'Temiz eylem yaptık Fransa teşekkür etti'

-Başlarken-
Bahçeşehir Üniversitesi Stratejik Araştırmalar Merkezi Başkanı Ercan Çitlioğlu tarafından kaleme alınan "Ölümcül Tahteravalli; Ermeni - Kürt Sorunu" adlı kitap, önümüzdeki hafta raflardaki yerini alacak. Çitlioğlu'nun kitapta yer verdiği konular arasında Milli İstihbarat Teşkilatı'nın (MİT) 1975-1984 yılları arasında onlarca diplomatı şehit eden Ermeni terör örgütü ASALA'yı (Ermenistan'ın Kurtuluşu İçin Gizli Ermeni Ordusu) yok etmek amacıyla yaptığı örtülü operasyonlar da yer alıyor. ASALA operasyonlarıyla ilgili konuşan ve zaman zaman da birbirleriyle çelişkiye düşen kimi yetkili yetkisiz kişilerin hepsi operasyonların başında "Mete Bey" adlı bir MİT mensubunun olduğunu söylüyordu. Yıllar sonra gerçek adının Metin Günyol olduğu iddia edildi. Çitlioğlu ise kitabında açıklamalarına yer verdiği Mete Bey ile Metin Günyol'un aynı kişi olduğuna dair iddialarla ilgili herhangi bir imada ya da açıklamada bulunmuyor. Ancak kamuoyunda Mete Bey ile Metin Günyol'un aynı kişiler olduğu konusunda yaygın bir kanı var. Bu konuda bugüne kadar tersini ispatlayacak bir delilin de ortaya konmaması Mete Bey ile Metin Günyol'un aynı kişiler olduğu konusunda kanıyı kuvvetlendiriyor.
Mete Bey Çitlioğlu'nun kitabında ASALA'ya düzenlenen operasyonların bugüne kadar hiç bilinmeyen yönlerini anlatıyor. İşte yönetici konumundaki Mete Bey'in ağzından ASALA operasyonlarının öyküsü.

ABD'de yayımlanan The Armenian Reporter Gazetesi'nin 11 Haziran 1981 günkü sayısında "Paris'te Ermeni Kilisesi'nde bomba etkisiz hale getirildi, yeni bombalamada banliyödeki bir kilisede büyük hasar meydana geldi" başlıklı bir haber yayımlanır. Paris'teki iki Ermeni kilisesine sekiz gün arayla bombalı saldırı girişimi olmuş, birinde bomba patlarken, diğerinde patlama gerçekleşmeden polisçe etkisiz hale getirilmişti. Saldırıları adı duyulmayan bir Türk grup dışında üstlenen olmamış, yetkililer bu olayları Ermeniler arasındaki iç çekişmeye bağlamıştı. Fransız polisi Ermeni kiliselerinin önünde 24 saat nöbet tutmaya başladı.

'TEMİZ NOKTA EYLEMLERİ'
Daha 1981 yılında ASALA'ya karşı yurtdışında yukarıda anlatılan olay gibi pek de iyi organize olmayan operasyonlar düzenleyen Türkiye, 1982 yılından itibaren daha organize ve planlı bir şekilde harekete geçecekti. Bu sefer işin başındaki kişi Mete Bey'den başkası değildi. Kısa sürede 1981 yılından farklı olarak daha etkili operasyonlara imza atacaklardı. Mete Bey, Fransa'daki günlerini şöyle anlatıyor: "Biz, Fransa'da çok temiz nokta eylemleri yaptık. Eylemlerimiz sonucu hayatını kaybeden ya da yaralanan bir tek masum sivil, bir Fransız yoktur. Bir başka ülkenin topraklarında operasyon düzenliyorsanız, o ülkenin insanlarına zarar vermemek birinci önceliktir. Bu bir tür yazılı olmayan gizli anlaşmadır servisler arasında"

CENTİLMENCE MÜCADELE
Mete Bey Fransız gizli servisinin faaliyetlerinin bir kısmını çözdüğünü düşünüyor, "Ama biz centilmence mücadele verdik" diyor. Ve devam ediyor: "Bu nedenle rahat hareket ettik. Seçilmiş hedeflerin dışına çıkar, bulunduğunuz ülke ve yurttaşlarına zarar verirseniz karşı taraf servisini hem de hiçe saymış olursunuz. Onlar da bunu bir prestij sorununa dönüştürür ve asli görevleri olan kendi yurttaşlarını ve ülkelerini koruma refleksleri devreye girer. Fransız servisi bütün bu olaylar olup bittikten bir süre sonra teşekkür etmiştir bize. Centilmence davrandığımız, temiz çalıştığımız ve Fransızlara zarar vermediğimiz için..."