Modellerin büyük bir çoğunluğu aptal!

Kitabın adı; 'Bir Modelin Yazı'. Kitabın yazarı bir zamanlar ortalığı kasıp kavuran İsveçli süpermodel Paulina Porizkova. Yıllar önce verdiği bir röportajda söylediği "Modellerin büyük bir yüzdesi aptaldır" sözünü bu kez 490 sayfalık kitabında detaylandırıyor. 'Gerçek ayrıntıda gizlidir' sözünü sayfa sayfa anlatan Porizkova'nın gerek kendi başına gelenleri, gerekse o dünyanın içinde olanlardan duyduklarını kurguladığı kitabını okurken hem gülüyor hem de merak ediyorsunuz; "Bizimkiler de böyle mi?" Alkollü kameralara yakalanan, sürekli sevgili değiştiren, kokain kullanmaktan yakalanan, yeraltı dünyasıyla bağlantıları olan ya da cezaevine giren onca manken-modelimiz olunca bunu düşünmeden edemiyorsunuz zaten... Kitapta içki, sigara, kokain, seks ve paranın birbirine karıştığı bir dünya anlatılıyor. Kitabın kahramanı da olmak üzere pek çok kişi, modellerin aptallığından dem vuruyor...

HER ŞEY PARİS'TE BAŞLIYOR
Şimdi 42 yaşında olan ve müzisyen eşi Ric Ocasek ve iki çocuğuyla New York'ta yaşayan Porizkova'nın 15'inde başladığı modellik kariyerinde başına gelenler 'pişmiş tavuğun başına gelmez' dedirtecek kadar komik! Porizkova'nın 3 yıl yaşadığı Paris'te başlıyor macera. Tesadüfen keşfedilerek Paris'teki bir modellik ajansına, yaz tatilini değerlendirmesi için davet ediliyor kitaptaki genç model adayımız Jirina... Paris'e giderken uçakta tanıştığı diğer model adayıyla birlikte ajans sahibinin evine yerleşiyor sonra. Patronun eskiden model olan eşi ve bebekleriyle yaşam başlıyor.

KİMİ SOYUN DİYOR, KİMİ DE...
Yaşının 15 olduğunu saklamasını istiyor ajans "Vergi yüzünden" deniyor. Sonra 'iş' almaları için ajans tarafından gönderildikleri öngörüşmeler başlıyor. Boyuna, posuna, sağına soluna, saçına ayağına bakılıyor Jirina'nın. Kimi pantolonunu çıkarttırıyor, kimi şöyle bir döndürüp yolluyor. Tuhaflıkların başlaması çok sürmüyor aslında. Aynı odayı paylaştığı diğer model adayının patronla yatakta yakalanması sonucu, ucuz bir otel odasına oradan da bir model ablasının yanına yerleşiyor Jirina. Cepte kuruş yok ama illa model olacak ya, her şeyin üstesinden geliyor. Sabaha kadar süren partilere, alkole, sigaraya hatta kokaine alışması çok sürmüyor. İlk gittiği çekimlerde saçını yapan adamla birlikte olup, bekaretini kaybediyor. Ardından bir kitabın arka kapağına gecelik ilişkiler yaşadığı adamları listelemeye başlıyor; öyle ki bazılarının isimlerini bile bilmiyor! Tabii bu arada aşık oluyor... Vogue için fotoğraf çeken Rob'a... (Kitapta Rob Ryan diye geçiyor. Gerçekte de Robert Ryan diye ünlü bir fotoğrafçı var...) Eşcinsel makyöz en yakın arkadaşı oluyor. Model ablasının bir rock şarkıcısından hamile kalıp kürtaj yaptırmasına, bunun hemen her modelin başına gelen olağan bir durum olmasına ya da partilerde sarhoşluk sonrası yaşanan absürd olaylara çok takılmıyor artık. Diğer modellerin iş almak için 'birilerine' kendilerini sunmaları, uyuşturucu bağımlısı olmaları ve diğer modellere nasıl kazıklar attıklarını çözmek için de fazla zaman harcamıyor.

SAMİMİYETE TESLİM OLUYOR
Hatta bir firmanın reklam filminde oynamak için gittiği öngörüşte, yönetmenin istediği samimiyeti bile kabul edebiliyor. Şu kadarını söyleyebilirim; samimi olan yönetmenin uzvuyla Jirina'nın ağzı... Bu sırada Jirina'nın aklından geçen tek şey ise karşılığında kendisine verilecek devasa para... Kısa süre sonra bir reklam panosunda çıkıyor fotoğrafı. Sonra dergilerde... Başlarda kendisini çok güzel bulmasa da artık egosu yerine geliyor ve beğenilen bir model olacağına inanıyor. Aşk mı? Fotoğrafçı Rob da yarı yaşındaki Jirina'ya aşık oluyor ama yaş farkı, aşkın en kafa karıştırıcı noktası oluyor...

ASLA ÇOK HOŞLANMADIM
İşte Paulina Porizkova'nın 'Bir Modelin Yazı' isimli kitabı özetle böyle... Öte yandan kitabın dili de çok renkli. Akıcı bir üslubu ve şaşırtıcı bir anlatımı var. Yapılan yorumlarda da Porizkova'nın sadece güzel bir model değil, aynı zamanda iyi bir yazar olduğunun altı çiziliyor zaten. Yaptığı bir röportajda da okul sıralarındayken yazmaya başladığını anlatıyor Porizkova. Bu kitabının da diğer modellere içinde bulundukları dünyayı anlatmaları açısından örnek olabileceğini söylüyor. Şu sözleri ise gerçekten o renkli dünyayı anlatmaya yetiyor: "Ben parayı seviyorum, işi değil. Bütün gün bir kameranın önünde durmak çok yaratıcı değil. Ben asla çok hoşlanmadım modellikten!"