Semra Kaynana ve tayfası yeniden gündüz programlarını parselledi. Semra Hanım bir kanalda, kızı diğer kanalda, damadı bir başkasında... Çocuk aldırıldı mı? Aldırıldıysa kimden? Seçil eziyet gördü mü? Semra Hanım olan biteni önceden gören bir halk bilgesi miydi? (Keşke rahmetli Ata'nın akıbetini de önceden bilse ve önlemini alsaydı) Belli ki Semra Hanım'ın rezervleri reyting sütüyle dolu. Programcılar sağdıkça, o yenisini üretiyor... Bir başka Semra Hanım daha var. Türk kadını için çalışıyor. Kadınların aydınlanması için seminerler, organizasyonlar düzenliyor. Kendi tasarlayıp, sattığı takılarla yoksul kız öğrencilere burs veriyor. Ve o Semra Hanım, aylardır rahmetli eşi Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın ölümünden "şüphe" duyduğunu anlatmaya çalışıyor. "Yahu ne diyor bu kadıncağız?" diyen, sesine kulak veren, araştıran yok... Bir televizyoncu da Semra Hanım'ı karşısına alıp, "Hanımefendi siz ne diyorsunuz? Nedir bu meselenin aslı?" demiyor. Başka ülkede olsa yer yerinden oynar, fırtınalar kopar. Dile kolay, bir cumhurbaşkanı eşi "ölümcül iddialarda" bulunuyor. İpin ucunu elimize tutuşturuyor ve "Çekin. Çektikçe göreceksiniz ki pek çok faili meçhul aydınlanacak" diyor. Biz hala Semra Kaynana'nın kızı ve damadıyla eğleniyoruz!..
Bugünkü Tüm Yazıları
Hangi "Semra Hanım" daha önemli?
Yayın tarihi: 29 Kasım 2007, Perşembe
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/11/29/gny/haber,5D4E134468E840569C16C768538FFD06.html
Tüm hakları saklıdır.