İran'dan kaçmasaydı ya ailesinin ya da devletin öldüreceği Emisa, Türkiye'ye ayak basar basmaz hayatının aşkı ile tanışmış: Behruz. Behruz'a karşı duyguları öyle yoğun ki, "Ondan bir saat bile ayrı yaşayamıyorum," diye konuşuyor. Geleceğe umutla baktığını ve Behruz'la birbirlerini eş olarak kabul ettikten sonra, dayanma gücünün de arttığını açıklıyor. Şimdi en büyük dileği sevgilisiyle Müslüman olmayan bir ülkede yaşamak, operasyon geçirmek. Emisa'dan önce üç tane sevgilisi olan ve ondan önce hep normal kadınlarla birlikte olduğunu anlatan Behruz, yaşadıklarının büyük bir aşk olduğunu ve durumlarını netleştirir netleştirmez evleneceklerini söylüyor: "Birbirimizi seçmek, ikimiz için de zor bir seçenekti. Ama onun hayata bakış açısını öğrendikten sonra, yaşadığımız baskıları göze almaktan kaçınmadım. Her şeye rağmen birlikte olduktan sonra sorunların bizim için hiçbir önemi yok. Emisa'nın önceki yaşadığım kız arkadaşlarımdan bir farkı yok benim için. Davranışları, yemek yapması, benle ilgilenmesi, onlardan farksız, hatta daha iyi, daha ilgili. Karşımdaki bütün davranışlarıyla gerçek bir kadın. O yüzden ameliyat olması bile benim için bir zorunluluk değil. Zaten karşımda bütün davranışlarıyla, bütün fikirleriyle kadından farksız biri var."
Yayın tarihi: 21 Ekim 2007, Pazar
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/10/21/pz/haber,6B1EAD4F099D47EE83E0C9B7B422E18C.html
Tüm hakları saklıdır.