Gestapo Kalli!

Dün görüldü ki G.Saray'da artık tek patron var. O da Karl Heinz Feldkamp. Beyaz saçları, dede görüntüsü ve yarım yüzyıllık tecrübesiyle bütün oyuncuları dizayn etmeye başlamış. Eğer dün gece Ayhan, Arda ve Sabri bilimsel bir teste tabi tutulsalar hayatlarında en çok koştukları maçlardan biri olduğunu görecekler. Önce Ayhan'dan bahsedelim. Hayatının en iyi maçlarından birini oynadı. Orta sahada takımını yönetti, adam kovaladı, top kaptı, kısaca herşeyi yaptı. Gelelim Arda'ya. Yıldız olmak artık kolay değil. Koşacaksın, adamını kovalayacaksın, Volkan'a yardım edeceksin, kısaca büyük bir fiziki direnç yanında klasını konuşturacaksın. İşte sevgili Arda futbol senin bildiğin gibi kolay değil. Kalli koşmanı istiyor, sen de dün gece elinden geldiği kadar mücadele ettin. Gelelim Sabri'ye. Türkiye'deki en dinamik, en hızlı futbolculardan biri. Çok şey yapmak istiyor. Yetenekleri de fazla, ama futbolu daha tam olgunlaşmamış. Ama biliyoruz ki, önümüzdeki yıllar Sabri'nin dönemi olacak. Lincoln takımın fizik gücü en düşük oyuncusu. Belki tam hazır değil ya da sakatlıktan tam kurtulamadı. Ama tilki gibi. Sola bakıp sağa atıyor, sağa bakıp sola atıyor. Muhteşem şut çekiyor. Ve dün de tıpkı Rize'ye attığı gibi harika bir golle G.Saray'a galibiyeti getirdi. Eğer takımda daha çabuk, toplara daha iyi vuran bir forvet olsa skor farklı olurdu. Mesela ilk yarıda Hakan'a atılan topta Şükür biraz çabuk olsa gol yapardı. Yine ikinci devre Şükür toplara biraz iyi vurabilse yine gol yapardı. Gelelim Song'a. Tartışmasız Türkiye'nin en iyi savunma oyuncusu. Hem takımını çıkartıyor, hem ileriye destek veriyor, dönen toplara müdahale ediyor. Servet ise hala koskoca bir soru işareti benim için. Ceza alanında ne zaman rakiple mücadeleye girse acaba penaltı yapar mı diye düşünüyoruz.

HAKAN'A YAPILAN PENALTIYDI
Sonuçta Galatasaray yoluna iyi oynayarak devam ediyor ve görünen o ki şampiyonluğun en büyük favorisi. Hakem Vedat Yüksel bazı yanlışlar yaptı. İlk yarıda Servet'in A.Gücülü oyuncuyu ceza alanının hemen dışında engellemesini göremedi. İkinci yarıda da Emre'nin Hakan Şükür'e yaptığı net penaltıyı fark edememesi anlaşılır gibi değil.