Boğaziçi Üniversitesi profesörlerinden Binnaz Toprak ve Sabancı Üniversitesi'nden Prof. Ersin Kalaycıoğlu'nun yaptığı bir araştırma, liseyi bitiren kızların sadece % 1' inin başörtüsü sebebiyle üniversiteye devam edemediğini ortaya koyunca, başta araştırmayı yapan Kalaycıoğlu olmak üzere, kimileri, yasağın kalkmasını, bu yüzden aceleci ve gereksiz bir davranış gibi göstermeye başladı.
"Liseden sonra niçin okumaya devam edemedikleri?" sorusuna, kızların verdiği cevaplar şöyle:
- Sınav kazanamadım: % 29.8; * Evlendim: % 14.6; * Çalışmam gerekti: % 14; * Ailem izin vermedi: % 10.5; * Okumayı sevmiyorum: % 9.8; * Şu anda zaten okuyorum: % 9.8; * Maddi durumum el vermedi: % 6.3; * Anarşi: % 2.2; * Üniversite uzak: % 1.9; * Başörtüsü: % 1.
Ersin Kalaycıoğlu,
"Şimdi sırası değil" diyen itirazcılar korosuna iştirak ederken, araştırmanın,
"Kızların % 1'
i başörtüsü yüzünden okuyamıyor" sonucuna dayanıyor. Böyle bir netice, öncelikle,
"Üniversitelere türban dolacak" diye etrafı telâşa verenlerin korkusunu çürütüyor. Demek üniversiteye gitmek isteyip de, başörtüsü engeline takılan kızlar, her 100 lise mezununun sadece 1'i. Yüksek öğretimde
baskı unsuru olacak bir çoğunluğa bu durumda nasıl ulaşacaklar?
Gelelim madalyonun bir diğer yüzüne ve
"Nasıl olsa bunlar % 1, şimdi sırası mı?" diyenlerin sakat mantığına.
Bir kere mukayese, 100 değil, 10 üzerinden yapılmalı. Çünkü anket cevaplarına göre, her 100 lise mezunundan 10'u üniversitede okuyor; 1'i de, sıralanan bütün engelleri aşmış olmasına rağmen, başörtüsü sebebiyle üniversiteye gidemiyor. Ayrıca, okuyanlar arasında, mutlaka
"ikna odalarından" geçip, başını açanlar da vardır.
Bunun yanı sıra, başörtüsü yasağı, toplumun önemli bir kesiminde müthiş bir adaletsizlik duygusu yaratıyor; bu konudaki sancı, ister istemez siyasete yansıyor ve parlamentodan çözüm bekleniyor. Kısacası % 1 oranı, problemin ihmal edilebilir olduğunu katiyen göstermez. Kadınlarımızın % 70'e yakınının başörtüsü taktığı, bu muhafazakâr kitlenin büyük çoğunluğunun da
"hakkı yenen kızlarla kendini özdeşleştirdiği", en azından
sempati duyduğu düşünülürse, hadise,
"%1'
lik beklenti" gibi takdim edilemez. Kalaycıoğlu, herhalde yüzde hesaplarına boğulduğu için, sosyolojik gerçeği, halkın psikolojisini ve bunun siyasete yansımasını göz ardı ediyor.
Yayın tarihi: 11 Şubat 2008, Pazartesi
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/02/11//haber,074B31744E1C4B70B7B8D8E96E85B7E4.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.