Yeraltından gelen sesler

'Türkiye'de iyi şeyler de oluyor' kıvamında yazacak bir şeyler bulduğumda gerçekten seviniyorum. Bu seferki sevincimin nedeni Türkiye'den Alternatif Rock Vol 01 isimli albüm. Türkiye'de ana çizgi dışında kendi özgün tarzlarında söz yazıp beste yapan ve onları dinleyip beğenen pek çok insan var. Hem de herkesin unuttuğu, adını bile anmadığı pek çok şehirde, üniversitelerde, liselerde... Voltaj isimli şirketin derleyip yayınladığı 13 şarkılık albüm, henüz albümü olmayan ama gelecek için önlerinin açık olduğunu düşündüğüm grupları ve müzisyenleri bir araya getiriyor. Ve tabii bahsettiğim hiç adı bilinmeyen pek çok grup ve müzisyen için de bir umut oluşturuyor. Bu albümün özelliği içinde yaşadığımız ülkedeki kültür ve üretim çeşitliliğini de bir bakıma gözler önüne sermesi. Hem tarihe tanıklık etmek açısından hem de yeraltından gelen bu seslere kulak vermek için, bu çalışmayı mutlaka dinlemelisiniz. Gelecekte adını daha sık duyacağınız isimlerinden bazıları bu albümün içinde... İçinizde "Hep alternatif şeyleri yazıyorsun; bunlar kaç kişiyi ilgilendiriyor?" diyenler olduğunu biliyorum. Mesajlar da alıyorum. Eleştirilerin başımın üzerinde yeri var. Ama izninizle yanıt vermek isterim. Birincisi, diğerlerini her yerde görüp okuyabilirsiniz. Televizyonun düğmesine basmanız yeterlidir. Benim işimin bir parçası da kadrajınıza girmeyen şeylerden söz etmek. Kaç kişi meselesine gelince: Günlük çok satan bir gazetenin ekonomi safyasında yarım sayfaya "Bugatti Veyron için artık bir yıl beklenmeyecek!" diye müjdeli bir haber vardı. Bugatti'nin fiyatı 1 milyon avro. O habere sevinen kişi sayısından daha fazla olduğuna eminim diyelim...