Abuzittincim, Bazı şeyler çok tuhafıma gidiyor. Mesela şu Caretta Caretta'lar. Bilirsin bunlar çoğunlukla, bizim Dalyan kıyılarında yumurtlayıp sonra Batı Akdeniz'e doğru yola çıkıyorlar.
Bilim adamlarımız kaplumbağalardan birinin üzerine çip yerleştirmiş. Böylece kaplumbağanın hareketlerini uyduyla takip edebileceklermiş. Nitekim çipli kaplumbağa bugünlerde Tunus kıyılarına varmış.
Bunda tuhaf ne var diyeceksin. Şu var: kaplumbağaya verilen ad: Türkiye 1! Böyle bi projeye veya hayvana niye bu kadar iddialı isim veriliyor, tuhafıma giden bu..
"Efendim bu Türkiye'nin uydularla izlediği ilk hayvan"ıymış. Peki, TV'lerde her gün uzaydan izlenen hayvanlarla ilgili belgeseller seyretmiyor muyuz? Yani, bu ahım şahım bi iş olmasa gerek!
Hayır, al bu kaplumbağayı yolla uzaya, yap ayın uydusu! O projeye de Türkiye adını ver anlarım. Sırtına çip takıp denize saldım diye "Türkiye" olmamalı. İsim mi kalmadı!
Neyse, Başbakanımız Washington'da bi otelde bi kaç gün kalıp torunlarıyla hasret giderdi ya. Malum basın hemen başladı.
"Başbakana ayrılan 10 odanın parasını kim verdi?" Allah Allah.. Kim verdiyse verdi.. Nedir bu merak Abuzittincim?
Kaldı ki Başbakanımızın malvarlığı daha geçenlerde yayımlandı. Geçen seneden bu seneye nakit parası, Allah daha da artırsın, yarım trilyona yakın çoğalmış. Yani Willard Oteli'nin 6'ncı katındaki 10 odanın parasını ödemeye şahsi geliri yetmez mi? Tut ki tam o günlerde, oğluna bi gemi daha alması gerekti, nakte sıkıştı diyelim. E, hepimiz biliyoruz ki Başbakan'ın sıkıştığında yardımına koşabilecek bi sürü işadamı, arkadaşı var. Hadi onların da bi şekilde haberi olmadı... Biz 74 milyon ne güne duruyoruz Abuzittincim.
Biz geçen yıl, millet olarak, devlete verdiğimiz ÖTV'lerle KDV'lerden, muhterem bakanlarımızın, milletvekillerimizin ve de yakınlarının, büyük bi kısmı da kan ve idrar tahlili olmak üzere, 72 trilyon liralık sağlık faturalarını tıkır tıkır ödemedik mi kardeşim? Amerika da 10 otel odasının lafı mı olur?
Madem laf milletvekillerimize geldi...
Şimdi onlara cep bilgisayarları dağıtılacakmış. Her biri 1 milyara yakın. Yarım trilyondan fazla para. Milletvekillerimiz iyi hoş insanlardır da, bunlar daha önlerindeki 5 tuşlu otomatik oylama aletini kullanamazken cep bilgisayarlarını nasıl kullanacaklar?
Ben diyorum ki bu kadar para boşa sarfedileceğine hani muhterem vekillerimiz altlarına, şoförlü araba istemişlerdi ya.. İşte o otomobillerin ilk partisi bilgisayarların parasıyla alınsa, acaba, haftada 1 milyar dolara yakın borç faizi ödeyen memleket ekonomisi için daha uygun olmaz mı?
Münasip yerlerinden öperim Abuzittincim.
Kardeşin Güneş.
Bugünkü Tüm Yazıları
Tecelliden Abuzittine Mektuplar
Yayın tarihi: 30 Eylül 2007, Pazar
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/09/30//haber,BA2C3BDA5DFA45E49A23B1526111A9CC.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2007, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.