İmrenme zamanla hasete dönüşüyor

İmrenmek, kendini bir başkasıyla kıyaslamak ve onun yerinde olmak istemektir. Birinin mutluluğuna imreniyorsanız, "O ne kadar mutlu, keşke ben de öyle mutlu olsam" dersiniz ama o kişi için kötü hisler beslemezsiniz. İmrenme duygunuz kıskançlığa döndüğünde ise, suçluluk hissedersiniz. Kıskançlıkta durum, "Ah keşke" demenin bir adım ötesine geçer. Karşınızdaki kişiyle gerçekten bir sorununuz olmasa bile, varmış gibi davranırsınız. İyi ihtimalle onu görmezden gelirsiniz, kötü ihtimalle ise o kişiyle aranızda ufak tefek hayali sorunlar çıkarırsınız. Haset, bu duyguların en ağırıdır! Yerinde olmak isteğiniz kişinin her şeyini kaybetmesini ister ve harekete geçersiniz. Hedef, onun mutluluğunun kaynağı olan şeyleri yıkmaktır. Bu şey evlilik ise, haset duyan kişi karşı tarafın eşiyle, sosyal hayat ise arkadaşları ile ilişkisini bozmaya çabalar. Eğer doğrudan hayatına müdahale edemiyorsa, dolaylı yolları seçer. Bozma araçları; dedikodu, iftira atmak ya da fiziksel zarar vermek olabilir.