BAZI televizyon programları parçalanmış ailelerin bir araya gelmesine, kayıpların bulunmasına yardımcı oluyor. Örneğin Serap Ezgü'nün programı, neredeyse emniyet teşkilatının bulduğundan daha fazla sayıda kayıp insanı, ailesiyle buluşturmayı başarmış. Ben de bir televizyon programının jüri üyesiyken kendimi bu tür bir olayın ortasında buldum. Kanal 1'deki Akademi Türkiye yarışmacılarından Güllizar, evlatlık verildiğini 15 yaşında öğrenmiş. Ancak araştırıp, bulduğu gerçek ailesine dönmek yerine, kendisini büyütenlerle beraber yaşamayı tercih etmiş. Müzik yarışmalarında bu tür öykülerin öne çıkmasına karşı olmama rağmen gazetecilik dürtülerim beni rahat bırakmadı. Güllizar'ın filmlere konu olacak öyküsüne ulaştım. Ama hâlâ kararsızım. Acaba bu geceki canlı yayında bundan söz etmeli miyim, yoksa etmemeli mi? Beynim, yarışmanın gidişatını Güllizar lehine etkilemesi muhtemel bu konuyu açmamamı öğütlüyor. Kalbim ise parçalanmış bir ailenin yeniden bir araya gelmesi için bu fırsatı kullanmamı söylüyor. Sanırım son dakikaya kadar karar veremeyeceğim.
Yayın tarihi: 18 Ocak 2008, Cuma
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2008/01/18/gny/haber,0799B72DE4BC4945839D6354EA4BF349.html
Tüm hakları saklıdır.