Sepet sepet yumurta

Sinema Yazarları Derneği (SİYAD) ödül gecesi için, her yılın tersine uzun bir izlenim yazısı yazmayacağım. Her şey, herkesin gözü önünde olup bitti. SİYAD'ın kurucusu ve onursal başkanı olarak, yaptığımız her işi, aldığımız her kararı savunacak da değilim. Sonunda, tek bir kişi veya aralarında anlaşarak karar veren bir jüri değil, 70'e yakın yazarın gizli oyla yaptığı bir seçim söz konusu... Zaten Yumurta'ya bu kadar çok ödül çıkmasının savunulacak yanı yok. Ödüllerin olabildiğince dağılmasının ve her ciddi çabanın, başarıya ulaşmış her filmin ödüllendirilmesi gereğine inanırım. Ne yapalım ki sonuçlar böyle çıktı. Bunun, kulüpçü gibi davranan koyu Yumurta hayranlarıyla diğer film ve sanatçılar arasında bölünen oyların yarattığı bir durum olduğuna inanıyorum. Bu nedenle, eleştiriye açığım, açığız. Yazılanları ilgiyle, ders alarak okuduk. Son derece acımasız, hatta insafsız olanların dışında... Acaba SİYAD'ın tümüyle göçüp gitmesinin, eleştiri kurumunun zayıflamasının, sinemamızda alternatifsiz olarak sadece Recep İvedik'lere yol açacağını görmüyorlar mı? İstedikleri bu mu?