kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 12 Nisan 2008, Cumartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
Emre ve Emire Konuk'un çalışmaları ilk kez, Davranış Bilimleri Enstitüsü'nün 25. kuruluş yıldönümünde 16-17 Nisan tarihlerinde, Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı'nda buluşacak.

İlişkimi karımdan gizlemedim

05.04.2008
- Sizi bağlayan başka bir sorumluluk var mıydı? Çocuk gibi.
- Emire K
: Olmasın istedik.
- Emre K: Ailelerle uğraştığım için, önemli bir kısmının belki koşullar bir araya gelse ayrılmayı düşündüklerini biliyoruz. Bunu da bildiğim için böyle karar verdik. 'Çocuklar var ve biz beraberiz.' Bu soru kafamıza gelmesin istedik.

- Peki çocuk olsaydı, 35 senelik geçmişinize baktığınızda, bir şeyler değişir miydi hayatınızda?
- Emre K:
Çocuğun bir aileye ne kadar derin duygular getirdiğini biliyorum. Gözden çıkarılabilecek bir şey değil. Çok ciddi doyum da sağlar, aile bağlarının kuvvetlenmesinde. Biz ilişkimizi, her an bir tarafı kopacakmış gibi düşündük.
- Emire K: Çocuk bir fedakârlık nedeni olmamalı.
- Emre K: Emire'nin dediği fedakârlık hali, bağlılığın doğal hali gibi geliyor. Eminim ki bir çocuğumuz olsaydı, Emire de ben de iyi annebaba olurduk. Ben çok keyif alacağımı da düşünüyorum. Ama bu zamanla verilmiş bir karar ve bir pişmanlık da yok.

- Sizi bir arada tutan nedir?
- Emire K:
Aşk ne demek bilmiyorum. Aşk dediğiniz iki, 12 hafta, iki-üç sene sürer. Hiç kimse 35 sene aşktan bahsedemez. 'Mutlu aşk var,' derken, hakikaten 'Mutlu beraberlik var,' diyebilirsiniz. Bunu yüceltebilirsiniz. 'Benim hayatıma anlam veren kişi,' diyebilirsiniz. Birlikte yola çıktık. Birlikte kendimizi gerçekleştirdik. Bunlar benim için önemli. Ama aşkın ne olduğunu elbette biliyorum, ayağınız yerden kesilir, her şey silinir. Sadece o ilişki vardır.

- Şu an biri ayağınızı yerden kesse gider misiniz?
- Emire K:
Giderim ama geri gelmem. O da gider, ama geri geldiğinde almam.
- Emre K: Emire böyle bir şey yapacak olsa, herhalde benim yapacağım en son şey onu engellemek olur.

- Gerçekten mi? Bunu konuşabilecek cesaretiniz var mı kendi aranızda?
- Emire K:
Biraz önce anlattığım hikâye. Emre Amerika'dayken bir telefon geldi bana, bir kadından. Aynı kadın buraya geldiği zaman; "Emre, ben sana evimi bırakırım ama senden bir tek şey isterim. Beni bu ilişkiyi anlamayacak insanlar karşısında zor durumda bırakma. Küçük düşerim," dedim.

- Kıskanmadınız mı o kadını?
- Emire K:
Belki. Ama şöyle bir şey de yaşamadım: Emre, akşam eve gelmiyor, geldiği zaman da beni aşağılıyor... "Senin şuyun eksik, ne biçim kadınsın, beni doyumsuz bırakıyorsun," gibi. Veya benimle olacağı anı o kadınla geçirseydi, sorun edebilirdim. Ama üç sene oradaydı, kolay bir şey değil. Evliliğimizin 11. senesinde oldu.
- Emre K: Amerika'ya gittim, kariyerim için... Hiçbir zamanımı boş geçirmek istemiyordum. Emire kanlı canlı biri. Bir gün bana dedi ki; "Emre, sen orada çürüyeceksin." Beni bir yere koyun, dokunmazsanız hareket etmem. Altı ay sonra beni burada bulabilirsiniz. Emire'nin uzun yıllar bana bakıp, benim çürüyeceğime, orada yapışıp kaldırılamayacağıma dair derin fantezileri vardı. Amerika'da saat farkından dolayı, enstitüyü aradığında hep ben açıyordum telefonu. Okulun yöneticisini bulup, "Onu ininden çıkarın," demiş. İnsanlar gelmeye başladı daha sonra, "Evde parti var, gelir misin?" diye. Sonra anladım ki Emire organize ediyor bunları. Hatun kişi de orada. Beni biraz fuhuşa teşvik etmek gibi.

- Ama bir başkasıyla cinsellik?
- Emire K:
Her şeye sahip olabilirim ama vücuduna asla. Yani Emre, bir başkası ile platonik aşk yaşarsa bunu kıskanmayacağım da, cinsellik olduğu zaman mı kıskanacağım?
- Emre K: Bu konuları konuşurken Emire ile beni ayrı tutup, istatistiği ona göre yapmak gerekiyor. Aldatmanın değişik dozda tanımları var. Herkes aynı şekilde tanımlamaz. Şimdi hatunla konuşuyorum. Ağlıyor: "Eşim beni aldatıyor." Biraz daha konuşunca anlıyorum ki adam Azerbaycan'da mühendis. Bayramlarda geliyor. Kadının kafasındaki sınır Irak sınırı. Ama o kadın İstanbul'a gelince problem oluyor. Kafasında böyle bir ayırım yapıyor. Evli çiftlerde, insanlar birbirlerini aldattığı zaman, değişik kriterler uygular. Mesela 'O... ile yattı, âşık olmadı. Bazılarında bu çok acı verici bir şey. Bazılarında ise acıyı azaltan bir şey. Bazıları diyor ki; "Bari âşık olsaydı 'Tamam,' diyecektim, ama gitti o... ile yattı." Herkesin kafasında değişik kriterler var. Emire ile bizim aldatma kriterimiz gizlemek. Ben öyle sayıyorum. Ben böyle bir ilişki yaşıyor ve bunu Emire'den gizliyorsam, o zaman aldatmadır.

- İntikam almadınız mı?
- Emire K:
Hayır ne intikam aldık, ne de üzdük birbirimizi. O belirli bir şey yaşıyor hayatında. Ona o rahatlığı sağlayıp, kendi hayatımıza konsantre olmak gibi bir şey.

- Peki bu konuda hiç destek aldınız mı?
- Emre K:
Bir iki arkadaşımıza dert yandık, o kadar.

- Peki, bu aranızdaki cinselliğinizi nasıl etkiledi?
- Emre K:
Etkilemedi. Ben hatırlamıyorum.
- Emire K: İkinci veya üçüncü kişinin oluşu bizim ilişkimize yara vermedi. Ya da yara vermemesi için birbirimize destek olduk. Sırasında bazen üçüncü şahsı birbirimize şikâyet ettik. "Bana onu yapıyor," diye.

- Peki insanlar ne yapsınlar o zaman? Eş seçerken nelere dikkat etsinler?
- Emre K:
Aşkın bir zararı yok. Çok güçlü bir şey. Ama evlenmek demek, beraber lunaparka gitmek değil. Ciddi bir şey. 15 günlük değil. 45-50 senelik. O zaman 50 senelik bir proje hazırlarken ne yapıyorsan onu yapacaksın.