Şölen sürüyor

Şenlik havasındaki günde 'şiir' tadındaki F.Bahçe, Vestel Manisa karşısında zorlanmadan kazandı. Sevilla zaferinin ardından rehavet havasında olacağı düşünülen sarı-lacivertliler herhalde dün geceki Manisa ekibi dışında daha tadımlık bir rakip bulamazdı. Belki de rakibinin farklı bir dünyada olacağını düşünen Manisa, elini kolunu sallayarak başlayınca erkenden teslim oldu. F.Bahçe ise 'usta' görüntüsündeydi. Sezon başı "F.Bahçe'nin erken kopardığı maçlarda kaliteli isimleriyle seyrine doyum olmaz" demiştik. İşte o dün gece oldu. Farklı kazandılar ama daha güzeli atılan gollerin şıklığıydı. Her biri ders, jenerik niteliğindeydi. 13'te Alex serbest vuruşta 'Aurelio atsın' dedi: 1-0. 20'de Alex-Deivid-Kezman arasındaki nefis paslaşmada golün imzası Sırp oyuncu oldu. 43'te Uğur artık alıştığımız şekilde soldan inip ortaladı, Alex de Selçuk'a indirdi: 3-0. 57'de Alex Deivid'i şahane kaçırdı, Ufuk "Bir de kurtarayım" dese de seken topta Kezman vardı: 4-0. Kapanış i s e 89'da geldi. Burak'la 74'te bir vuruşu direkten dönen Manisa nadir ataklarından birinde yine aynı futbolcusuyla golü bulabildi: 4-1. Goller dışında F.Bahçe'nin sürekli alkışlanan oyunu ve zevkten sarhoş olmuş tribünlerin şovu vardı. Dün gece her şey olumluydu. Başta Uğur ve Deivid olmak üzere Sevilla'daki enerjinin aynen sürmesi alkışlanmalı. Bir de Alex. Tam bir maestro.

ŞAPKA ÇIKARTMANIN ZAMANI
Sonuçta bu tablo karşısında "F.Bahçeli olmanın gururu bizlere yeter" diye haykıran onbinler tribünleri doldurup görevini yerine getirince ev sahibi adına güzel bir gece yaşandı. Ve Zico... Ona da tüm bu tablo çerçevesinde şapka çıkartmanın zaferi. Ama yine de 'tatlı' bir dikkat çekelim: Alıştırdığınız görüntü doğrultusunda beklentiler giderek artıyor. Bu da işin tatlı zorluğu. Ancak bu bakışla F.Bahçe çok şeyler başarır. Sarı lacivertli taraflarlar ve bizler hazır olalım.