kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 10 Mart 2008, Pazartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
Fikriye Hanım

Bu kadın buradan ne zaman gidecek?

Hülya KARABAĞLI
Fikriye Hanım, Gazi'nin Latife Hanım'la evlilik haberini alır almaz soluğu Köşk'te alır. Ancak üçüncü günden itibaren Latife Hanım söylenmeye başlamıştır: O kadın buradan ne zaman gidecek!....
Fikriye Hanım için "sonun başlangıcı", Münih'te verem tedavisi gördüğü sırada başlar. Sağ salim yeniden Ankara'ya dönme düşü kurmaktadır. Ancak o Münih'te tedavi görürken Atatürk'ün annesi Zübeyde Hanım oğlunu Latife Hanım'la evlendirmeye karar vermiştir. Nitekim Atatürk, Latife Hanım'la 29 Ocak 1923 günü sade bir törenle İzmir'de evlenir. Haberi alan Fikriye Hanım, adeta kaçar gibi Münih'ten ayrılarak İstanbul'a gelir. Refet Paşa durumu Atatürk'e bildirmek amacıyla, Fikriye Hanım'la birlikte Adnan Adıvar'a gider. Ancak Ankara'dan gelen telgraf hiç iç acıcı değildir: "Fikriye'nin Ankara'ya gelmesine mani olunuz."

14 AY SONRA KÖŞK'TE
Kaldığı Macit Bey'lerde temizliğe gelen Emine adında bir kadın vardır. Bu kadının kimliğini alan Fikriye, bununla Ankara biletini alır. 1924'ün Mayıs ayıdır. Faytoncuya 'Köşk'e sür' der. Latife Hanım derhal ayağa kalkarak; "Paşam, size bu kadar hizmetleri olan hanımı bekletmeyelim" diyerek Atatürk'le beraber Fikriye Hanım'a "Hoş geldin" der. 14 ay sonra Fikriye, Köşk'te yeniden geceler.

VEDA İÇİN GELİR AMA...
Ancak üçüncü günün sonunda Latife Hanım durumu anlamış ve "Bu kadın ne zaman gidecek" diye söylenmeye başlamıştır. Fikriye Hanım bu yakınmaları duyunca çok üzülecektir. Ertesi sabah Köşk'ten ayrılıp bir otele yerleşir. Birkaç gün sonra ise İstanbul'a gitmeden veda etmek üzere Köşk'e, Atatürk'e uğramak isteyecektir. Fikriye, Gazi'nin kaldığı odaya doğru ilerlerken Muzaffer Kılıç randevusuz olduğunu için durduracaktır. Kendi başına baş edemeyeceğini anlayınca Resuhi Bey'i de çağırır ve kendisi Gazi'ye çıkarak Fikriye Hanım'ın geldiğini bildirir. Ancak Muzaffer Kılıç, Fikriye Hanım'ın geldiğini söyleyince Latife Hanım Mustafa Kemal Paşa bir şey demeden bağırmaya başlar. "Kovun gitsin!.."

SIRTINA TEK KURŞUN
Resuhi Bey, Latife Hanım'dan, Fikriye'nin Köşk'e alınmaması konusunda zaten tembihlidir. Bu tembihten aldığı cesaretle Fikriye Hanım'la atışmaya başlar. Ancak Fatih Bayhan'a göre, Fikriye intihar etmemiş, sırtının sol tarafından tek kurşunla vurulmuştur. Mustafa Kemal bu olaydan dolayı çok müteessir olmuştur. Derhal Sağlık Bakanı'na ve Memleket Hastanesi başhekimine "Fikriye için ne gerekiyorsa yapınız" demiştir. 9 gün Memleket Hastanesi'nde can çekişen Fikriye Hanım, 30 Mayıs günü yaşamını yitirir.