Bir başkadır benim memleketim

Antalya, IC Green Palace' taydık. Bayramın 3'üncü günü "komşu" ziyarete geldi.
Titanic Hotel' in sahibi Mehmet Aygün.
Akşam İbrahim Tatlıses söyleyecek... Mutlaka bekliyorum.

IC Green Palace'ın sahibi İbrahim Çeçen ve İstanbul Konrad'ın sahibi "Erol Aksoy' la birlikte gittik.
1. Tatlıses "10 puan."
2. Salondakiler için İbo sadece sanatçı değil, "aileden biri."
3. İbo, göbek atanları "sahneye" çağırınca, herkes koşuyor... Mini eteklisi de, türbanlısı da, göbeği meydanda düşük kemerlisi de.

Tatlıses'in oğlunun adı "İdo."
İbo'nun "İ" si ile "O" su.
Derya Tuna'nın da "D" si.
Hani İstanbul ile Yalova arasında çalışan "hızlı feribot" var ya...
Üzerinde "İdo" yazılı feribotlar...
"Yaşlı teyze" onları İbrahim Tatlıses'in sanıyormuş:
- Yavrum Allah senden razı olsun... İnşallah hacca da gidersin... Feribotuna bindim çok rahat.

İsmail Türüt de ailesiyle birlikte salondaydı.
Tatlıses onu sahneye davet etti.
Türüt "salona" sordu:
- Hangi türküyü istiyorsunuz?
"Birkaç kişi" sesini yükseltti:
- Plan yapmayın plan!..
Türüt:
- O türkü mahkemelik... Mahkemeye saygılıyım.... Ama bakanlık o türkünün olduğu albüme izin vermiyor... Bu nasıl iş.
Türüt'e "oku, oku" diye tempo tutuldu ama... O "Plan yapmayın plan" ı okumadı.

Ve bir fıkra...
Temel'e yılbaşında büyük ikramiye çıkmış. Temel, kardeşi İdris'i çağırmış:
- Ben Ankara'ya parayı almaya gidiyorum... Sakın bizim hanım bir şey bilmesin... Piyangonun bana vurduğu aramızda kalsın.
Temel otobüse binmiş yola çıkmış.
Otobüs yemek molası vermiş, bu sırada Temel'in telefonu çalmış:
- Abi ben İdris... Yengemin aniden ateşi çıktı... Sonra da öldü... Başın sağolsun.
Temel "ey Allah'ım" diye sesini yükseltmiş:
- Verdin mi büyük ikramiyeleri peşpeşe veriyorsun... Senin varlığını inkar edenin gözü kör olsun.

Salonun yarıdan fazlası kadındı.
İsmail Türüt'ün bu fıkrasını "kadınlar, erkeklerden daha coşkulu alkışladı." Ne diyelim "bir başkadır benim memleketim."