Hamburgerde son durumlar

Fast food'u 'fest fuud' diye yazınca, oluyor size süper orijinal yerli malı fast food'cu. Nişantaşı Valikonağı'nda birkaç seferdir gözüme çarpıyor, sloganı 'Törkiş Fest Fuud' olan, mönüsünde 'çikınçizger', 'Törkiş köfteli hamburger', 'kırem karamel' ve daha nicelerini bulunduran Hamudu diye bir yer. Ben konsepti tam olarak anlayamadım. Fast food'u 'törkişleştirmek' herhalde mönüye 'sandüvüç', 'Sprayt' yazmaktan geçiyor. Neyse, zamanınız azsa ayaküstü, uygun fiyata yiyebileceğiniz yemekler var. Misal, burgerler 2.50 ile 5 arası. 'Çizburger'i hiç fena değil. Taze kaşar kullanıyorlar. Eski Kristal hamburgerini hatırlatıyor. Mönüde döner ve 'hamudürler' (dürüm) de var. Ayranı Eker. Evlere de servis var. Konu hamburgerden açılmışken Kanyon'daki Gourmet Burger Kitchen'dan söz etmekte fayda var. 2000 yılında Yeni Zelandalı üç ortak tarafından Londra'da açılan ve kısa sürede de çok popüler olan bir zincir. Bunun nedenlerinden biri, hamburgerlerin ünlü şef Peter Gordon tarafından hazırlanmış olması. Mönüye bakınca ne seçeceğinizi şaşırıyorsunuz çünkü çeşit çeşit soslu 26 ayrı hamburger var. Köfteler kalın ve kocaman (200 grammış), hamburgerin tamamı da öyle. Öyle peçeteyle falan yemenin imkanı yok. İçinde marul, domates, soğan ve 'relish' denilen bir sos var. Yanında hiçbir şey gelmiyor. Patatesi ayrıca söylüyorsunuz. Servis elemanları çok iyi. Rahat da bir yer. Mutfağın yanında oturduk. Yağ kokusu fobisi olanları da memnun edecek bir yer olduğunu anladık, mis gibi çıkıyorsunuz. Yalnız tahmin etmişsinizdir, fiyatlar sıradan bir hamburgercideki gibi değil ama değdiğini söyleyebilirim.
Not: Bu arada Kırıntı'nın Rock 'n' Roll Burger'ını da atlamayın. Kızılkayalar'ı saymıyorum, o bir klasik. Num Num'ınki çok övüldü ama eti bana pek lezzetli gelmiyor.