kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 11 Şubat 2008, Pazartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC

Erken doğduğu için oğlum kör oldu

ESRA TÜZÜN
ESRA TÜZÜN
06.02.2008
Onlar Türkiye'nin ilk beşizleri... 13 yıl boyunca bebek sahibi olmayı hayal eden Alkan çifti, sonunda tüp bebekte karar kıldı ve Türkiye bu 'parmak çocuklarla' tanıştı. Çocukların beşi de kuvözde büyüdü ve bugüne dek çeşitli hastalıklarla mücadele etti. Minik Tufan erken doğduğu için kör oldu ..
Erken doğum aileler için çok zor bir durum. Çoklu gebelik, erken doğum ihtimalini artırıyor. İkiz bebek bekleyen her dört anneden üçü erken doğum yapıyor. Üçüzlerin çoğu dünyaya erken geliyor. Dördüz ve beşizlerde bu oran daha da tırmanıyor. Erken doğumun zorluğunu en iyi, bu süreci yaşayarak öğrenen Alkan Ailesi biliyor. Onlar sekiz yıldır, erken doğan çocuklarının karşılaştıkları sorunlarla mücadele ediyor.

13 YIL ÇOCUKLARI OLMADI
Mehmet Alkan ve eşi Semra Alkan 13 yıl boyunca bebek sahibi olmayı hayal etti. Amaçlarına ulaşabilmek için Ağrı Doğubeyazıt'tan İstanbul'a geldiler. Tüm birikimlerini harcayıp tüp bebek yaptılar. Sema Nur adında bir kızları oldu. O henüz memeden kesilirken, "Bir tane de oğlumuz olsun" dediler ve yeniden tüp bebek yaptılar. Semra Alkan, hamileliğinin dördüncü ayında beşizleri olacağını öğrendi. Alkan çifti bir anda kalabalık bir aileye kavuştu ancak bu konuda hiçbir hazırlıkları yoktu. Çok zorlandılar, çocukları açlık içinde büyüdü. Beşizlerden Emine, 3 yıl önce bir kaza geçirerek öldü. Reha, Muharrem, Necmiye ve Tufan ise hastalıklarla boğuşarak büyüdü. Hastane faturaları çok yüklü olduğu için Alkan Ailesi, çocuklarını düzenli olarak götürmeleri gereken kontrolleri zaman zaman geciktirdi. Türlü zorluklarla büyüyen Reha, Muharrem, Nemmiye ve Tufan bu yıl okula başladı. Dördü de okumayı söktü ve geçtiğimiz günlerde ilk karnelerini aldı. Anneleri ve babaları onları sekiz yaşına getirene kadar çektikleri sıkıntıları anlattı...

BİRER KİLOYDULAR
Türkiye'nin ilk beşizleri kaç kilo doğdular?
Mehmet Alkan:
Beşizlerimiz 2000 yılında dünyaya geldi. Her biri 1 kilo 300 gramdı. Minicik oldukları için hemen kuvöze alındılar. Bir ay boyunca onları uzaktan izleyebildik. Enfeksiyona açık oldukları için doktorlar onları görmemize izin vermiyordu. Haftada sadece bir kez onları uzaktan izleyebiliyorduk. Yalnızca biz değil, Türkiye de beşizlerle yeni karşılaşıyordu. Bu kadar minik bebeklerin yaşayıp yaşayamayacağını, o zamanlar doktorlar bile bilmiyordu. Biz beş bebeğe nasıl bakacağımızı düşünürken, doktorlar bize bir yığın hastalık sıraladılar. Erken doğdukları için bebeklerimizin beyin kanaması geçirme riskleri vardı. Nefes alamayabilir, gelişme geriliği çekebilirlerdi. Bunları duyunca dünyamız karardı. Semra Alkan: Ben her gün ağlıyordum. Bebeklerim doğduğundan beri gözyaşım dinmedi. Biz tam 13 yıl bebek sahibi olabilmek için bekledik. Olmadı. İlk kızımız Sema Nur, tüp bebek yöntemiyle doğdu. Bir anda öyle mutlu olduk ki, belki bir de oğlumuz olur umuduyla yeniden tüp bebek yöntemini denedik. Sema Nur daha yeni sütten kesilmişti. Biz, bir de oğlumuzun olmasını beklerken, doktorlar beşiz beklediğimi söylediler. Bunu öğrendiğimde dört aylık hamileydim. Doktorlar karnımdaki bebeklerin bir kısmını öldürebileceklerini söylediler ama ben istemedim. Hamileliğim normal bir seyir izliyordu ve ben o anda doğum sonrasında neler yaşayacağımı düşünemedim. Erken doğumun nelere yol açabileceğini bilemedim. Çocuklarımı öldürmek istemedim.

HAYATIMIZ DEĞİŞTİ

Erken doğumun ne kadar zor olduğunun farkında değil miydiniz yani?
M.A.:
Farkında değildik. Doğumdan sonra hayatımız değişti. Bir anda altı çocuğumuz oldu. Her biri kırılacak gibi minnacık olan ve bir yığın sorunla boğuşan altı bebek... O kadar miniklerdi ki, hayatımızda hiç bu kadar minik bebek görmemiştik. Yine de onları ilk kez kucağımıza aldığımızda çok mutlu olduk. S.A.: Doğumdan sonra, tüm çocuklarımın çok tatlı olduğunu düşündüm ama hepsini birden kaybetme riskim vardı. En kötüsü; yapacak hiçbir şeyimiz yoktu. Onları uzaktan izlemekle yetinmek zorundaydık. İsimlerini bile, onları kuvözde seyrederken verdik.

Erken doğum bebeklerinizde bir sorun yarattı mı?
M.A.:
Tufan erken doğum yüzünden kör oldu, oğlum dünyayı hiç göremedi. Karanlıklar içinde yaşıyor. Görme yetisini kaybettiğinde altı aylıktı. Sürekli ağlıyordu. Çok küçük doğdukları için kendilerini toparlamaları kolay değildi. Sürekli doktora gidiyorduk ama doktor sorunun ne olduğunu anlamadı. Erken doğan çocuklarda körlük olabiliyormuş. Tufan'ınki geç fark edildiği için tedavi edilemedi. Doktorlar da, biz de uğraştık ama olmadı. Şimdi erken doğum yapan tüm anneleri, bebeklerinin göz kontrollerini ihmal etmemeleri için uyarıyoruz. Erken doğan çocukların görme sinirleri çok zayıf oluyormuş. Bizim Tufan için içimiz yanıyor. Başka aileler de üzülmesin istiyoruz. S.A.: Çocukları eve getirdiğimizde her şeyin bittiğini düşündük ama öyle olmadı. Tufan sürekli ağlıyordu. Doktorlar kör olduğunu söylediler. İnsan o anda kendini, doktorları, herkesi suçluyor. Hala, oğluma her baktığımda canım yanıyor.

BÜTÇEMİZİ ÇOK ZORLADIK
Çocuklarınız yaşları ilerledikçe başka sağlık sorunlarıyla da karşılaştılar mı?
M.A.:
Bünyeleri her zaman çok zayıftı. Bütün sağlık sorunları sonradan ortaya çıktı. Tüm çocuklarımız kırılacak gibi büyüdü. Çocukların yedi yaşına kadar izlenmesi gerekiyordu. Ama hangi ailenin bütçesi hem altı çocuğa bakmaya, hem de onları sürekli doktora götürmeye yeter ki? Bizimki de yetmedi. Çok zor durumlara düştük, hayatımız değişti. Çocuklarımızın sağlıklarına elimizden geldiğince dikkat ettik ama bu bizi çok zorladı.
Haberin fotoğrafları