Geyikler kafesten kurtuldu

Şile Hayvanat Bahçesi'nin sahibi Halit Sümbül'ün getirdiği beş geyik yavrusu, deli dana hastalığıyla ilgili 1997 yılında çıkarılan kararname gereğince Türkiye'ye sokulmuyor. Hollanda'nın da geri almaya yanaşmadığı yavruların uyutularak öldürülmesi düşünülüyor. Tam bir aydır gümrükte bekletilen minik geyiklerin yaşatılması için hayvanseverler seferber oldu. İmza kampanyaları düzenleniyor. Resmi makamlarla yazışmalar yapılıyor. Çözüm bulunamadığı takdirde uyutularak öldürülmeleri söz konusu olan beş geyik yavrusu hayatlarıyla ilgili verilecek kararı beklerken, bir grup gönüllü onlar için bir araya geldi. Hayvansever kimliğiyle tanınan Prof. Dr. Orhan Kural'ın organizasyonuyla toplanan grup, geyiklerin bulunduğu DHL kargonun antreposunda, ellerindeki pankartlarla protesto gösterisi yaptı. Geyiklerin bulunduğu kafesin başında toplanan hayvanseverler, gözyaşları içinde, yavruların uyutularak öldürülmemeleri için Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'den yardım istediler. Bu protesto sırasında basın açıklaması yapan Prof. Dr. Kural, tüm bu olup bitenden dolayı geyik yavrularını Türkiye'ye getiren Halit Sümbül'ü suçluyor: "Hayvanların bu duruma düşmesinin bir numaralı sorumlusu bunları buraya getiren ve hayvan ticareti yaptığını öğrendiğimiz Halit Sümbül'dür. Kendisi hakkında Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulunduk. Ayrıca bu hayvanları buraya yollayan Hollanda hükümeti de suçludur. Çünkü gerekli izinleri almadılar." Geyikleri kurtarmak için Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e faks çektiğini söyleyen Porf. Dr. Kural, daha önce de benzer bir olay yaşandığını anlatıyor: "O zaman Cumhurbaşkanımız Süleyman Demirel'di. 5 bin tane kanarya kalmıştı gümrükte. Ölmeye başlamışlardı. Baktık ki hiçbir şekilde bürokrasiyi yenemiyoruz, Süleyman Demirel'e faks çekildi. Cumhurbaşkanının araya girmesiyle kuşlar kurtarılmıştı. Sayın Abdullah Gül'e ulaştı faks. Şu anda cevabını bekliyoruz."

YERLERİ HAZIR
Hayvanların buradan çıkarıldığı takdirde yerlerinin de hazır olduğunu belirten Prof. Dr. Orhan Kural şunları ekliyor: "Uludağ Üniversitesi hayvanları karantinaya almayı kabullendi. Bursa Hayvanat Bahçesi yetkilileri alabileceklerini söyledi. Teşebbüslerimiz sonucunda onlar için yeni bir alan hazırlandı." Geyikleri misafir eden DHL'den Selda Susal hayvanların kafeslerini üç günde bir yenilediklerini ancak şimdi daha geniş, yeni bir alana alındıklarını söylüyor: "Geldiklerinde bize 'En fazla bir hafta yaşatabilirsiniz,' dediler. Şu anda bir ayı geride bıraktık. Bunu da sanıyorum ki, sevgiyle başardık. Geçen gün gümrük müdürlüğü aracılığıyla, hayvan psikolojisinden anlayan bir uzman geldi. Hayvanların psikolojisiyle ilgili bir sorun olmadığını söyledi. Tabii kafeste oldukları için detaylı bir muayene olamadı. Ama hayvanları daha büyük bir alana alabileceğimizin bilgisini aldık ve onlara yeni bir yer hazırlayıp, oraya aktardık. Tabii ki burası onların doğal ortamı değil. Doğal koşullarına kavuşmaları gerekiyor. Biz bu hayvanların bir an önce kurtulmalarını istiyoruz." Selda Susal, bu açıklamaları yaparken Orhan Kural'a gelen bir telefon, bütün yüzleri güldürdü. Kural'ı arayan Romalı Perihan'dı ve TBMM Başkanı Köksal Toptan'ın özel kalemiyle görüştüğünü ve hayvanların bırakılması konusunda ilgili bakanlığa talimat verileceğini söylüyordu. Bu haberle ortamdaki hüzünlü bekleyiş yerini bir anda sevinç çığlıklarına bıraktı. Şimdi top Köksal Toptan'da. Biz de kendisinin özel kalemini aradık ve TBMM Başkanı'nın konuyla ilgilendiğinin ve en kısa sürede gerekli bakanlıkla irtibata geçeceğinin teyidini aldık. Bakalım yavru geyikler ne zaman özgür olacak?