kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 14 Ocak 2008, Pazartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC

Malatya katliamı davasında ikinci duruşma

Yeni Haber
Malatya'da bir yayınevinde 1'i Alman uyruklu 3 kişinin öldürülmesi ile ilgili davanın ikinci duruşması başladı.

Tutuklu sanıklar E.G, A.Y, H.Ç, S.G. ve C.Ö, Malatya Kapalı Cezaevi'ne ait araçlarla güvenlik önlemleri altında Malatya Adliyesi'ne getirildi.
TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Zafer Üskül de duruşmayı izlemek için adliye binasına geldi.

Ayrıca, yayınevinde öldürülen Alman uyruklu Tilman Ekkehart Geske'nin eşi Suzanne Geske ile Necati Aydın'ın eşi Şemse Aydın'ın yanı sıra sanık
yakınları da duruşmayı izlemek için mahkeme salonunda yerlerini aldı.

Malatya'da bir yayınevinde 1'i Alman uyruklu 3 kişinin öldürülmesi ile ilgili davanın ikinci duruşmasında müdahil avukatlar duruşmanın teknik cihazlarla kayda alınmasını istedi. Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada söz alan müdahil avukatlardan Engin Cinmen, adli emanetlerde bulunan delillerin her iki tarafın avukatlarına da verilmesi gerektiğini belirterek, aksi takdirde sağlıklı bir sorgulama olamayacağını öne sürdü.

Cinmen, olayın oluş biçiminin Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 76, 77 ve 78. maddelerine uyduğunu savunarak, bu kapsamda işlenen bir suçun ''soykırım'' olarak değerlendirilmesini ve duruşmanın teknik cihazlarla kayda alınmasını talep etti. Mahkeme heyeti, talebi reddetti.

Avukatların, sanıkların birbirlerinden etkilenmemesi için ayrı ayrı yargılanması talebi ise mahkemece uygun bulunarak, sanıklar salondan çıkarıldı.Tutuklu sanıklar salondan çıkarılırken, öldürülen Uğur Yüksel'in annesi Hatice Yüksel, ''Ben Uğur Yüksel'in annesiyim, şimdi vicdanınız rahat mı?'' diye bağırdı.

''İNANÇLARIMIZA ÇOK BAĞLI DEĞİLİZ''

Duruşmada dinlenen tutuksuz sanıklardan K.K, tutuklu sanıklardan E.G ile 2006 yılında dershanede tanıştıklarını belirterek, ''E.G'nin saldırgan bir tavrı vardı. Kimi zaman çok saldırganlaşır, kimi zaman da çok uygusal olurdu. E.G. bana olaydan çok önce Malatya'da 49 kilise evin olduğunu, bunlara müdahale etmemiz gerektiğini, işin sonunda şehit olmak da olduğunu söyledi. Ben bu teklifi reddettim. Bu nedenle aramız
bozulmuştu'' dedi.

E.G'nin böyle bir olayı gerçekleştirdiğinden haberi olmadığını öne süren K.K, olayı televizyondan öğrendiğini belirtti.K.K, sanık avukatlarının ''Seninle E.G. dini inançlarınıza bağlı mıydınız? Namaz kılar mıydınız'' sorusuna, ''Ben cuma namazı kılarım. Ama genel olarak ibadetlerim iyi değildir. E.G. de inançlarına çok bağlı değildi'' yanıtını verdi.

OLAY

Malatya'da bir yayınevinde çalışan Alman uyruklu Tilman Ekkehart Geske ile Necati Aydın ve Uğur Yüksel, boğazları kesilerek öldürülmüş, polis
zanlılardan S.G. (20), C.Ö. (20), H.Ç. (19) ve A.Y. (19) olay yerinde yakalamıştı.Olaydan sonra üçüncü katın penceresinden kaçmak isterken düşerek yaralanan E.G. (19), kaldırıldığı İnönü Üniversitesi Turgut Özal Tıp Merkezi'nde tedavi altına alınmış, tedavisinin ardından çıkarıldığı mahkemece tutuklanmıştı.

Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın ilk duruşmasında sanık avukatları dosyaları inceleyemediklerini belirterek, savunma
yapmak için süre istemişlerdi.

AA