Bakanım, 'Recep'leri toplatır mıyız?

Milli Eğitim Bakanımız Hüseyin Çelik, henüz izlemediği 'Recep İvedik' filmine, ismini bile zikretmeden vermiş veriştirmiş. 13 yaş kısıtlaması olmasına karşın bebelere bile izletildiğini söylemiş: "Toplum olarak satın alma gücümüzü bu tür yayınlar karşısında kullanırsak ve müşterileri olmazsak ortadan kalkarlar." Yani kendi iradesi ile sinemaya gidenleri bile yönlendirmeye çalışmış. Hatta film hakkında bir rapor bile hazırlanmış. O raporda ne yazdığını çok merak ediyorum. Acaba filmdeki espriler ve toplumumuza vereceği zararlar teorik ve pratik olarak mı irdeleniyor? Tabii bir de kendini kurban edip rapor için görev gereği filmi izleyen arkadaşın ahlakı büyük zarar gördü mü? Kendisini bir nevi görev şehidi sayabilir miyiz? Bakanımız bu kadarla da kalmamış, televizyondaki çocuklara yönelik sihirli dizilere de dalmış. Bunların yerine eğitici yayınlar konulmasını istemiş. Oysa sayın Milli Eğitim Bakanımız, çocukları okullarda eğitme işine konsantre olsa ve yüzyıllardır anlatılan peri masallarının günümüz versiyonlarına, sinemada hangi filme gideceğimize filan karışmasa... Hele gitmediği ama kendisine raporu sunulan 'sakıncalı' filmler hakkında sözü izleyiciye bıraksa olamaz mı? Şahan Gökbakar, 'Recep İvedik' karakterini komşusunun yukarıdan salladığı sepetin ipini çekerek, komşuyu aşağı düşüren bir Türk'ün gazetede okuduğu haberi üzerine yazdığını söylüyor. 'Recep İvedik', bazı hallerimizin kaba, hatta zaman zaman katlanılmaz bir parodisi. Ama insanları çok eğlendiriyor. Biraz gülmek de mi çok geldi Türk siyasetçisine?