Evlilikte ufak tefek cinayetler

"Erkekler daha güzel yaşlanıyor. Bunu kıskanıyorum... Kendime güvenmiyorum" dedi Lisa. Gilles ise şaşkınlıktan büyümüş gözlerle dinliyordu Lisa'yı... Ben de, aynı şaşkınlıktan büyümüş gözlerle duvarı olmayan evlerinin kenarından onları izliyordum. Üstelik yalnız değildim.

EVLİLİK MUHASEBESİ
Lisa ve Gilles'in 15 yıllık evliliklerinin muhasebesini yaptıkları geceyi iki perde boyunca 211 kişi nefes almadan izledik. Gilles hastaneden yeni çıkmıştı ve evde geçirdiği 'ufak tefek' bir kaza yüzünden hiçbir şey hatırlamıyordu. Lisa ona evliliklerini, Gilles'in nasıl mükemmel bir koca olduğunu, evliliklerinin nasıl şahane olduğunu anlatıyordu. Açıkçası ilk perde biraz sıradan geldi bana... "Tamam şimdi katil bu, evet ilişkide aslında şunlar varmış" diye izledim. Ama ikinci yarı Fransız yazar Eric Emmanuel Schmitt, kadınerkek ilişkileri üzerine yaptığı saptamalar ve Haluk Bilginer ile Vahide Gördüm'ün sıradışı oyunları ile bizi duvardan duvara çarptırdı. Tabii bu arada oyunu Türkçe'ye muhteşem çeviren Şehsuvar Aktaş'ın başarısını da atlamamak gerek....

BİZ KADINLAR KÖRÜZ!
Oyun Atölyesi'nde geçen sezon 'Atinalı Timon'u izlemiştim. Yönetmen Kemal Aydoğan'ın bu büyük klasiğe getirdiği 'bizdenleştirme' yorumu çok çarpıcıydı. Aydoğan, bu kez oyunun ruhuna sadık kalmış ve dekordan genel trafiğe, çok 'ekonomik' bir tavır takınmış. Vahide Gördüm ve Haluk Bilginer ise adeta oyun boyunca birbirlerinin ustalıklarını test ediyorlar. Tamam, Vahide bu pası alamaz derken Vahide Gördüm daha sert karşılık verip Bilginer'i zorluyor. Her iki oyuncu da öyle bir kimya yaratmışlar ki, sustukları anlarda bile çok zengin bir oyun çıkıyor ortaya... Hele ikinci yarı insan oturduğu yerden "Evet yahu biz kadınlar ilişkilerde böyle körüz, ama siz erkekler de böyle öküzsünüz" diye bağırmak istiyor. Bir replik sonra da bu kez "Ama erkekler de haklı canım, kadınız diye her şey de hoş görülmez ki" diye düşünüyor. Ama tabii 'erkekler şımarmasın' diye bunu yüksek sesle söylemek gelmiyor içimden:) Kısaca hop oturup hop kalkıyor ve sahnede olup bitenin bir salisesini bile kaçırmamak için gönül gözü, üçüncü göz, çakra ne varsa sonuna kadar açıyorsunuz.

HERKESE BRAVO!
Bravo, tüm ekibe bravo... Haluk Bilginer'e ve Vahide Gördüm'e yani gerçek tiyatro emekçilerine, dizilerden aldıklarını tiyatroya verdikleri için bravo! Oyun sonunda, ellerimiz patlayıncaya kadar gönderdiğimiz alkışlarımız helal olsun... Ne yazık ki, oyunun biletleri sezon sonuna kadar tükenmiş durumda. Keşke Oyun Atölyesi oyunların DVD'sini yapsa ve bu çaba daha çok insana ulaşsa... Fitne-i fücür etmeden duramayan not: Vahide Gördüm'ün rolünü Zuhal Olcay nasıl oynardı diye de düşünmeden edemiyorum.