kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 29 Kasım 2007, Perşembe
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC

Operasyon üç dakika sürdü

Ali Kemal Erdem
Özel Kuvvetler, PKK'nın iki numaralı ismi Şemdin Sakık ve kardeşini üç dakika içinde Erbil yolunda seri bir operasyonla yakaladı. Ve bir saat içinde helikopterle Silopi'ye getirildiler. Gözlerini kapatan bağ açıldığında operasyonu yöneten albay Mithat Işık karşılarındaydı..
13 Nisan 1998. Sabah saat 05.05'de albay Mithat Işık'ın odasının kapısı telsiz operatörü olan astsubay tarafından çalındı. Operatörün elinde bir mesaj vardı. Mesajda Sakık'ın yanındaki iki korumayla birlikte iki araçla evden ayrıldığı, onu izleyen ekibin takipte olduğu yazıyordu. 10 dakika sonra bir mesaj daha geldi. Mesaj, Sakık'ın iki araçla Dohuk'tan ayrılıp Erbil istikametine gittiğini, timin üç araçla takibe başladığını bildiriyordu. Alınan istihbarat doğru çıkmıştı. Artık Kuzey Irak'taki bütün Özel Kuvvetler Timleri telsizlerini susturmuş bekliyordu. Dohuk ile operasyon yapılacak nokta arasında iki saatlik mesafe vardı. Mithat Işık'ın hesaplarına göre, operasyon sabah 07.30'da başlayacak ve üç dakika sürecekti. Operasyon yapılacak nokta, güvenlik nedeniyle tenha oluyordu ve yol güvenliğinden sorumlu peşmergeler de o saatlerde kontrol noktalarındaki barakaların içinde oluyordu. Artık her an her şey olabilirdi. Işık, sabah helikopter pilotlarına hazır olmalarını emretti. Sakık PKK'dan kaçıp KDP'ye sığındıktan sonra kendisine Dohuk'ta zenginlerin kaldığı semtte lüks bir ev ve araç tahsis edildi. Türkiye'nin iade talebi de "tabanımıza anlatamayız" gerekçesiyle KDP tarafından reddedilmişti. Sakık'ı operasyonla yakalamak dışında bir seçeneği kalmayan Türkiye, bu iş için Işık ve ekibini görevlendirdi. Dohuk'ta Sakık'ı izleyen tim onun evden çıkışıyla harekete geçti. Üç araçla takip başladı.

VE OPERASYON BAŞLIYOR
Tim mensupları peşmerge kıyafetleri içerisindeydi. Saat 07.22'de operasyon noktasına yaklaşıldığında üç dakika sonra işaret verildi. Ve 07.25'te operasyon başladı. Birinci araç, süratle Sakık'ın aracını sollayıp, öndeki koruma aracının arasına girdi. Ardından hızını azaltarak koruma aracının Sakık'ın aracından uzaklaşmasını sağladı. Sonra ani bir hareketle direksiyonu sola kırıp, araçla yolu kapadı. Aynı anda arkadan gelen iki araç, Sakık'ın aracına yaklaştı. Araçlardan inen silahlı Özel Kuvvetler mensupları Sakık'ın aracını kuşattı. Bütün bu karmaşa içinde korkuya kapılan Sakık araçtan inip kaçmaya, elindeki tabancayla ateş etmeye çalıştı.

BİR ANDA M-16'LAR ONA ÇEVRİLDİ
Araçtan 5-6 metre uzaklaşmıştı ki "Sakık dur" sesiyle başını arkasına çevirip baktı. Kendisine dürbünlü M- 16 otomatik tüfeğiyle nişan alınmış bir adım daha atmaması için ikaz ediliyordu. Sakık o mesafeden M-16'nın kurşunlarından kurtulamayacağını iyi biliyordu. Tabancasını yere atıp teslim olmaktan başka çaresi kalmamıştı. O sırada araçta bulunan Sakık'ın kardeşi Arif Sakık ve araç sürücüsü de direnmeden teslim olmuşlardı. Önden giden koruma aracındaki peşmergeler de film gibi gelişen operasyonu şaşkınlık içinde izliyordu. Kendilerine ikaz da bulununca onlar da direnmeden teslim olmuşlardı. Saat 07.30'a geldiğinde Işık'a gizli kodlu bir mesaj geldi. Mesaj, "Yarasa"dan yani operasyonu yapan timden geliyordu. Mesajın geldiği kişi ise "Atak" yani operasyon komutanı olan albay Işık'tı. İlk gelen mesajda 103 yazıyordu.
Haberin fotoğrafları