Çağlan bizi diskoya götür!

Beyoğlu'ndaki Tezgâh'ta cumartesi akşamları genellikle böyle bağırıyoruz. Sonra Çağlan bize Whitesnake patlatıyor, kendimize geliyor, bütün günün stresini atıyoruz. Evet, gayet demodeyiz ve Tezgâh'ı sevmemin nedeni insanların sevdikleri şeyleri 'trend endişesi taşımadan' dinlemesi. Durum böyle olunca çalan müzikten bihaber, söyleneni bile anlamayan bir alay kasıntı insanın takıldığı yerlerden farklı olarak 'eğleniyoruz.' Çağlan Tekil Blue Jean'in yazı işleri müdürü ve şu an Headbang isimli metal dergisini de çıkarıyor Doğu (Yücel) ile birlikte. Metal geçmişini (bkz. Laneth) zaten bilen biliyor da ben hatırlatayım dedim. Ve fakat Çağlan'ın bir adet 'guilty pleasure'ı var. Guilty pleasure, aslında sevmemeniz gereken ama hafif suçluluk hissiyle gizli gizli sevdiğiniz şeylerdir. Aslında onunki 'guilty' falan da değil. Çünkü Çağlan, düpedüz seviyor ve söylüyor her yerde. Kendisi bir Hande Yener hayranı. Hatta hastası. Ve bu cumartesi Studio Live'da Hande Yener konseri öncesinde DJ'lik yapacak. Ne mi çalacak? Bakalım hep birlikte göreceğiz. Whitesnake olmadığı kesin.