Elektrik devrimi kimi çarpacak?

Şeker bayramınız kutlu olsun! Tatlı yiyelim, tatlı konuşalım. Birbirimizi kırmayalım. Politika geyiklerini bir yana bırakıp işimize bakalım. Gün, birlik ve dirlik zamanı. Gündemimiz dolu. Bayram sonrası AK Parti Hükümeti Meclis'e 'tezkereyi' gönderecek. Kuzey Irak'a olası bir operasyonu daha çok tartışacağız.
Unutmayın, operasyon demek, kaynak yaratmak demek!..
Gelin görün ki, bu ülke kaynak fukarası.
Üretmiyor, tüketiyor.
Üstelik kaynak yaratamayan Türkiye'yi bu kez elektrik çarpacak...
Sanayicisi, üreticisi, tüketicisi fark etmez herkes ayağa kalkacak!.. Çünkü Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tam beş yıldır elektriğe zam yapmadı, topu Hazine'ye attı. Elektrik yükü taşınamayacak hale geldi. Bugün enerjide dört temel sorun karşımızda duruyor.
İlki, çok çok önemli. TEDAŞ'ın borç ve alacak yükü. Çünkü TEDAŞ'ın Hazine'ye biriken borcu 1.5 milyar YTL'yi aştı. Eğer yeni bir tarife sistemine geçilemezse bu borç yükü 2008 yılında 3.5 milyar YTL'ye ulaşacak.
Daha ne olsun?
İkincisi, " Sokakların aydınlatılmasında sorumlu kim olacak?" konusu.
Sokak aydınlatması, deyip geçmeyin! Sokak aydınlatmasının zarar faturası 1.8 milyar YTL'yi geçti. Sokaklara kim sahip çıkacak? Belediyeler mi? O halde bir an önce yasal düzenleme yapılması ve borcun yeniden yapılandırılması gerekiyor. Sokakların efendisi belli olmalı.
Üçüncü sorun ise tüketiciyi ve sanayiciyi çok yakından ilgilendiriyor. "Hangi aboneye ne kadar zam yapılacak?" meselesi...
Çok çetrefilli bir konu.
Elbette çözüm bekleyen diğer sorun ise TRT'ye katkı payı. Sonuçta TRT, elektrikten 200 milyon YTL katkı alıyor. Eğer bu katkı kesilecekse o halde şimdiden düzenleme yapılması gerekiyor.
Hodri meydan!!! Sonunda neşteri Ekonomik Koordinasyondan Sorumlu Başbakan Yardımcısı Nazım Ekren vurdu! Hazine'den sorumlu çift pasaportlu bakan Mehmet Şimşek ise tam destek verdi. Sonunda olan oldu. Devrim niteliğinde karar çıktı. Türkiye, 2008 yılı başından itibaren elektrikte otomatik fiyatlandırmaya geçecek.
Diyeceksiniz ki; "Bu ne demek?"
Türkiye, 2001 yılından bu yana enerji sektörünü liberalleştirmeye çalışıyor. Bu kararla birlikte özel sektör hem yatırımcı hem de fiyat belirleyici olacak. Rekabet hızlanacak. Dünya ve AB'ye uyum süreci hızlanacak.
Daha ne olsun! Zaten DPT'nin 9. Kalkınma Planı'nda da vurguladığı gibi Türkiye'nin acilen 120 milyar dolar yatırım yapması lazım. Ve ister yerli ister yabancı olsun bu yatırımının 100 milyar dolarını özel sektör yapmak zorunda.
Olay bu...
Ancak otomatik fiyatlandırma ilk etapta neye yol açacak?
Özel sektör diyor ki; "otomatik fiyatlandırmaya geçişle birlikte elektriğe en az yüzde 27 zam yapılması kaçınılmaz."
Doğru söze ne denir!
Buyrun tartışmaya!