BUGÜN köşeye aşk kokusunun sindiğini fark etmişsinizdir. Madem öyle, devam edelim. Bu hafta ilk kez pazar gündüz kuşağında ekrana gelen
Akademi Türkiye'de erkek yarışmacılar rötarlı da olsa
Sevgililer Günü'nü kutlamak üzere hanım jüri üyelerine birer gül verdiler. Eh, adımız
"hiçbir şeyi beğenmeyen eleştirmene" çıkmış ya, aldık sazı elimize... Çocuklara dedim ki;
"Çiçeği getirip, kadının eline tutuşturuyor, sonra da arkanızı dönüp gidiyorsunuz. Çiçek vermenin de bir estetiği, ruhu vardır. Yani şu çiçek verilirken, iki kelime de söz söylenir..." Sevgili dostum, jüri üyesi
Ayşegül Aldinç fırsatı kaçırır mı?
"Bak yanında bir kadın var, bir göster bakalım" deyiverdi. Ben de çiçeği uzatıp, o anda aklıma gelenleri söyledim:
"Bu çiçek eminim elinizde kendisini toprağında hissedecek, ama bir yandan da hasetten çatlayacaktır..." Sözde gençlere romantizm dersi vermişim. Görüntüleri izleyince, kendimi hiç de başarılı bulmadım. Bir kere ayağa kalkmamışım. (Neyse ki ceket ilikli) Sonra kadının gözlerinin içine bakmamışım. (Fotoğrafa bakınca, ilgimi başka bir uzvun çektiği izlenimine kapılabilirsiniz. Vallahi öyle değil, kamera açısı yanıltıyor!) Bir de vermeden önce çiçeği koklamayı unutmuşum. Sevgili gençler, siz her zaman olduğu gibi hocanın yaptığını değil, söylediğini uygulayın!..
Bugünkü Tüm Yazıları
Kadına çiçek nasıl verilir?
Yayın tarihi: 19 Şubat 2008, Salı
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/02/19/gny/haber,DCFBBE7D93E5477FB5AFF3AF365FF3CB.html
Tüm hakları saklıdır.