Parapara'dan başlayan yürüyüş güzergahı için en uygun mevsim, ilkbahar ve sonbahar ayları. Yanınıza yiyecek, su ve ince giysilerinizi koyabileceğiniz hafif bir çanta almanız yeterli. Yol üzerindeki köylerde, bakkal ya da market gibi bazı ihtiyaçlarınızı giderebileceğiniz yerlerin sayısı çok az. Yolun büyük kısmı toprak olduğundan, yürüyüş için seçilen ayakkabının da buna elverişli olmasında yarar var. Gerçi bizim İbrahim Yolu yürüyüşümüzde kösele ayakkabılı ya da topuklu ayakkabılı katılımcılar da vardı.... Buralara kadar gelmişken bu yolu yürümeden dönmektense, ayakkabıları gözden çıkarıp bu yolu yürümek farklı bir deneyim olabilir. Yol boyunca mısır tarlaları, pamuk tarlaları, sebze bahçeleri size eşlik ediyor. Mevsiminde giderseniz öğlen yemeğinde taze sebze yeme imkânı bulabilirsiniz. Eğer köylerden birine yakın bir yerdeyseniz, köylüler de sizin bu mütevazı sofranızı kendi sofrasıyla birleştirmek isteyecek, kendi evinde olmasa bile komşusundan alacağı yoğurt, peynir ve çuvalından çıkan ekmekle misafirinin ikramsız yola koyulmasına gönlü razı gelmeyecektir. Bir süredir 'İbrahim Yolu Girişimi' üzerinde çalışan Harvard Ünivesitesi hukuk profesörü William Ury ve ekibi, İbrahim Yolu'nu yeniden açmak için 2006'da girişimlere başladı. Şanlıurfalılar'ın projenin içeriğine duyduğu heyecanı sezmek güç değil. Çünkü onlar bu yol ile Hz. İbrahim'in Urfa'da doğduğunu da kanıtlamış olacaklar. 'İbrahim Yolu Girişimi' adı verilen projeye, hem Türkiye'de hem de yolun geçtiği diğer ülkelerde turizm faaliyetlerini artırmak ve buralarda sürdürülebilir bir ekonomik faaliyet yaratmak amacıyla başlanmış. Bu nedenle de küçük ve dikkatli adımlar atan Harvard Üniversitesi yetkilileriyle proje destekçilerinden Dedeman Holding, böylelikle yerel halkın da kalkınacağını söylüyor.
Yayın tarihi: 30 Ocak 2008, Çarşamba
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/01/30//haber,43D412D54D804D8798B32A30A6BE6549.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2008, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.