Gerçek 1: Günde beş öğün taksi şoförleriyle haşır neşir oluyorum. Taksi bulamadım mı, bütün programım tepetaklak oluyor. Asker yolu gözler gibi yola bakıyorum. Muhtacım! Yani atsam atamıyorum, satsam satamıyorum. Gerçek 2: Yılda bir, bilemedin iki kere jilet gibi giyinmiş, "İyi günler" diyen, beyefendi taksi şoförlerine denk geliyorum. Şaşırıyorum! Amma ve lakin şehrimizin taksi şoförlerine sinir oluyorum. Buyurun bu taksici klişelerinden yakın!
* Taksiye binersiniz ve gideceğiniz yönü söylersiniz. Taksi şoförü üfleyip, vitesi sinirle ittirdi mi gelecek cümle belli; "Ben şimdi o yönden kaçtım, kilit orası kilit". E ben ne yapayım? Kilitse kilit! Hemen şoförü durdurup taksiden inecek halim yok ya. Zaten İstanbul'da her yer kilit!
* 'Bozuk yok mu abla?' geyiği! Diyelim taksimetre 6-7 YTL yazmış siz de 10 YTL vermişsiniz. Şoför parayı alıp, iki elini yana açar ve hep beraber söylüyoruz; "Abla bozuk yok mu?" der. Yahu 3 YTL üst vereceksin, ne bozuğu kardeşim?. Hem ben şu genç yaşımda senin nereden ablan oluyorum! Şeytan diyor bas arkadan çimdiği. Mosmor et abiyi!
GECE TARİFESİNİ BEKLER* Bir de gece tarifesine 15 dakika kala kapısını açtığınız taksiye binememe durumumuz meşhurdur. Taksici gözünün içine baka baka oracıkta dikilir ama almaz! Hatta yan yana dizilmiş 15-20 taksiden hiçbiri almaz! Neden? Çay mı içiyor? Oruç mu açıyor? Okeye mi dönüyor? Cevap; hiçbiri! Gece tarifesini bekliyor!
* Geldik en favorime! 'Arabayı teslim edeceğim' klişesi. Taksi durur, kapıyı açarsınız, şoför "Abla nereye?" diye sorar (Yine abla!) Söylersiniz, beğenmez! Mazeret hazır "Arabayı teslim etmeye gidiyorum". Yerseniz, afiyet olsun! Eee var mı başka taksi şoförlerine sevgilerini göndermek isteyen. E-maillerinizi bekliyorum. Sabrınız bol olsun!
Bugünkü Tüm Yazıları
Taksicilerin bitmek bilmeyen nağmeleri
Yayın tarihi: 26 Eylül 2007, Çarşamba
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/09/26/gny/haber,987B355D8F684F8E90F8479FB2F4FC74.html
Tüm hakları saklıdır.