Santra programının her şeyi Ersin Düzen yine büyük bir başarıya imza attı. Bu sefer F.Bahçeliler'in bile hocalığını tartıştığı Zico'yu programa getirmiş. Aslında birkaç futbolcu daha gelecekti ama verilen izinden dolayı şehir dışına çıkmışlar.
Santra programı atv'nin Sefaköy stüdyolarında yapılıyor.
Zico 23.30 sıralarında stüdyoya geldi. Şaşırdım. Arabayı kendi kullanıyordu. Yanında tercümanı Samet; binadan içeri girdi. İkimiz de birbirimize karşı mesafeliyiz. Daha boylu poslu düşündüğüm Zico ufak tefekmiş. Cep telefonunda büyük bir problem vardı. Bir türlü çalışmıyordu. Elinde pasaportu, bizlere buralarda bazı sayfalarını scan edip emaille yollayıp yollayamayacağını sordu. Zira haziran başında Dubai'de futbolla ilgili bir sempozyuma katılacakmış.
O kadar mütevazı ki 100. yılda şampiyon olmuş bir takımın hocası ve dünyanın gelmiş geçmiş en iyi futbolcularından biri olarak, Komiser Colombo gibi davranıyor. Bir pardesüsü eksik. Çayını içti, binada çalışanlarla fotoğraf çektirdi, birkaç imza verdi ve başladık sohbete.
HERKES SÖYLEYEMEZ İngilizce bilmiyor. Samet vasıtası ile anlaşıyoruz. Samet ise tercümanından çok oğlu gibi.
Zico'nun iyi hocalığının yanı sıra çok samimi ve yalan söylemeyen bir adam olduğunu düşünüyordum. Yüzyüze bunu daha iyi anladım. Hiçbir şekilde yalan söylemiyor, şov yapmıyor; kibir, poz bilmiyor. Yalnız heyecanlandığında yanaklarında ufak tefek tiklerle yakayı ele veriyor. Heyecan verici bir soru ile karşılaştığında, küçük ama derin gözlerini size yöneltip dinlemeye başlıyor. Yanaklarında ufak tefek titremeler meydana geliyor.
F.Bahçe'de kalmaktan, İstanbul'da yaşamaktan çok mutlu. Türkiye tarihinde hiçbir hocanın yapmadığı şekilde bazı şeyleri çok net açıkladı.
"Teknik, taktik, oyuncu seçimi konusunda her türlü fikre açığım" dedi. Hatta programda bırakın Aziz Yıldırım'ı, kendi oğullarının bile futbolcu tercihi ve taktik konusunda kendisini zaman zaman ikna ettiklerini söyledi. Bunu herkes söyleyemez. Ancak iyi ve özgüveni çok yüksek olan biri ifade edebilir.
NE KARİYER NE PARA! Reklam aralarında Kazım Kanat'la 40 yıllık arkadaşmış gibi sohbete daldılar. Konular çok derin.
Kazım Kanat özellikle bu tip insanlarla çok çabuk samimi olup derin sohbetlere başlayabilir. Sevgili Gürcan Bilgiç ise belli ki hocaya karşı mahcup. Ne de olsa bir yıl boyunca eleştirdi.
Reklam aralarında ve program öncesi Zico'nun söylediklerinin satır aralarına baktığımızda Zico ne kariyer peşinde ne de para düşkünü. Bunların hepsini aşmış.
"İtalya'da çalışayım, Brezilya Milli Takımı hocası olayım" gibi duygular içinde değil.
"Huzurum olsun, ailem mutlu olsun bana yeter" havası içinde. Bir teknik adam için bunlar doğru mu bu tartışılır. Ama adam
"Önce huzur" gibi bir prensip edinmiş kendine.
Sonuç olarak Zico sıradışı bir insan. Meditasyon yaptıran bir eleman gibi.
Etrafına müthiş bir huzur, müthiş bir sükunet neşrediyor. Bir teknik adam için bu durum da tartışılır ama sonuç olarak Zico böyle biri.
Yayın tarihi: 23 Mayıs 2007, Çarşamba
Web adresi: https://www.sabah.com.tr/2007/05/23//haber,7A0520B778CE4F61BAEB81040E4BE725.html
Tüm hakları saklıdır.
Copyright © 2003-2007, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.