şey satıyor, ilgi çekiyor. Çünkü hepimiz Madonna denince büyülenip kalıyoruz. Satmanız gereken bir şeyiniz varsa Madonna şöyle ya da böyle hayatınızı kolaylaştırabilir. Öte yandan Madonna'nın deha mı yoksa harika bir pazarlama projesi mi olduğu da artık daha yüksek sesle tartışılan bir konu. Hard Candy daha çıkmadan yaptığı anlaşmalarla 150 milyondan fazla kazanan Madonna'nın artık ne şirkete, ne reklama, ne de birilerine şarkı beğendirmeye ihtiyacı var. Mesela Amy Winehouse su götürmeyecek şekilde daha iyi şarkıcı. Yaşamı, evet berbat ve uçlarda ama bunları Madonna gibi gerektiği zaman, gerektiği kadar ve gerekli insanlarla yapmıyor. Bir projeyi falan sürdürmüyor. Kimi zaman nasıl göründüğünü bile umursamıyor. Beğenin ya da beğenmeyin, o böyle yaşıyor. Peki açık konuşalım Madonna gözünüzün önüne geldiğinde bir müzisyen ya da şarkıcı mı görüyorsunuz, yoksa kendine aşık bir üst yaşam formu mu? Doğallık mı? Hesaplılık mı? Sizi bilmem ama ben kendini her yıl yeniden keşfedenlerden sıkıldım. Hayatı olması gerektiği gibi değil, olduğu gibi yaşayanlarla daha fazla ilgileniyorum. Yine de şu gerçek: Madonna hayatımızda ve daha uzun süre de olacağa benziyor.